Meclis'te 28 idam bekliyor

Güncelleme Tarihi:

Mecliste 28 idam bekliyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 1999 00:00

Haberin Devamı

Bebek katili Abdullah Öcalan ile yeniden gündeme gelen idam cezası, bugün 93 ülkede uygulanıyor. Ölüm şekilleri ise elektrikli sandalyeden sicime kadar biçim biçim. 12 Eylül sonrası idamlardan sonra infaz yapılmayan Türkiye'de, 28 idamlık var.

DÜNYADA tartışmalara neden olan idam cezası, bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın yargılanmaya başlamasıyla Türkiye'de yeniden gündeme gelirken, BM, bu cezanın 93 ülkede uygulandığını, 25 ülkede yasaların bu cezaya onay vermesine rağmen infazın yapılmadığını bildirdi.

Çeşitli çevreler ölüm cezasını ‘‘Adaletin yerine gelmesi’’ gerekçesiyle savunurken, aksi görüştekiler ise vahşetle suçlanan kişiye karşı aynı vahşetin gösterildiği gerekçesiyle buna karşı çıkıyor. Ayrıca haksız yere verilen ölüm cezalarında geri dönüşünün mümkün olmadığını savunanlar da ayrı bir grubu oluşturken, ‘‘Hangi ağır suçlara ölüm cezası verileceği nasıl belirlenecek ?’’ ya da ‘‘Tüm dünyada ölüm cezalarının kaldırılması şansı ne denli büyük?’’ sorularına yanıt aranıyor.

Almanya'nın Sesi Radyosu redaktörlerinden Sascha Petelin, idam cezaları konusunda yaptığı kapsamlı araştırmadan sonra asırlar boyu, cezaların acımasız ve barbarlık sınırlarını aşan biçimde verildiğini, bu nedenle ölüm cezasının kaldırılması yolundaki istemlerin yeni ortaya çıkmaya başladığını söyledi. Bu çevreler başlangıçta işkencenin yasaklanması istedikleri ancak daha sonra da ölüm cezasının kaldırılmasını, ceza infazının insancıl bir hale getirilmesini istedi.

Birleşmiş Milletler verilerine göre halen BM üyesi 93 ülkede ölüm cezası veriliyor, diğer 25 ülkenin yasaları ölüm cezası öngörüyor. Ancak, 10 yılı aşkın bir süreden bu yana idam cezası infaz edilmiyor. Bunların arasında Türkiye de var. BM üyesi 16 ülke ölüm cezasını sadece barış zamanlarında, 67'si ise tamamen kaldırmış durumda. Almanya'nın çarşamba günü BM İnsan Hakları Komisyonu'na sunduğu bütün dünyada idam cezasının kaldırılması yönündeki karar tasarısı 11 red ve 12 çekimser oya karşılık 30 oyla kabul edildi. Kararda, verilmiş idam cezalarının derhal durdurulması öngörülüyor. ABD, Japonya, Endonezya, Pakistan, Ruanda ve Çin Halk Cumhuriyeti de, karar tasarısına red oyu verirken, kabul oyu verenler arasında AB ülkeleri ile Rusya da yer aldı. İdam cezalarının kaldırılması yolunda ilk adım kabul edilen kararda ilk aşamada özellikle gençlerin, hamile kadınların ve ruh hastalarının idam cezasından muaf tutulması öngörülüyor.

İNFAZ İÇİN TBMM ONAYI

Türk Ceza Kanunu'nda idam cezasını öngören birden çok madde bulunuyor. Mahkemenin verdiği idam cezasının Yargıtay tarafından onaylanmasından sonra infazın yerine getirilebilmesi için TBMM'nin de onay vermesi gerekiyor. Türkiye'de 10 yıldan bu yana idam cezası infazı yapılmazken, TBMM Adalet Komisyonu'nda bekleyen dosya sayısının 28 olduğu belirtildi.

Türkiye'nin yakın tarihinde idam cezalarına, demokrasiyi kesintiye uğratan darbeleri izleyen dönemlerde siyasi amaçlarla başvuruldu. 27 Mayıs 1960'ta Adnan Menderes ve iki bakanın, 12 Mart 1971'de Deniz Gezmiş idam edilmesi bir dönemin simgesi haline geldi. 1980'de ise Erdal Eren adlı suçlu, yaşı büyütülerek idam edildiği gerekçesiyle uzun süre tartışıldı.

İdam cezaları infaz edilen Adnan Menderes ve arkadaşları yıllar sonra devlet töreni ile anıt mezara nakledilirken, Deniz Gezmiş ve arkadaşları adına yapılan film büyük ilgi gördü.

Halen TBMM'de Türk Ceza Kanunu'nundaki 7 suç için öngörülen idam cezalarının kaldırılması, ömür boyu hapse çevrilmesi konusunda bekleyen taslaklar var.

