Güncelleme Tarihi:
Ayşenur Bahçekapılı ile Engin Altay arasında geçen diyalog şöyle ;
ENGİN ALTAY (Sinop) - Sayın Başkan, bu tartışmayı ben talep ettim, bu tartışmayı ben talep ettim.
BAŞKAN - Buyurun.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Başkan...
BAŞKAN - Sayın Günal, kürsüye geliyor musunuz?
ENGİN ALTAY (Sinop) - Sayın Başkan, çıldırtma beni! Beni çıldırttın artık! Çıldırttın beni!
BAŞKAN - Sayın Günal, kürsüye gelmiyor, Sayın Günal davetime rağmen kürsüye gelmiyor.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Tutanağa bak! Çıldırtma beni, çıldırtıyorsun beni artık! Çıldırtma beni!
BAŞKAN - Sayın Doğan Kubat, kürsüde...
SAKİNE ÖZ (Manisa) - Böyle keyfî yönetim olur mu? Bu uygulamanızla ayıp ediyorsunuz.
BAŞKAN - Sayın Günal, lehte mi istiyorsunuz, aleyhte mi?
HAYDAR ÖNER (Isparta) - Yönetmekten aciz bir başkanla karşı karşıyayız.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ben lehte dedim Başkanım.
SAKİNE ÖZ (Manisa) - Bakın, bir kadın olarak sizi anlıyorum, size kadın olarak saygı duyuyorum.
BAŞKAN - Ben de sizden...
(Mikrofon Başkan tarafından kapatıldı)
(Manisa Milletvekili Sakine Öz ile Başkan arasında karşılıklı konuşmalar, gürültüler)
BAŞKAN - Lehte Günal, evet, buyurun.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Kürsü işgal altında Başkan.
SAKİN ÖZ (Manisa) - Sakin olabilmemiz için adaletli davranılması lazım.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Sayın Başkan, sizi bu keyfî uygulamadan, yönetimden menederim. Tutanakları inceleyeceksiniz. Tartışmayı ben talep ettim ve "Aleyhte söz istiyorum." dedim.
SAKİNE ÖZ (Manisa) - Kadınlığını kullandığın için utanıyorum senden.
BAŞKAN - 63'üncü maddenin ikinci fıkrasını okuyorum: "Usul hakkında konuşma. Bu yolda bir istemde bulunurlarsa, onar dakikadan fazla sürmemek şartıyla, lehte ve aleyhte en çok ikişer kişiye söz verilir."
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sürekli olarak böyle uygulandı, ne değiştiriyorsunuz? Sürekli böyle uyguladık.
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Bugüne kadar ne oldu?
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - "2 kişi" dediniz siz, zabıtlara bakın.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Evet, devam etsinler.
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Bugüne kadar ne oldu?
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Siz niye değiştiriyorsunuz teamülleri?
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - 2 kişiye vereceğinizi söylediniz Sayın Başkan.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Neye göre veriyorsunuz söz siz? Sözü neye göre veriyorsunuz?
BAŞKAN - Ben kendi takdir yetkimi kullanıyorum.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Hayır efendim, yok öyle bir yetki!
BAŞKAN - Yok ya!
ENGİN ALTAY (Sinop) - Söz istem sırasına göre verilir! Şunu bir öğren ya! Şunu bir öğren! (Gürültüler)
BAŞKAN - At, at, öğreneyim.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Söz istem sırasına göre verilir!
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, uzlaşma yok, kayıtlara bakmak zorundasınız!
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - Var, var.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Nerede var ya!
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Uzlaşma yok, kayıtlara bakmak zorundasınız!
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Böyle rezalet görülmedi ya!
ENGİN ALTAY (Sinop) - İstem sırasına göre vereceksin bu sözü! Tutanakları isteyeceksin.
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Bunun adı rezalet, rezalet, rezalet!
BAŞKAN - Peki, peki.
Lehte Mehmet Günal, size veriyorum sözü.
HASİP KAPLAN (Şırnak) - İç Tüzük'ü çiğneye çiğneye paspas yaptınız.
BAŞKAN - Aleyhte de size veriyorum.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Hayır efendim, ben hakkımı yedirmem.
BAŞKAN - Aleyhte de size veriyorum.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Hayır, olmaz, lütuf mu ediyorsun bana!
BAŞKAN - Tamam, aleyhte veriyorum.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Tutanağı alacaksın! Tutanakta kim istiyorsa vereceksin! Yazık ya!
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, tutanaklara bakın.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Bir müdahale edin! Allah'tan korkun ya! Bu kadar keyfî uygulama olur mu ya!
BAŞKAN - Lehte Günal...
ENGİN ALTAY (Sinop) - Kepazelik bu ya! Rezil ettiniz Meclisi!
BAŞKAN - Aleyhte Engin Altay.
ENGİN ALTAY (Sinop) - Efendim, bana lütuf taslama! Bu benim hakkım zaten!
BAŞKAN - Tamam veriyorum söz.