Güncelleme Tarihi:
HÃœLYA AVÅžAR'IN PET REKLAMI
Bir röportajda, nasıl bilinçli olarak kendini bir "marka" haline geldiğini anlatırken, Hülya Avşar, mealen "Bana bir proje getirilmesini oturup beklemedim hiç, ben projeye önayak oldum" diyordu. Yahut hamileyken gidip "bebek bezi reklamı yapayım" demiş, "hazır ismim para ederken Hülya adıyla bir dergi çıkaralım" filan demiş, anlaşılan...
Geçenlerde bir reklam gördüm televizyonda.
Hülya Avşar, Molved marka hijyenik kadın bağı reklamı yapıyordu.
Demek ki, regl dönemini de proje haline getirmiş.
*
POLÄ°S YERÄ°NE REHA MUHTAR
22 aralık tarihli Milliyet'te bir Reha Muhtar haberi vardı, içinde de şöyle bir bölüm:
"... evinden kaçan Y.Ö.'yü parkta gören bir vatandaş, 'Alo Reha Muhtar Hattı'nı arayarak yardım istedi."
Düşünebiliyor musunuz, sokaktaki vatandaş polisi arayacağına, Reha Muhtar'ı arıyor.
Herkes layığını bulur, dedikleri bu mudur? Budur!
*
ZORLAMA HABER
16 aralık tarihli Günaydın'da bir başlık : Kuzenler buluştu
Başak Alat diye bir manken kız varmış. Mahkemeye başvurup soyadını Özbek olarak değiştirmiş. Niye biliyor musunuz? "Dünyaca ünlü modacımız Rıfat Özbek'le uzaktan kuzen oldukları için" Demek ki Özbek'in şöhretinden istifadeye çalışan bir kız.
"Kuzenler buluştu" başlıklı haberin devamı şöyle : "Geçtiğimiz ay içinde (taze bir haber yani) Londra'daki Chintemani'nin açılışına katılan Başak, Rıfat Özbek ile karşılaştı. İkili çok samimi görüntü çizmese de, gece boyunca sohbet ettiler."
Haberin görsel malzemesi olarak Rıfat Özbek'le Başak'ın da birlikte resmi yok tabii ki...
Haberi yapan delikanlıya bir abi tavsiyesi : Belli ki kızın reklamını yapmak istedin, anlıyorum. Ama daha iyi bir bahane bulmanda fayda var...
*
BOŞUNA ÜZÜLMÜŞÜZ
"Manken Şenay Akay'ın transparan elbisesi yüzünden sürekli eleştirilen eşi Buğra Özçetin kendini savunmuş: Ben de her Türk erkeği gibi kıskancım, ama kendimi tutuyorum" demiş.
(Günaydın, 16 aralık)
*
"DEDÄ°LER, DEMEKTEN KENDÄ°LERÄ°NÄ° ALAMADILAR" MIÅž
Bir "dediler" haberi.
Hülya Avşar ile Kaya Çilingiroğlu son tecavüz iddialarından sonra ilk kez birlikte lokantaya gitmişler; basın da, Damga gazetesine göre, "aşırı" ilgi göstermiş. Gazete yine kendi tepkisini halka yıkıyor ve "- dediler, - diye tepki gösterdiler" haberi yapıyor (17 aralık) :
"Olayı şaşkın bakışlarla çevrede izleyen vatandaşlar ise gazeteci ordusunu görünce, 'Sanki Kofi Annan Kıbrıs'la ilgili açıklama yapacak' dediler" ...miş.
Sokakta durup Hülya Avşar'ı seyredenler de böyle bir espri yaparlar hani!..
(Not : 22 aralık'ta, Hürriyet Magazin Servisi'nin sabah gündeminde bir haber vardı. "Başbaşa bir kere daha yemek yediler, ayrılırken 'Evde buluşuruz' dediler" gibilerinden. Kavgadan sonraki ilk "halvetlerini" de haber diye okursak, şaşmayın.)
*
"DEDİLER, DİYE TEPKİ GÖSTERDİLER" PALAVRALARINA DEVAM
- "Ünlü manken Julia'yı Türkan Şoray'ın kızı Yağmur'a benzetenler: 'Aaa, Yağmur'un boyu ne kadar da uzamış!' demekten kendilerini alamadılar." MIŞ (Güneş-Venüs, 19 aralık)
- "... Kendine son model Range Rower marka siyah bir cip alan Kadir İnanır'ı görenler, 'Kadir abiye de bu yakışır' dediler."MİŞ (Sabah-Günaydın, 17 aralık)
Popçu Doğuş ile Hilal Cebeci 7 yıldızlı Ritz-Carlton'un kral dairesinde yaşıyorlarmış. 17 aralık tarihli Güneş-Venüs'ün "-dediler" üfürüğü:
- "... Dostları 'Ödemeleri Hilal'in yapmaya başlaması düşündürücü. Çünkü ne kazanıyor ki binlerce dolarlık faturaların üstesinden gelebilsin. Değirmenin suyu nereden geliyor, diye sormazlar mı?' yorumunu yaptılar." MIŞ
(Kıza "Sen ne iş yapıyorsun da bu paraları kazanıyorsun?" diye b.. atacaksanız, erkek gibi söyleyin, kıvırtmayın bari.)
