MEDYADAN Çeşitli alıntılar

Güncelleme Tarihi:

MEDYADAN Çeşitli alıntılar
Oluşturulma Tarihi: Ekim 24, 2005 12:51

Referandum sonucu yine açıklanamadı... Binbir Gece Masalları'nın ülkesi Irak'ta entrika ve seçim hilesi söylentileri referandum sonuçlarının açıklanmasını bir kez daha erteletti. ABD'nin başını çektiği işgalci güçler, 'evet' sonucunu umuyor...” (ALTTA) www.acikgazete.com adresindeki AÇIK GAZETE'dendi...Hürriyet

MEHMETÇİK’E SALDIRI

Nedense, gazeteler bu haberi verirken, en önemli unsurunu görmemeye özen gösterdiler, bilmiyorum acaba askerden bir rica filan mı geldi?

İstanbul-Maslak’ta bir patlama oldu hani, bir benzin istasyonunda. Görgü tanıklarının ve istasyon yetkililerinin ısrarlı açıklamalarına rağmen, polis sonunda ‘uzaktan kumandayla patlatılan bir bomba’ teşhisi koydu ve PKK’yı suçladı.

Nedense, dediğim gibi, gazeteler söz konusu Opet istasyonunun MEHMETÇİK VAKFI tarafından işletildiği görmezden gelindi. Posta hariç! Halbuki bu istasyonun seçilme sebebi herhalde buydu... (Posta, 17 ekim)

Not: Maslak’taki tek istasyon bu değildir. Ama galiba vatandaşın Mehmetçik’e olan muhabbeti sebebiyle, adı konulmamış bir kampanya sürer ve her zaman uzun kuyruklar olur burada...

*

CİDDİ BİR İDDİA

İktidarın gözü kapalı destekçisi Yeni Şafak’ta yazan Taha Kıvanç bir bit yeniği attı ortaya: İstanbul’un siluetinin içine eden kanunsuz Gökkafes’in sahibi ve içini boşalttığı iddiasıyla bankası Kentbank’a elkoyulan işadamı Mustafa Süzer’in avukatları arasında “önemli bir AKP’li mi var?” diye sordu. Ama bir cevap veremedi.

Milliyet’in Ankara Kulisi yol gösteriyordu Kıvanç’a: “Acaba İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun avukat oğlu Murat Aksu’nun hukuk bürosundaki avukatların vekâletlerine göz atmak fırsatı oldu mu Fehmi Koru’nun?” (Taha Kıvanç’ın, Fehmi Koru’nun müstear adı olduğu söylenir.)

Milliyet, 17 ekim

*

TUZAK

Spot: Alemdar Belediyesi’ne hacze giden avukat Emine Bahadır, Başkan Yardımcısı’nın ikram ettiği sigarayı yakınca, zabıta ceza kesti.

Belediye Başkan Yardımcısı Selami Zeybek ‘Sigarayı kendi yaktı’ diyor. Avukat ‘Bana çay ve sigara ikram etti...’

Hen iki durumda da, Allah için iyi pislik!

Yeni Şafak, 17 ekim

*

IN IN IN !

MHP’nin Ortadoğu gazetesi işi iyice ‘komple teorisi’ne döktü, paranoid şizofreniye doğru gidiyor.

Manşet: AB’nin ana işgal planı

Spot: AB, Fırat, Dicle suları ile bölgedeki barajlar ve GAP’ın AB yönetimine devredilmesini şart koşuyor.

Acaba İsrail ve siyonistler de arazi alarak bu işgal planana katılıyor mu?

Ortadoğu, 17 ekim

*

HAFTANIN BİLİRKİŞİSİ

Bir kere ihanet eden yine ihanet eder

Eski islamcı yeni ‘değişen’ yazar Ahmet Hakan

Hürriyet, 17 ekim

*

HAFTANIN YALAKALINTISI

Kaddafi’yi devlet başkanı olarak değil, filozof gibi dinlemek lazım!”

Libya’nın Ankara’daki büyükelçisi ve Kaddafi’nin eski başbakanı Muhammed Manguş

Hürriyet, 17 ekim

*

HAFTANIN DEMAGOJİSİ

Ahmet Altan Kitap Fuarı sırasında kürsüden Orhan Pamuk’u savundu:

Soruyu şöyle soralım: Dışarıda Türkler’e düşman olanlara mı saygı gösteriyorlar, yoksa dışarıda saygı görenlere Türkler düşman mı oluyor?”

Heyt be Ahmet! Sen kimin oğlusun! Bu kadar sıkı demagoji yapılır ancak!..

