Güncelleme Tarihi:
KENAN IŞIK, HAYIRDIR ?
Hürriyet, "ünlülerin unutamadıkları yeni yıl hediyelerini" derlemiş. Türk büyüklerinden Petek Dinçöz, Gülben Ergen ve Hande Ataizi'nin hatıralarını okuduk, öğrendik elhamdülillah. Bunların arasına nasıl karıştıysa, Kenan Işık da anlatmış. Nedense, siz, Hürriyetim'de Işık'ın bu sözlerini okuyamadınız.
İşte Kenan Işık'ın unutamadığı yılbaşı hediyesi:
"1991'de yıkılan Berlin duvarı önünde düzenlenen yılbaşı partisindeydim. Ben de atlamak isterken bir asker beni tutup Doğu tarafına çekti. Elindeki şampanya şişesini ağzına dikti. Beni kucağına alıp ağzındaki şampanyayı ağzıma boşalttı. Bir ağız dolusu şampanya hediye alarak yeni yıla girdim."
Kenan Bey, hayırdır inşallah?
*
LA "PETITE" GRANDE GUEULE ! (Nouma ne dediğimi anlar!)
Beşiktaş'ın olaylı futbolcusu Pascal Nouma, Ulus 29 adlı gece kulübünde hesaba itiraz edecek olmuş, korumalar bir odaya çekip "ikna etmişler."
O kadar iyi "ikna" etmişler ki, iki şişe Dom Perignon şampanyası için istenen 800 doları ödemekle kalmamış, korumalara da 200 dolar bahşiş bırakmış. (Gazeteler, 25 aralık)
Fotoğrafını çeken gazetecilere orta parmağını göstermeye benzemez tabii ...
Not : Merak edersiniz diye, internetten sipariş ederek almak isterseniz, Dom Perignon şampanyanın (75 cl'lik) bir şişe fiyatı şöyle :
1985 ve 1988 yılı : 220 $
1993 ve 1995 yılı : 100 $
*
BEKLEDİĞİNİZ HABER GELDİ
Çok önemli bir haberdi, inşallah kaçırmadınız: Sevgilisini AZARLADI
Vatan'ın haberi, 25 aralık :
Oynadığı dizide "kötü kadın"ı canlandıran Şebnem Özinal, önceki akşam sevgilisi Hakan Akşit ile otomobilde tartıştı. Etiler'de bir büfeden çıkışta direksiyona geçen Akşit arabayı çalıştıramayınca Şebnem Özinal "Zaten bir şeyden anlamazsın" diye tepki gösterdi. Otomobil tamir edildikten sonra direksiyona geçen Özinal "Ben senden daha iyi araba kullanırım" dedi.
Bize ne yahu!
*
HAFTANIN "GÖRENLER ... DEDİLER" HABERİ
Her yılbaşı gibi (???) bu yılbaşı da kırmızı iç çamaşırları yok satıyormuş. Çünkü "Yılbaşı gecesi saat 12'de kırmızı iç çamaşırı giyenlerin dileklerinin yerine geleceğine inanılıyormuş." (Gözcü, 25 aralık)
Gözcü'den -dediler finali :
"Noel Baba'nın dinsel bir motifi olan kırmızı renk 'murat' anlamına geliyor ve en güzel Noel hediyesi olarak göze çarpıyor. Vatandaşlar 'Biz zaten beceriksiz iktidarlar yüzünden yanmışız. Umudumuz kırmızı donlara kaldıysa, yandık' dediler" MİŞ...
*
O KADAR DA ÜZÜLME, ATAİZİ SORUN ÇIKARMAZ
Şok, 26 aralık :
"Seksî şarkıcı" Demet Akalın şu sıralar oldukça tedirgin, diyor haber. "Çünkü Hande Atazizi'nin sevgilisi Tarkan Sulap'in ikiz kardeşi Malkoç'la aşk yaşıyor. En büyük korkusu ise bir gün Malkoç'u ikiz kardeşiyle karıştırmak. 'Ya Malkoç diye Hande'nin sevgilisine sarılıp, dudaklarından öpersem ne olur?' diye arkadaşlarına dert yanan Demet, her buluşmalarında soğuk terler döktüğünü söylüyor."
*
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Yine Şok, 26 aralık:
Bir zamanların meşhur dansözü ve çıplağı Hülya Mutlu ile röportaj yapmışlar. (1980'li yılların seks sembolleri, diye bir dizi var).
Soru : Ünlü Kabadayı Enis Karaduman'la olan ilişkiniz çok konuşulmuştu.
Cevap : Evet ama bizimki sadece bir ilişki değildi. Enis Bey'le nişanlıydık. Birlikte olduğumuz zaman içerisinde çok mutluydum. Onunla kendimi çok güvende hissediyordum. Benimle ilgili uydurma haber yapılamıyordu o dönemlerde. İnsanlar Enis Bey'den korkuyorlardı.
*
AL SANA BİR HÜLYA AVŞAR DAHA
"Aldatmak" tam gündemden düşmüştü diye seviniyorduk ki yeniden başladı. Melih Kibar'ın kendisini aldattığı haberleri üzerine açıklama yapan eşi Ethel Kibar diyor ki:
"Aldatmak Türk erkeğinin genlerinde var. Aldatır, sonuçta erkektir. Ben hayır desem bile bilemezsiniz ki."
Ethel Hanım burada dursa iyi, ama ekliyor:
"Önemli olan iç huzurunuzun yıpranmaması, güveninizin sarsılması"' (Vatan, 26 aralık)
Ethel Hanım, "Göz görmeyince gönül katlanır..." mı demek istiyor?
