Güncelleme Tarihi:
BALYOZ davasında tutuksuz olarak yargılanırken 16 yıl hapis cezasına çarptırılıp tutuklanan Hava Harp Akademisi Komutanı Hava Pilot Tümgeneral Ayhan Gümüş, mahkemenin verdiği karara olan isyanını, Hasdal Askeri Cezaevi’nde kaleme aldığı mektupla dile getirdi. Tümgeneral Ayhan Gümüş, mektubunda, “Açıkça ilan ediyoruz ki, devletimiz komplocu bir çete ile mücadelede başarılı olamamıştır. Komşu ülkelerdeki insan hakları ihlallerini önlemeye çalışan ve onlar için hak, hukuk ve özgürlük isteyen devletimiz, maalesef kendi ordusuna karşı yapılan insan hakları ihlallerini, hukuksuzlukları ve ihlalleri önleyememiştir. Demokrasinin asıl fazileti insan onurunun yüceliği ve dokunulmazlığıdır. İçinde adalet ve özgürlüğün olmadığı bir ülkede demokrasi de olmaz. Bizler özgürlükleri ve gelecekleri iftira ve yalanlarla çalınan suçsuz ve şerefli insanlarız” dedi.
Balyoz’da 59 sanığa ret çıktı |
İSTANBUL 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Balyoz davasına bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21 Eylül’deki son duruşmasında verdiği tutuklama ve yakalama kararlarına ilişkin sanık ve avukatların yaptığı itirazların değerlendirmesini tamamladı. Mahkeme, tutuklanmayı ya da yakalama emri çıkartılmasını gerektiren şartların geçerliliğini sürdürdüğünü bildirdi. Mahkeme, bu gerekçeyle Orgeneral Bilgin Balanlı, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına’nın da aralarında bulunduğu 250 sanığın tutukluluğunun devamı kararına yaptığı itirazlarla, duruşmada hazır bulunan tutuksuz sanıklar hakkında çıkarılan tutuklama kararına ve yine duruşmada hazır olmayan sanıklar hakkında çıkarılan yakalama kararına yapılan toplam 59 sanığın itirazlarını reddetti. |
DÜZMECE BİR DAVA
Tümgeneral Ayhan Gümüş, mahkemenin kararlarını sert sözlerle eleştiren mektubunda özetle şunları yazdı: “Devletimizin ve milletimizin bu düzmece davada, Türk ordusuna karşı emperyalist güçlerle, Cumhuriyet düşmanlarının kurduğu hain komployu görmemiş olması kabul edilemez bir zafiyettir. Milletimiz bu komplo ile caydırıcılığı yitirecek Türk Ordusunun, bundan böyle Türkiye’nin hak ve menfaatlerini korumada ne kadar etkili olabileceğini, ülkemiz geleceği açısından mutlaka sorgulamalıdır. Bizler kimin esiriyiz düşündünüz mü? Bizim esaretimizden kimler faydalanmaktadır ve hangi bölücü söylemler ve haritalar pervasızca gündeme getirilmektedir? Razı mısınız?”
BİZE YAPILAN İFTİRADIR
Sizler ve Aziz Türk milleti emin olsun. Bizler suçsuzuz ve vicdanımız tertemizdir. Bizler, vatanımıza, milletimize, devletimize karşı eyleme asla kalkışmadık, ihanet etmedik. Şahsen namusum ve şerefim üzerine and içer, yemin ederim ki bize yapılan fitnedir, iftiradır. Bizlerin değişmez Başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk’tür ve izleyeceğimiz yol onun manevi mirası olan akıl ve bilim yoludur. Bunu hiç bir güç değiştiremez. Birinci vazifemiz de Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nde belirtilmiştir. Lütfen bir kez daha okuyun ve günümüz gerçekleri ile mukayese ediniz. Biz esir olarak alınsak da, sizler varsınız. Yeter ki vatan sağolsun.”
PUSU KURANLAR HESAP VERECEK
“CANIMIZ pahasına yaptığımız vatan hizmetimize ve askerlik mesleğimize son verilse ve her koşulda koruduğumuz üniformalarımız alınsa da bir gün bizlere bu pusuyu kuran hainler ve destekçileri, ‘insanlık ve meslek onurunu’ herşeyin üstünde tutan savcı ve hakimlere mutlaka hesap vereceklerdir. Masumiyetimize rağmen yaşanan hukuksuzluk ve vicdansızlık karşısında her seviyede sessiz kalanlar ile çıkar sağlayanlar ise utanç duyacaklardır.”