OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 02, 2004 00:00
Dört ferdi de eczacı olan Kurtsan Ailesi, 1955'lerde açılan eczane ile temelleri atılan Kurtsan'ı, artık yabancılarla evlendirmeye hazırlanıyor.Kurtsan Medikal Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan, bir süredir işbirliği yaptıkları Avrupa'nın en büyük cerrahi ve tıbbi malzeme üreticilerinden Lohmann&Rauster ile ortak Türkiye'de üretim yapmak istediklerini söylüyor. 'Otacı' markalı bitkisel ürünleri ve ardından geliştirdiği
diyet gıdalarıyla tanınan Kurtsan, bundan böyle özellikle tedavi edici yara bandı (flaster) üretiminde söz sahibi olmayı hedefliyor.Aile şirketi kimliğinden kurtulup kurumsallaşma yolunda önemli adımlar attıklarını vurgulayan Meltem Kurtsan, ‘‘Aile şirketlerinin üçüncü ve daha sonraki kuşaklarda da yaşayabilmesi için kurumsallaşması şart’’ diyor.Doğuştan eczacı bir aileden gelmenin avantajlarını her zaman iş hayatında yaşadığını söyleyen eczacı Meltem Kurtsan, eczacılıktan krizlere, kadın girişimcilerin sorunlarına uzanan bir sohbet yaptık.Kriz dönemlerini nasıl geçirdiniz?- Ürünlerimizin hepsi 'niş' dediğimiz, tam anlamıyla hiç kimseyle rekabet etmeyen, kendi tarzı, kendi grubu olan ürünler. İlaç temelli firmayız, ama biz bitkileri kullanarak ilaç, besin ve kozmetik arasında kalan ürün gruplarını üretiyoruz. Bunların pazarı dünyanın hiç bir yerinde çok büyük değil. Krizde de babamın eski kuşak ve tedbirli olmasının, yokluklarla büyüyen bir kuşaktan gelmesinin faydası olduğunu düşünüyorum. Dövizle kredi alma yoluna hiç bir zaman gitmedik, risk altına girmediğimiz içinde krizi çok rahat atlattık. Kriz boyunca işçi çıkarmadık. Yeni yatırımlarınız olacak mı?- 1990'lı yıllar kriz yüzünden fazla yatırım yapamadığımız, varlığımızı korumaya çalıştığımız yıllar oldu. Artık İstanbul'un çok merkezi bir yeri olan Merter'de üretim yapmak ekonomik olmaktan çıktı. Bandırma'daki fabrikamızın arazisi var. Üretimi yavaş yavaş oraya taşıyacağız. Merter'deki binayı ne yapmayı düşünüyorsunuz?- Şu andaki merkez binamızı yine İstanbul irtibat ofisi olarak tutacağız. Ama buraya sağlıkla ilgili bir yaşam merkezi yapacağız. Otacı'yı sağlık, spor, yaşam, güzellik ve kişisel bakım bilgilerinin verildiği, bu tür ürünlerin sunulduğu bir zincir yapmak istiyoruz. Önce Merter'de bunu deneyeceğiz. Oturttuktan sonra şubeler açmayı planlıyoruz. Yabancılarla ortaklık gündeme gelebilir mi?- Kurtsan Medikal olarak günlük olarak kullandığımız flaster (yara bandı) ve çeşitli yakılar üretiyoruz. Bununla ilgili olarak iki yıl önce Lohmann&Rauster ile işbirliği yapmaya başladık. Bu firmanın ürünlerinin Türkiye'de satışı, pazarlaması ve dağıtımını üstlendik. Özellikle tedavi edici yara bantlarında araştırma geliştirme çok önemli. Bunlar günlük hayatta kullanılan yara bantları gibi değil. Nüfus yaşlandıkça tedavi eden yara bantlarının kullanılmasına ihtiyaç artıyor. Her yaranın tedavisinde ayrı bir yara bandı kullanılıyor. Yaranın cinsine göre geliştirilmiş çok özel ürünler var. Biz bu ürünlerin Türkiye'de önce pazarını oluşturmak, sonra da ortak üretimini yapmayı hedefliyoruz. Lohmann&Rauster'in Avrupa'da ürettiği bir ürün grubunu Türkiye'ye çekmek istiyoruz. Önümüzdeki 4-5 yıl içinde bunun gerçekleşeceğini tahmin ediyorum.Kadın girişimcilere rehberlik yapıyorKagider'i kurma fikri nereden çıktı?