Ne kısmetli erkekler var yahu!
*
KABAHAT AHMET ALTAN'DAYMIŞ
Rafet El Roman çocukları aldı Almanya'ya kaçtı. Şimdi de telefonla Reha Muhtar'ın programına katılarak karısını "beni aldattın" diye suçluyor.
Eşi Tuğba Hanım da kocasını suçluyor, ama Rafet Bey'in neden aldattığının bilimsel açıklamasını da getiriyor:
"Aldatmak adlı bir kitap çıktı. Eşim bunu okudu. Onun arkasından Sadakatsiz filmini seyretmiş. Bu film ve kitap eşimi etkiledi."
Ben de kitabı okudum, ben de filmi seyrettim, ama karımı boynuzlamak aklıma gelmedi.
*
HAFTANIN BAŞLIKLARI (Birinciyi siz seçin.)
25 aralık tarihli Asabî'nin haberi.
Asker kartpostallarında Nez birinci sıradaymış. Asabî hem bu haberi veriyor, hem de uyarıyor, "Yılbaşı kartlarınızı gecikmeden atın, PTT'de sıkışıklık oluyor!"
Başlığa hep beraber selam duruyoruz: Nez gönder, tez gönder!
*
Mutfak Dostları Derneği kendine bir ritüel uydurmuş, masonları taklit eden bir törenle yemekli toplantılar yapıyorlarmış. Milliyet'in haberine göre (25 aralık) üyeler bir törene kendilerini o kadar kaptırmışlar ki, başkanın "Öyleyse dağıtılsın!" talimatı olmadan yemeğe başlamıyorlarmış.
Başlık: Uygun adım Aş! Aş!
*
Şok 25 aralık : Seyis yardımcısı attan düşmüş, hafızasını kaybetmiş, geçmişini hatırlamıyormuş.
Başlık: Seyis erör verdi
*
BU HABER KIRMIZI NOKTALI
(Not : Bu ikazı dikkatinizi çekmek, yazımı okutturmak için söylemiyorum. Şok gazetesi, "haber" görüntüsü altında öyle bir "erotik yayın" yapmış ki, altını çizip "Bu ne biçim haber? Maksadınız ne sizin?" demezsem, çatlarım. Dandik bir sevişme sahnesini en ince detaylarına kadar anlatıyorlar. "Serdar ayıp, bu sana yakışmadı!" diyecekseniz, lütfen ikinci habere atlayın.)
25 aralık tarihli Şok'un "Canlı yayındayken sevgilisini aldatıyordu" başlıklı haberi.
Spotu şöyle : "Aşk hayatı oldukça fırtınalı olan ünlü spiker canlı yayında haberleri sunarken, sevgilisi olan sosyetik playboy ekran karşısında başka kadınlarla sevişip koklaşıyor. Hem de kendi evinde."
İsimsiz ve imzasız bir magazin dedikodusu. Ama, haberin devamını okurken içinize bir şüphe düşüyor. Maksat başka galiba...
Yine utana sıkıla, sizlerden özür dileyerek alıntı yapıyorum (Koyu renk bölümler, yazıdaki ara başlıklardır) :
"Utanmaz adam 3 kızı aynı anda idare ediyor. Sevgilisiyle defalarca seviştiği su yatağında inanılmaz saatler yaşıyor. Bir yandan TV'de sevgilisini izliyor, bir yandan da güzelliğiyle sevişiyor.
Güzeller zevk çığlıkları atıyor
Bu, şimdiye kadar kimse tarafından denenmemiş fantezi, yakalanma riskini sıfıra indiriyor.
Gece, iki güzelin sevişmesiyle başlıyor. Sarışın olan, kumral olanın dudaklarını ısırırcasına öperken, kumral olan sağ eliyle sarışın olanın sol göğüs DIIIIIIIIIIIIT (Sol olması önemli herhalde) Bu sırada şehvetle soluyan nefesleri birbirine karışıyor.
Derken, üçüncü yatağa giriyor. Esmer tenli güzel, aynı anda hem dilini hem de ellerini öyle hünerli kullanıyor ki... Yoldan çıkaran okşamaları, zevk çığlıklarını zirveye taşıyor.
Isırılmadık yerleri kalmıyor
Bu doyumsuz manzarayı ağzının salyaları akarak izleyen yakışıklı playboy ise daha fazla dayanamıyor ve bal köpüğü tadındaki güzellerin arasına kendini bırakıveriyor.
İlk kez dörtlü deneyen playboy, kadınların ısırılmadık yerini bırakmıyor. Zevk tünelinden birlikte geçiyorlar ve muhteşem gece sona eriyor. Playboy sıcak bir banyodan sonra çırılçıplak vaziyette kanepede uykuya dalarken, spiker kapıdan içeri giriyor.
Sevgilisine "Beni yatağımıza at ve hayvan gibi seviş benimle" diyor. Playboy şöyle diyor: 'Rüyamda seni gördüm Bana üç ayrı güzel gibi göründün. Hem sarışın, hem kumral, hem de esmer... Üç kere seviştik. Yorgunum, ne olur beni affet!'
Playboy'un fantezileri dilden dile dolaşıyor. Spiker ise gecelerini sevgilisinin rüyalarını (!) dinlemekle geçiriyor."
*
Bu bir haber mi Allah aşkına? Yazan imzasız muhabir, bu hadise sırasında yatağın altında mıymış?
Gazeteler artık "ihtiyaç sahiplerine" böyle hizmet de mi vermeye başladı?