Hürriyet, 17 ekim

*

DİNİME DAHLEDEN

Fransızlar bir soykırım anıtı daha icat ettiler, meğer Osmanlılar Ermeniler’in soyunu kırarken, sigara molası sırasında da Keldaniler’i ortadan kaldırmışlar! (Hürriyet, 17 ekim)

H.astir demek yeterli de, Fransızlar’ın bizi soykırımla itham etmesine çok gülüyorum, ağzım dolu olduğu için artık nerem boşsa onunla...

Katharları (Hıristiyan tarikatı) son ferdine kadar on binlerce sivil, çoluk, çocuk ateşe atarak yakan sen; Aziz Barthélemy gecesinde 20 bin protestanı kılıçtan geçiren sen; Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün kurucusu, yazar Rufin anlatıyordu kitabında, Brezilya’da binlerce yerliyi katleden sen; Cezayir’de kaç kadının ırzını geçtiğini, Setif’te kaç sivili öldürüp toplu mezarlara gömdüğünü bilmeyen sen... Sana mı kaldı soykırımdan bahsetmek?

*

BUNLAR YA GERÇEKTEN SALAK YA DA MEDENİYETLER ÇATIŞMASI İSTİYOR

Saddam’ın ipini Tarık Aziz çekecek, diyordu haber. “Saddam’ın sadık dostu Tarık Aziz ABD ile anlaştı. Aziz, devrik diktatör aleyhinde ifade verip serbest kalacak...” (Vatan, 17 ekim)

İkincisi ise ‘Arap Saddam’a Kürt yargıç’ diyordu. Saddam’ı yargılayacak mahkemenin yargıcı bir Kürt imiş. (Hürriyet, 20 ekim)

İnşallah bu haberler doğru değildir. (İkincisi doğru çıktı bile!)

Çünkü, bildiğiniz gibi Saddam rejiminin iki numarası olan Tarık Aziz Hıristiyandır. Eğer Amerikalılar Saddam’ı mahkûm edebilmek için Hıristiyan Aziz’i satın alır ve şahit olarak mahkemeye çıkarırsarsa, yangına (İslam-Hıristiyan çatışması ve ‘Cihat’ çağrılarından bahsediyorum) körükle gitmiş olurlar.

Aynı şekilde, Saddam’ın yargıcının bir Kürt olması da husumeti arttırır.

Kimse “Bush yönetimi bu kadar büyük bir salaklık yapmaz!” diyebilir mi?

Peki ‘ABD medeniyetler çatışması yaratmak için, bile bile bunu yapar’ diyen kaç kişi çıkar aranızdan? Parmak kaldırın!

*

KASIMPAŞALIM

CHP’liler Başbakan’ın kürsüden yahut medya vasıtasıyla kendileri hakkında sarf ettiği şu ‘zarif’ sözlere alındılar, haklı olarak:

- Bunların dünyadan haberi yok
- Dar kafalılar
- Fosilleşmiş zihniyet
- Sermaye ırkçıları
- Bunlar iki koyunu güdemezler
- Eski komünist kafalar
- Bunların okuryazarlıkları yok
- Bize içerideki düşmanlar yeter
- Bu zihniyet sadece çöp üretir
- Bekâra karı boşamak kolay

(Gözcü, 18 ekim)

Başbakan’ın bu sözlerinin çoğunun ruhuna katılıyorum Allah için, ama şekli biraz daha düzgün olabilirdi, Kasımpaşalı olmasaydı eğer!

*

ANGUTUN MİLLİYETİ YOKMUŞ

Bazen, meslektaşım gazetecilerin basın toplantılarında sordukları sualleri dinlerken bile yüzüm kızarır. İsveçli bir gazetecinin AB Komisyonu Başkanı Manuel Barrosso’ya sorduğunu duyunca içime biraz su seprildi ‘sadece biz Türk gazeteciler böyle angut değilmişiz’ diye.

Soru: Kuş gribi vakası Türkiye’nin ve Romanya’nın AB üyelik sürecini etkiler mi?

Çüş yani...

Adamcağız da zaten, ‘Sen geri zekalı mısın?’ diyeyemiş de, ‘Ben bir ilişki görmüyorum’ demiş, diplomatça...

Hürriyet, 18 ekim

*

Buyrun bir tane ‘BUNLARIN DA BENİM GİBİ BİR OYU VAR’ haberi:

Çaykur Rizespor-Malatyaspor maçında kavga çıkmış, polis seyircileri copla ve biber gazıyla dağıtmış, Rizeliler’in kafası karışmış:

- Biber gazı acaba orucumuzu bozar mı?

Hürriyet, 18 ekim

(Bir köşe yazarı ‘Polisten cop yemek de mi bozmaz orucu?’ diye dalga geçiyordu. Yerine göre değişir oysa...)