- Kadın Girişimciler Derneği'ni (Kagider) bir yıl önce 37 kişiyle kurduk, 100 üyemiz var. Başladığımızdan bu yana birçok projeye imza attık. Kadın giriyimcilere şirket nasıl kurulur, nasıl ihracat yapılır gibi bir çok temel konuda danışmanlık hizmeti veriyoruz. Derneğin kurulması ise TÜSİAD'ın geçmişte yayınladığı ‘‘Kadın Erkek Eşitliği Raporu’’na uzanıyor. Ben o sırada TÜSİAD'a yeni üye olmuştum. Bu raporlardan yola çıkarak ‘‘Kadın Erkek Çalışma Grubu’’ kuruldu ve bana da başkanlığı teklif edildi. Geçtiğimiz yıllarda Birleşmiş Milletler'in davetiyle üç kadın girişimci Cenevre'ye gittik. Oradan döndüğümüzde böyle bir derneği kurmanın araştırmasını yaptık. Çaresizlikten üretime başladıKurtsan İlaçları nasıl doğdu?- Babam Niyazi Kurtsan, parasız yatılı okumuş. Üniversiteyi bitirdikten sonra borç-harç 1955'de eczane açmış. Aldığı ilaçların parasını ödeyemeyince çaresizlikten eczanenin laboratuvarında da bir şeyler üretmeye başlamış. Ürettiği bu ilaçları da değiş-tokuş yaparak raflarını doldurmuş. Şirketin gelişiminde bütün ailenin eczacı olmasının avantajı oldu mu?- Biz ilkokula giderken annem eczacılık fakültesine başladı. Daha sonra babam eczaneyi ona devredip, üretime yoğunlaştı. Evde eczacılık formülleri çalışan bir anne, ona yardıma çalışan bir baba vardı. Farkında olmadan çok şeyi öğreniyorsunuz. Yaptığınız işin temelini bilmenin çok önemli olduğunu zamanla gördüm. Bugün eczacılık mı yapıyorum, hem evet, hem hayır. Yeni bir ürünü geliştirmiyorum ama yönlendirme ve konuya hakim olma şansım var. Annem, babam, kardeşim, hepimiz eczacıyız. Belki de birimizin farklı bir konuda eğitim alması daha da iyi olabilirdi diye düşünüyorum. Aile toplantıları iş toplantısına dönüştüKurumsallaşma yolunda neler yapıyorsunuz?- Son iki yıldır kurumsal yönetime geçişi sağladık. Aile olarak, sadece Yönetim Kurulu'ndayız. Uygulamayı profesyonel kadroya bırakıp, kontrolleri yapıyoruz. Bunun yararını gördük. Eskiden Yönetim Kurulu toplantıları aile toplantısı gibiydi, profesyonel üyemiz geldiğinden beri sadece iş toplantısına dönüştü. Bizim için de çok zor günler oldu. Birbirimizi uyararak uyum sağladık. Üçüncü kuşağı yönetime hazırlıyor musunuz?- Kardeşimin 15 ve 19 yaşlarında iki kızı, benim 17 ve 21 yaşlarında iki oğlum var. Üçüncü kuşak da yetişiyor. Yılda bir kez çocuklar için aile meclisini topluyoruz. Profesyonel yöneticilerimizin de katıldığı bu toplantılarda onlara yıl içinde neler yaptıklarımız anlatarak bilgilendiriyoruz, fikirlerini alıyoruz. Negatif enerjiden yogayla kurtuluyorumMeltem Kurtsan, spora tutkun... İş toplantıları ve seyahatlerinin fırsat verdiği ölçüde akşamları haftada iki defa yoga yapıyor, iki defa da koşuyor. Sporun hayatının vazgeçilmezleri arasında yer aldığını söyleyen Kurtsan, bu alışkanlıkda bale yapmasının da etkisi olduğunu vurguluyor. Tenise de meraklı olan Kurtsan, fırsat buldukça turnuvalara da katılıyor. Sekiz yaşından beri kayak yapıyor. Meltem Hanım'ın son dönemlerdeki favorisi ise yoga... ‘‘Yoga hem vücudumun esnekliğini sağlıyor, hem de yoğun iş temposu içinde biriktirdiğim negatif enerjiden kurtulmamı sağlıyor’’ diyor.MELTEM KURTSANKurtsan Medikal Sanayi ve Ticaret'in Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Meltem Kurtsan, 1977'de İstanbul
Atatürk Kız Lisesi'nden mezun oldu. Aynı dönemde Ä°stanbul Belediye Konservatuvarı Bale Bölümü'nü bitirdi. Ä°stanbul Ãœniversitesi Eczacılık Fakültesi'nde okurken aile ÅŸirketleri Kurtsan Ä°laçları'nda çalışmaya baÅŸladı. 1999 yılında Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'nda GeleceÄŸin Global Lideri seçildi. Ä°SO Tıbbi Mühtahzarat Sanayii Meslek Komitesi Ãœyesi olan Kurtsan, TÃœSÄ°AD'da da Sosyal Ä°ÅŸler Komisyonu ÃœyeliÄŸi, ‘‘Kadın Erkek EÅŸitliÄŸi Çalışma Grubu BaÅŸkanlığı ve TÃœSÄ°AD Fikri Haklar Çalışma Grubu BaÅŸkanlığı görevlerini sürdürüyor. Türkiye Aile SaÄŸlığı ve Planlaması Vakfı Yönetim Kurulu Ãœyesi ve Kadın GiriÅŸimciler DerneÄŸi'nin de Yönetim Kurulu BaÅŸkanı.Â
button