*
MODERN ANTÄ°-SOSYAL VE MAGANDA ANTÄ°-SOSYAL
Akşam'ın Yaşam ilavesi psikiyatr Nevzat Tarhan ile röportaj yapmış. (15 aralık) Tarhan "medyatik" insanları tahlil ediyor ve ikisi hakkında şöyle diyor:
"Televole kültürünü modern anti-sosyaller oluşturuyor. Maymun iştahlı ve heyecan peşinde koşan kişiler. Özgürlüklerine düşkün ama pek güven uyandırmayan tipler. Girişimcidirler. Monotonluktan nefret ederler. Çok sık iş ve eş değiştirirler. Plan yapamadıkları için istikrar gösteremezler ve başarısız olurlar. Vaatlerde bulunup yalan söylerler." diyor ve iki örnek veriyor:
"Hızlı yaşantısı gereği Kaya Çilingiroğlu eşini sürekli olarak duygusal tacize uğratıyor. Dürtüsel davranan, arzusuna yenik düşen, tutarsız, özgürlüğüne düşkün, yalan söyleyen, girişimci, ama uzun vadede kaybeden bir kişilik yapısı."
İkinci örnek ise :
"Maganda anti-sosyaller ise coşku ve heyecanla beslenirler. Maganda bir anti-sosyal bağırmadığı zaman kendini güvende hissetmez. Maganda bir anti-sosyalle beraber olan insan onu bağırttığı zaman magandalığını teşvik eder. Onu bağırttırmadan diyalog kurmak gerekir. Düşündürecek bir şeyler yapmak gerekir. Bu özelliklere en uygun örnek olarak da Erdal Acar'ı verebiliriz."
*
KENDÄ°SÄ° HIGH-SOCITY'DENDÄ°R DE
Haber şöyle : (Sabah-Günaydın, 17 aralık)
"Yeşilçam'a bir dönem damgasını vuran seksi yıldız Ahu Tuğba dün kızı Ahu'nun 8'inci doğum gününü kutladı."
Ahu Tuğba şöyle demiş: "Şimdiden tedirginim. İnşallah bilinçli ve akıllı bir genç kız olur. Onu iyi yetiştirmek için elimden geleni yapıyorum. Asla Türkiye'de oyuncu olmasını istemem. Burada ortam çok dejenere."
Kim demiÅŸ bunu? Ahu TuÄŸba demiÅŸ!
*
DİYECEKSİNİZ Kİ, ŞİŞME KEÇİ OLDUKTAN SONRA...
17 aralık tarihli gazetelerden bir haber : Tüketicinin favorisi "şişme travesti"
Seks dükkanlarında en çok se satılıyormuş, biliyor musunuz?
ÅžiÅŸme travestiler...
Fiyatı da 120 milyonla 150 milyon arasında değişiyormuş. (Şişme kadınlar 40-150 milyon, şişme erkekler de 35-145 milyona satılıyormuş.)
Şişme travesti... düşünebiliyor musunuz! ŞİŞME TRAVESTİ...
(Not : Yakın Plan ekibi olarak, Şenay Ordu ile travestiler ve travestilere müşteri olan erkekler hakkında güzel bir araştırma-röportaj yapmıştık. Bir ara size de okutayım onu... Yaptığımız haberi ben çok sevdim, çünkü benim de aklımı kurcalayan bir suale cevap aradık : bir erkek homoseksüel olur erkekle yatar, meraklı olur fahişeyle yatar... Ama bir erkek, parasını verip cinsel ilişkiye girecekse, dünya güzeli kadınlar varken, neden kadın kılığında, perukalı, makyajlı ve sinek kaydı traşlı bir erkekle yatağa girer? Galiba cevabı bulduk...)
*
KEMALE DERVÄ°Åž
Takvim'in Günün Konuğu diye bir köşesi var, Altan Karabulut hazırlıyor. En olmayacak insanları bulup, alâkasız konularda sualler soruyorlar. Tabii cevaplar muhteşem oluyor.
17 aralıkta, Şebnem Özinal adlı kızcağıza (galiba manken) sormuşlar:
- Kopenhag Zirvesi sonras dolar ve borsadaki düşüşü neye bağlıyorsunuz?
Cevap:
- Seçimle birlikte tek partili hükümetin başa geçmesiyle olumlu sinyaller veren piyasalarda, AB'den çıkan sonuç sonrası suni bir dalgalanma olduğunu düşünüyorum. Birkaç gün içinde de iç piyasada hareketli günlerin başlayacağına ve özellikle de faizle doların düşeceğine inanıyorum.
