Güncelleme Tarihi:
Kütahya’da yaşayan Halise Kaygısız’ın en büyük hayali anne olabilmekti. Eşi Yavuz Kaygısız ile yıllarca çocuk sahibi olmayı denediler. Ancak doğal yollarla olmayınca çift birkaç doktora gitti. Her seferinde aynı yanıtı aldılar: “Her şey normal görünüyor. Çocuk sahibi olabilirsiniz.” Halise Kaygısız, 31 yaşına geldiğinde ise kötü bir sürprizle karşılaştı. Menopoza girmişti ve tedaviyle dahi çocuk sahibi olamayacağını öğrendi. Dünyaları başına yıkılmıştı Kaygısız çiftinin. Sonra doktor arayışına girdiler bir umutla. Bursa’da bir doktora ulaştılar. Yapılan kontrollerde son bir yumurtası kaldığı öğrenildi.
‘HAYAL’ GERÇEK OLDU
Bu onların tek şansıydı, tutmazsa tek umutları da ellerinden kaçacaktı. Son kalan altın yumurta ile embriyo elde edildi. Kaygısız hamile kaldı. Hayallerine kavuştular ve ona “Hayal Mira” adını verdiler. yaparızHalise Kaygısız yaşadıklarını şöyle anlattı: “31 yaşımda menopoza girdiğimi duyduğumda sadece donup kaldım, aklım almadı. Yıllarca bize hiçbir problem yok denildi. Bu sebeple çok zaman kaybettik. Böyle bir sonuçla karşılacağımı hiç düşünmüyordum. Alışmak hiç kolay olmadı. Benim yüzümden çocuğumuz olmayacak diye hep kendimi suçladım ama eşim en büyük destekçim oldu. Elimi hiç bırakmadı, düştüğümde hep o ayağa kaldırdı. Son kalan yumurtamla tüp bebek tedavisi tek ve son şansımdı. Tedavinin olumsuz sonuçlanma ihtimaline kendimizi alıştırdık ama doktorumuzun verdiği moral ve motivasyonla inancımız arttı, tedavi pozitif sonuçlandı.
İMKÂNSIZI BAŞARDIK
Hamile olduğumu duyunca saatlerce ağladım, ‘Anne olmanız imkânsız’ cümlesi zihnimde yankılandı. Gebelik sürecimde çok tedirgin oldum. Bebeğime bir şey olursa, onu kaybedersem diye çok endişelendim. Çünkü başka şansımız yoktu. Kucağıma aldığımdaki duygularım ise tarifsiz. Bu süreçte olan çiftlere de asla vazgeçmemelerini öneririm. Mucize bir gün mutlaka kapılarını çalacaktır. Biz imkânsızı başardık. Umarım dileyen herkes bu duyguyu tadar.”
İLK ANNELER GÜNÜ
- Halise Kaygısız bu yıl, bebeği kucağında ilk Anneler Günü’nü kutlayacak: “Kucağıma aldığımdaki duygularım tarifsiz. Annelik tüm hayallerin ötesinde bir hismiş. Kızımız, minik mucizemiz.”
MUCİZE NASIL GELDİ
- Doç. Dr. Sabri Çolak: “Çiftimizin tedavisine başlamadan bazı hazırlıklar yaptık. Sonrasında elimizdeki tek yumurtayı büyütmek ve olgunlaştırmak için hastamıza özel bir tedavi planı oluşturduk. Yumurta toplama günü elde ettiğimiz iyi kalitede yumurta ile iyi kalitede spermi laboratuvarımızda döllendirme ve takip işlemine alıp oluşturduğumuz tek embriyoyu dondurduk. Anne adayımızın rahmini de transfer için hazırladıktan sonra dondurduğumuz embriyoyu çözerek transferi gerçekleştirdik. Sonuç olarak çiftimiz kızları Hayal Mira’yı kucağına aldı.”