Oluşturulma Tarihi: Nisan 04, 2006 02:05
ÇETİNKAYA’nın Adapazarı’nın Adliye Köyü’nde başlayan 65 yıllık hayatı, Türk sosyal siyasal ve yargı hayatının bir aynası gibi. Devletin zirvesine tırmanmış bir çiftçi çocuğu o. Köy ilkokulundan sonra Adapazarı Lisesi ve sebze bahçelerinde çalışarak geçen yaz tatillerinin ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi. Fakülteye girişinden 5 ay sonra da hayatını sarsan ilk olayı, 27 Mayıs askeri darbesini yaşadı Çetinkaya. Birlikte 27 Mayıs 1960’a döndük.
GÖRÜLMEMİŞ ŞEY
Çetinkaya Yassıada duruşmalarda bizzat yaşadığı atmosferi hatırlıyor: "
Güdümlü bir mahkeme. Yargılama değil, mahkûm etmeye yönelik bir senaryoydu. Dünya tarihinde görülmemiş bir yargılama yapıldı. Yargı büyük yara aldı."SICAK BİR GÜNDÜ
Ya
Adnan Menderes’in idam edildiği gün? "
O günü çok iyi hatırlıyorum" diye devam etti
Çetinkaya. "
Menderes’in intihara teşebbüs ettiği haberi geldi. Fatin Rüştü Zorlu’yla, Hasan Polatkan asıldı. Birkaç gün sonra da Menderes’in haberi geldi. Ailece ağladık."
İBRET İÇİN ASTILAR
12 Mart 1971. Yine askeri darbe ve yine büyük deprem.
Çetinkaya bu kez de 34 sene önceye dönerek anlatmaya başladı: "
Bu kez sağ-sol diye çatışmalar başladı. Bu çatışmaları dış güçler de körüklediler. Gençlerin bu kadar birbirine düşman olması çok büyük nifaklarla olur. Tabii politikacılar da neden oldu. Ekonomi bozuk. 12 Mart geldi. Asker iktidarı üstlenmemiş göründü ama perde arkasında asker vardı. 12 Mart dönemi de yozlaştı. Orada da çözümsüzlükler başladı."
Ya yargı nasıldı?
Çetinkaya "Sıkıyönetim mahkemeleriyle daha hukuki kılıfa uymuş gibi gözüken durum var. Öteki kadar sırıtan bir durum yok ama yine tam bağımsız bir yargı yok" dedi. Ve 6 Mayıs 1972’de bu kez de Ankara Mamak cezaevinde
üç genç idam ed
ildi. Deniz Gezmiş ve Yusuf
Aslan 25 yaşındaydı. Hüseyin İnan
ise 23. 34 yıl sonra Çetinkaya’dan tarihe
geçecek açıklamalar:
"İbret olsun diye astılar. Türkiye’nin meseleleri 3 kişinin asılmasıyla çözülemezdi. Asılan 3 gencin hareketleri bugün çok masum kaldı. O gün için geri kalmışlığımızın faturasını ödedik."
12 EYLÜL’DE YARGI SERSEMLETİLDİ Ve 12 Eylü
l 1980. Çetinkaya: "Doğru da yanlış da olsa demokrasiye katkısı olmadı. 12 Eylül’de hem demokrasi, hem de yargı yara aldı. Yargı bir sersemletil
di, bir diriltildi."
İdamın kaldırılması iyi olduİDAM cezasının zaman ve zemine göre irdelenmesi gerekir. İstiklal Harbi’nde,
Atatürk’e karşı düzenlenen suikastta idam gerekli miydi değil miydi? Kendi içinde irdelediğimiz zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği için bu gerekebilirdi. Artık idamın demokratik ülkelerin gelişmesine engel olduğunu kabul edelim. Bugün idama karşıyım. Kaldırılması iyi oldu.