Breh breh breh!..
Keşke, böyle bir cevher bulmuşken, Paul A.Samuelson'un "kısa ve orta vâdeli endojen devinimlerin, kalkınma fazındaki dışa bağımlı ülkelerin envestisman çarpanına negatif etkileri" teorisi üzerine de iki kelime sohbet etselermiş...
*
GREKO-ROMEN
Yine 17 aralık tarihli Güneş-Venüs'ten bir başlık: Çağla güreşe başladı
Alt başlık : "İster inanın, ister inanmayın, kendisine ait jeepte adı meçhul sevgilisiyle önce kavga eden sonra da öpüşen Çağla Şıkel, aslında genç adamla güreşiyormuş!"
Şoförü "Onlar sevişmiyorlar, güreşiyorlardı. Kötü bir şey yapmadılar" demiş.
*
EVLİLİĞİN ÖNCÜ SİNYALİ NE OLA Kİ?
Hafta Sonu'ndan muhteşem bir haber (18 aralık) :
Başlık: Evlilik sinyalleri var
Haber : "İki yıldır aşk yaşayan Melisa Eliyeşil ile Selim Tezman'dan yavaş yavaş evlilik sinyalleri gelmeye başladı... Ancak aralarında henüz bu konuyla ilgili ciddî bir konuşma geçmemiş. Bakalım önümüzdeki günler neler gösterecek!"
Demek ki onlar bile farkında değiller "sinyal verdiklerinin!"
*
YILBAÅžINDA ZAM BEKLEYEN OKURLARIMA Ä°THAF OLUNUR!
Akşam gazetesi şovmen-türkücü-popçu takımının Yılbaşı gecesi için istediği tarifeyi verirken "Her şeye rağmen, ücretler geçtiğimiz yıllara nazaran daha makûl" demiş.
Önce Yılbaşı gecesi için (yani 3-4 saat "sahne almak" için) şarkıcılara verilen "makûl" paralar (Takvim ve Akşam'ın Papatya ilavesinden farklı rakamlar veriyor) :
                                               ÂAkÅŸam            ÂTakvim
Muazzez Ersoy :                       45 milyar        -Â
Candan Erçetin :                      30 milyar        -
Coşkun Sabah :                       15 milyar        -
Gülben Ergen :                         30 milyar       60 milyar
İbrahim Tatlıses :                     45 milyar         75 milyar
Ebru Gündeş :                        40 milyar        50 milyar
Özcan Deniz :                          30 milyar         40 milyar
Mehmet Ali Erbil :Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â -Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â 60 milyar
Bülent Ersoy :                           -                    45 milyar
Nükhet Duru - Cenk Eren :     -                    50 milyar
Nadide Sultan : Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â - Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â 45 milyar
Petek Dinçöz :                          -                     40 milyar
Sertap Erener : Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â -Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â 35 milyar
Ä°brahim Erkal : Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â -Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â Â 35 milyar
Yılmaz Morgül :                        -                     30 milyar
Bir de, Hafta Sonu'nun verdiği rakamlarla, dizi başına oyuncuların aldığı para :
Asmalı Konak : Özcan Deniz (18 milyar) - Nurgül Yeşilçay (10)
ihriban : Hülya Koçyiğit (10 milyar) - Erdal Özyağcılar (10 milyar)
Berivan :Â Sibel Can (18 milyar)
Kınalı Kar : Emrah (15 milyar) - Özlem Conker (5 milyar)
Tatlı Hayat : Türkan Şoray (20 milyar) - Haluk Bilginer (20 milyar)
Canım Kocacım : M.Ali Alabora (20 milyar) - Sanem Çelik (5 milyar)
Aşk Meydan Savaşı : Cem Davran (7,5 milyar)
Çocuklar Duymasın : Tamer Karadağlı (15 milyar) - Pınar Altuğ (10 milyar)
"Evet ama bu saydıklarının hepsi şöhretli insanlar, sonra bulundukları yere gelene kadar çok sürünmüşler, alın teriyle kazanıyorlar bu parayı" diyenlere göre malımız da var dükkânda, 15 aralık tarihli Posta'dan :
Başlık : Helin'i yakan sır
Haber : Helin Avşar çalışmadan nasıl geçindiğini soran bir aile dostuna işin sırrını açıklayınca yandı." diye bir haber. Helin Hanım cevap olarak "Ablam Hülya, eniştem Kaya ve annemden (ayrı ayrı demek ki) harçlık alıyorum. Ama üçünün bundan haberi yok" demişmiş. Ablası da bunu öğrenince yavrucağızın haftalığını yarıya indirmiş. Bundan sonra haftada 1 milyar lira değil, sadece 500 milyon cep harçlığı verecekmiş Helin Avşar'a...
Haydi bakiim bu kadar internette gezinmek yeter, dağılın!
Gidip alın terinizle paranızı kazanın!..
Ünsüz insanlar, n'olacak!