Güncelleme Tarihi:
İncirliova'da hizmet veren 3 mehteran takımından biri olan Orhangazi Mehteran Sevenler Derneği, 2014 yılında emekliler tarafından bir araya gelerek kuruldu. Kurucusu Orhan Korkusuz ve Dernek Başkanı Yılmaz Çelik olmak üzere 16 kişilik mehteran takımında 11 emekli, 2'si üniversite, 1'i lise öğrencisi ile 2 zurnacı bulunuyor. Mehteran takımı etkinlik ve eğlencelerin vazgeçilmezi olurken, emekli ve öğrencilerinde ek geçim kaynağı oldu. Orhangazi Mehteran Takımı turizm yerleri ve Ege Bölgesi'nin birçok ilinde de gösteriler sunuyor. Osmanlı dönemindeki geleneği dededen toruna yaşatmayı amaçlayan mehteranlar, giyim ve yürüyüşleri ilde dikkatleri üzerine çekiyor.
MERAK ORTAOKULDA BAŞLADI
Ortaokulda başladığı mehteranı emekli olunca devam ettiren Orhangazi Mehteran Sevenler Derneği kurucusu Orhan Korkusuz, "1970'li yıllarda İmam Hatip Ortaokulu'nda öğrenim görürken mehteran çalışmasına katıldım. Ortaokul ve lise olmak üzere 7 yıl boyunca mehteran takımında görev aldım. Okul bitince imam olarak göreve başladık. 7 yıl önce de emekliye ayrıldım ve mehteran takımını kurduk. Çoğunluğu emekli arkadaşım olanlarla güzel bir hizmet veriyoruz."
'HER BİRİ ZİNCİRİN HALKASI'
Kurulduğundan beri dernek başkanlığını yaptığı mehteranda çorbacıbaşı olarak görev alan Yılmaz Çelik, "Mehteran azamet, görkem ve şölendir. Ekibimiz bu duruma kolay gelmedi. Bu işin eğitimini tüm ekip sürekli alıyor. 16 kişilik ekibin içinde 11 emekli var. Çevgen kullanan kişi okuyucu oluyor bunu da mikrofona yatkın kişilerden oluşturuyoruz. Şiir ve marş söylerken heyecanlanmaması gerekiyor. Mehterbaşı ve okuyucular emekli imam. Halk Eğitim Kursu'na katılarak hepsi belge alır. Herkesin görevi ayrıdır. Mehterbaşı, çorbacıbaşı, sancaktar, zurnazen, davulzen, zilzen ve tuğ olmazsa olmaz; bunlar mehteranın özüdür. Bunların hepsi birbirine bağlı zincir halkasıdır. Bunlardan biri olmadığı zaman düzen bozuluyor" dedi.
EN ZOR GÖREV MAKİNE MÜHENDİSİNE
Bursa Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden 3 yıl önce mezun olan ve KPSS'ye hazırlanan Gökhan Beşparmak (24), "Hafta sonları mehteranda kösten olarak görev almaktayım. Müzikle iç içeyiz. Geçmişten, Osmanlı'dan, atalarımızdan aldığımız bu mükemmel şaheseri evlatlarımıza ve genç kardeşlerimize aktarmaya çalışıyoruz. Kös, diğerlerine göre biraz daha zor çalınan enstrüman. En önde ben olduğum için tüm dikkatler benim üzerimde. Daha dikkatli ve heybetli durmam gerekiyor" diye konuştu.
DEDE- TORUN AYNI MEHTERANDA
Torunuyla birlikte aynı mehteran takımında görev alan Selahattin Bayraktar, "20 yıldan beri mehteran takımlarında görev alıyorum. Ecdadımız bunu nasıl bize bıraktıysa biz de torunlarımıza miras bırakmak istiyoruz. Torunum var o da mehteran takımında altyapıdan yetişiyor. Mehteran takımının kadrosuna da girdi. Bu açıdan torunumla gurur duyuyorum" dedi.
Mehteran takımının en küçük üyesi lise 10'uncu sınıf öğrencisi Enis Özdemir (15), "Boş zamanlarımda mehteran takımında davul, kös ve zil çalıyorum. Dedem sayesinde mehterle tanıştım" dedi.
Emekli işçi Murat Gönülaçar, "Müziği sevdiğim için mehteran takımındaki görevimi severek yapıyorum. Zurna çalmayı da mehteran takımında öğrendim. Zevkle bu işe devam ediyorum" diye konuştu.
3 yıldır mehteran takımında görev alan Ahmet Yıldız da "Çevganeyim. Osmanlıda savaşlarda orduyu coştururken, söylenen marşları söyleyen kişilere çevgane deniyordu" dedi.