Güncelleme Tarihi:
CNNTürk canlı yayınında açıklamalarda bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in sözlerinin satır başları şöyle:
Bakın etrafınızdaki birçok insanın özellikle belli zamanlarda belli konularda esir alındığı, ondan sonra gidip belli şekillerde kurtarıldığı çok aşikar... Böyle bir kabiliyeti var. Ve herkesin mesela, haşhaşiler denmesinin sebebi bu. İnsanlar büyüleniyor ve esir oluyor. Mesela bana da geldiler, verdiler, hediye ettiler bir dönemde onun böyle bir altın şeyi vardır ufak... Onun üzerinde bunlar vardır. Altın değil de yanlış söyledim, bir metal vardır, herkese ondan dağıtırlar ve derler ki, 'Bu üzerinde olduğu takdirde sen her şeyden korunursun' derler... Artı, o kendisinin verdiği cevşenin içinde de belli bir takım formüller vardır. İnanırım ben. Neden inanırım sebebini söyleyeyim, canlı olarak hayatta buna benzer olaylarla karşılaştım.
Benim çok yakınımda birisinin bu şekilde üç harflilerle ne hale getirildiğini, ipince, ölecek hale getirildiğini biliyorum. Yakınımdaki birisinin...
'ALLAH'IN HESABI EN BÜYÜK HESAP'
Arkasından, bunu bir takım da bozanlar vardır. Bütün herkes halkın arasında bunu bilir. Ondan sonra nasıl büyü yapıldığı nasıl esir alındığı ortaya çıktı. Ondan sonra nasıl bozulacağı söylendi. Bir kuyunun içinden bir bıçak çıktı. Çıkan bıçak alındı denize atıldı, her şey değişti. Yeniden kadıncağız kendine geldi. Biz bunu yaşadık.
Gücü kudreti bunu yapıyor da ama nereye kadar yetiyor? Allah’ın hesabına kadar yetiyor. Biz şuna inanan insanlarız; herkesin hesabı var ama, son olayda da, Allah’ın hesabı en büyük hesap.
Şimdi ben Allah aşkına sorayım, cumhurbaşkanı 15 dakika ile kurtuluyor. Buna ‘tesadüf’ veya ‘cumhurbaşkanının zekası’ falan denmez. Bu, Allah’ın lütfu ona. Ben yarım saat ile kurtarıyorum.
Her gün saat birde, ikide, üçte, dörtte belediyeyi terk eden Melih Gökçek darbenin yarım saat öncesinde eve gitmeye kalkıyor.