*

FAİLİ MEÇHUL SAKALI ŞERİF

Ben Hıncal Abi’den okudum, ondan alıntı yapıyorum:

CAN Dündar'ın köşesinden minik bir bilgi notu.. Orada kaybolmasına gönlüm razı olmadı..

Can "Sakal-ı Şerif olayında faili ele verecek ayrıntı"yı naklediyor..

Haberlerde hep kutuyu getirenler var, ama VIP salonunda kimin teslim aldığı yok, nedense..

Kime teslim edilmiş peki?..

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın korumasına..

(Sabah, 18 ekim)

*

E GÜZEL!

Mehmet Barlas’ın Şaka’sı güzeldi.

SABAH'TAN Hacer Gemici'ye konuşan Gaziantepli hemşerimiz Abdülkadir Konukoğlu, TMSF ihalesinde 47 milyon dolar muhammen bedelli Gaziantep Çimento için neden 127 milyon teklif verdiğini şöyle açıklamış:

- Zaten 100 milyon doları gözden çıkarmıştık. 27 de Gaziantep'in plaka numarası. 127 milyon dolar verelim dedik.

Konukoğlu'nun Gaziantepli olması onun şansı, Vanlı veya Zonguldaklı olmaması ise TMSF'nin şanssızlığıdır.

Sabah, 20 ekim

*

E BERBAT!

AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik’in, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu’nun çıkışına tepki-cevabı:

- Ampul bu derece yanarken, ne muma ne Mumcu’ya ihtiyaç vardır...

Sabah, 20 ekim

*

CEVABI YAZININ SONUNDA

2007 yılı bütçesi açıklandı.

Milliyet’in haberine göre Hükümet, üniversitelerin bütçelerinde % 50 ilâ % 121 arasında değişen artışlara gitti.

AKP Hükümeti sadece 2 kurumun bütçesi AZALTTI. (Milliyet, 20 ekim)

Bilin bakalım hangileri! Cevabı bu yazının dibinde bulacaksınız...

*

HAFTANIN BİR GÜZEL HABERİYDİ

TRT Daire Başkanı M.G. dizi yapımcılarından komisyon aldığı iddiasıyla yargılanıyor. Eğer haber doğruysa, M.G. tahsil edemediği rüşvet-komisyonu istemek üzere, yapımcıya... noterden ihtarname çekmiş! (Hürriyet, 20 ekim)

Söz konusu daire başkanının nereli olduğu (!) haberde yazılı değil!

*

KİMDEN YANASIN?

Saddam, mahkeme başkanına posta koydu diye Tercüman çok sevinmiş.

Mahkemeye tokat gibi cevaplar verdi” diyor başlık.

Tamam Amerikan işgaline karşı olun da, Saddam’dan fazla Saddamcı olmayın...

Tercüman, 20 ekim

*

TE(s)CİL

Ekonomi doçenti ve yazar Deniz Gökçe, eşine kafa attığı gerekçesiyle 844 YTL para cezasına çarptırıldı. Ancak ceza ertelendi.”

Hürriyet, 21 ekim

*

‘REKTÖR ERMENİ’DİR... DİYEN MİLLETVEKİLİ
VE ERMENİ OLMAYI SUÇ KABUL EDEN GAZETE

Hürriyet’in haberi:

AKP’liden tuhaf sözler : Nano teknolojisini incelemek için Almanya’da bulunan AKP Aksaray Milletvekilli Ramazan Toprak, ‘Van’da tutuklanan Rektör Yücel Aşkın, Ermeni kökenlidir’ dedi. (Hürriyet, 22 ekim)

(1) Nano teknolojisini incelemek üzere Almanya’ya DEVLETİN PARASIYLA giden söz konusu milletvekili necidir diye baktım, hani mühendis filan mı? Hayır. Hukuk mezunuymuş. Yani bu işlerden anlamayan biri...

(2) Bu şekilde ‘ırk ve din ayrımı’ yapanın bir milletvekili olması çok üzücü. Ama daha kötüsü de var: Bu Toprak, milletvekili seçilmeden önce askerî savcılık ve hâkimlik, hatta İstanbul 3. Kolordu ve Batı Garnizon Komutanlığı Askeri Mahkemesi Başkanlığı yapmış. İnşallah karşısına bir Ermeni kökenli zanlı gelmemiştir!

(3)Hürriyet’in milletvekilinin ‘Van’da tutuklanan Rektör Yücel Aşkın, Ermeni kökenlidir’ şeklindeki kafatasçı açıklamasına yer verdiği birinci sayfasında şöyle bir haber daha vardı:

Nihal Atsız’ın oğlu gazeteci ve yazar Yağmur Atsız yeni yayımlanan kitabında ‘Türkçü’ babasının nasıl kafatası ölçtüğünü anlattı.

Tabii ki tesadüf ama aradan geçen 50 senede ‘kafatası ölçme’ alışkanlığımız değişmemiş anlaşılan!

(5) Toprak’ın bu sözlerine tepki gösteren Cumhuriyet’in yorum-haberinde korkunç bir gaf yer alıyordu. Şöyle diyor Cumhuriyet:

AKP’liden tuhaf suçlama - AKP’li Toprak ırkçı bir yaklaşım sergileyerek Rektör Aşkın’ı ‘Ermeni kökenli’ olmakla suçladı. (Cumhuriyet, 22 ekim)

Sevgili meslektaşlarımın gözünde Ermeni olmak bir SUÇ demek ki...

Not-1: Ramazan Toprak, Hürriyet gazetesinde çıkan bu habere itiraz etti. ‘Ben rektör Ermeni’dir gibi bir söz sarf etmedim’ ... dedi diye sevinmeyin, milletvekilimiz haberin içinde yer alan ‘Başbakan yakında bu rektörleri görevden alacak’ cümlesinin kendisine ait olmadığın söyledi. O kadar! Gerisini kabul etti! (Hürriyet, 23 ekim)

Not-2 : Enis Berberoğlu VAN KRİTERLERİ diye yazdı ve sordu: AB sessiz - AB, Orhan Pamuk ve Hrant Dink davalarına gösterdiği ilgiyi -ki kesinlikle şikayetçi değiliz- nedense tutuklu Van Rektörü’nden esirgiyor. Bu kez yargılanan bir çılgın Türk olduğu için mi? (Hürriyet, 23 ekim)

*

AYNI CUMHURİYET’İN HABERİYDİ:

Rektörden sonra Vali : Merkeze çekilen Kırklareli Valisi (İsmet Metin) illerin tarikatlara teslim edilmek istendiğini söyledi! (Cumhuriyet, 22 ekim)

Ne dersiniz yobazlar azdı mı yoksa ağır ağır kokusu çıkmaya mı başladı?

*

SAĞCI TERCÜMAN BİLE DAYANANAMIŞ ARTIK:

Düğmeye basan savcıya terfi - Van’da Rektör Yücel Aşkın soruşturmasını başlatan Cumhuriyet Başsavcı vekili Muharrem Morgül, Kahramanmaraş’a başsavcı olarak atandı. (Tercüman, 22 ekim)

Rektörlere ‘Adalete müdahale ediyorsunuz’ diyen Hükümet’in TARAFSIZLIĞINA bakar mısınız! Titre ey Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü, titre ve kendine gel! Yoksa getirmek üzereler...

*

PAKİSTAN’A EN BÜYÜK YARDIM TÜRKİYE’DEN, diyor Hürriyet. (22 ekim)

Hürriyet’e göre Başbakan Erdoğan’ın ziyarete gittiği deprem mağduru Pakistan’a Türkiye’den 150 (diğer gazeteler 100 diyordu) milyon dolar yardım gidecekmiş.

Başbakan ‘rica’ edince, ‘emir’ telakki eden işadamlarından iyi para toplandı demek ki. Pakistan’a yardım için değil de başbakana yağ için ödeseler bile, Allah razı olsun! Vatandaşlar da katıldılar. Gazeteler nikâh yüzüğünü gönderen bir kadını, sünnetinde takılan altını gönderen bir genci yazıyordu...

Bakalım sonunda Pakistan’a kaç dolar yardım gidecek, merak ederim. Gerçi gazetelerimiz işin arkasını getirmezler ya...

Bir küçük not daha: Sünnetinde takılan altını Pakistan halkı için gönderen genç, not olarak ‘Kurtuluş Savaşı’nda bize verdiğiniz desteği unutmadık’ diye yazmış. Gazeteler de ‘Hindistan Müslümanları’na (bugünkü Pakistan halkı) borcumuzu ödeyelim’ diye çağrı yapıyorlardı. Pişmiş aşa su katmak olacak ama... Hint Müslümanları İstiklâl Harbimiz’e destek olarak para gönderirken, can düşmanları İngilizler’i yenmemizi ve Hilafet’i kurtarmamızı umuyorlardı. Bu paraylı laik bir cumhuriyet kuracağımız bilseler, acaba para toplarlar mıydı?

*

YUKARIDAKİ SORUYA CEVAP:

- Hükümet 2006 bütçesinde hangi eğitim kurumlarının bütçesini kıstı?

- YÖK ve Van 100.Yıl Üniversitesi

Suçüstü yakalanmak diye buna derler...

(Milliyet, 20 ekim)

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!