İdamı bekleyen mahkumlar

İnfaz kararı için TBMM'ye gönderildikten sonra Adalet Komisyonu'nda beklemeye alınan 28 idam dosyası var. Meclis'te dosyaları bekletilen idam mahkumları şunlar: Seyfettin Uzundiz, Bekir Gedik, Nizamettin Özoğlu, Yakup Karaca, Mehmet Sait Dayan, Halil Yıldırım, Sinan İyit, Taner Keleşoğlu, Ali Osman Köse, Rabbena Hanedar, Hasan Şahingöz, Ali Nazik, Murat Katrağ, İsmail Özdemir, Hasip Mehmet Atay, Mehmet Arı, Ekrem Gökçe, Kadir Şahin, Mürsel Girgin, Selami Özcan, Aziz Varkan, Nadir Şenol, Halil Güneş, Erol Özbolat, Celal Atalay, Birsen Güngören, Yaşar Akan ve Cüneyt Erengül.

ABD'de 3 bin 500 idamlık

ADB'de idam infazları tek tek eyaletlerin yetkisinde bulunuyor. Eyaletler, hukuki anlamda tümüyle özerk durumda. ABD'nin 38 eyaletinde yasalara göre idam cezası verilebiliyor. ABD'nin ölüm hücrelerinde sonlarını bekleyen idamlık mahkum sayısının 3 bin 500 olduğu ifade edildi.

İdam cezasının 50 yıla yakın süre önce kaldırıldığı Almanya'da 1970'li yıllarda Kızıl Ordu fraksiyonunun terör eylemlerinin artması ile birlikte idam cezasının yeniden uygulanması yolunda isteklerin arttığı hatırlatıldı. Dağılan Doğu Bloku'ndaki ülkelerde bulunan komünist partilerin programlarında idam cezasının kaldırılmasının yazılı olmasına karşılık, iktidara geldiklerinde cezaları infaz ettikleri tarihte yer aldı. Dağılan SSCB'de her yıl yüzlerce kişinin idam edildiği belirtilirken, komünist sistemin çöktüğü Rusya, Letonya, Beyaz Rusya, Ukrayna ve Yugoslavya'da idam cezası günümüze kadar uygulandı. Arnavutluk'ta idam cezasının yasada yeri olmasına rağmen uygulanmadığı, Bosna- Hersek'te birkaç yıl öncesine kadar yaşanan savaş nedeniyle bu ceza yeniden uygulanmaya başlandı.

İdamda yöntem çok

DÜNYADA en fazla uygulanan idam infaz yöntemleri arasında ‘‘ipe sallandırmak’’ geliyor. İdam sehpasının üzerine bağlanan ipin ilmiği boyuna geçirilirken, ayak altındaki tabureye benzer yükseklik çekiliyor. Diğer idam infaz yöntemleri arasında kurşuna dizmek, zehirli iğne yapmak, zehirli gaz vermek, yakmak, el, ayakları bağlı halde ağağına taş bağlayıp suya atmak geliyor. Geçmişte ve günümüzde bazı ülkelerde uygulanan idam yöntemleri arasında ayrıca ‘‘taşlama ile infaz’’, giyotin veya balta ile kafa uçurmak da bulunuyor.

Peki, Apo'yu ne yapmalı?

BÖLÜCÜBAŞI Abdullah Öcalan'ın davası Batı'nın büyük ilgisini çekerken, yakalanması ile birlikte akibeti konusunda bir çok görüş dile getirildi. Türkiye'de şehit yakınları Öcalan'ın mutlaka idam edilmesini istiyor. Batı'da yapılan değerlendirmelerde, bölücübaşının yakalanmasının seçimlerden çıkan sonucu bile etkilediği kaydedildi. Apo'nun yakalanmasından sonra akibeti ile ilgili Batı'dan yükselen bazı görüşler şöyle sıralandı:

The Independent: Öcalan siyasi anlamda bir masum insan haklarına uyan birisi değil. Bir Robin Hood hiç değil.

Financial Times: Öcalan davası hukuka uygun ve tüm açıklık içinde sürdürülmelidir. ABD'de Türkiye'nin Öcalan'ı adil biçimde yargılamayacağı yolunda kuşkular var. Ama bu aynı zamanda Türkiye'nin bir barış süreci başlatması için çaba harcaması gereken bir zaman.

The Times: Türkiye'nin yurtta barışı ve dünyada itibarını sürdürmesi ele geçen teröriste insanca muamelede bulunarak, adil ve tam açık biçimde yargılamayla mümkün olacaktır. Öcalan aleyhindeki suç isnatlarını kanıtlamakta ilk görev Türkiye'ye düşmektedir.

The Guardian: Öcalan egomanyak ve kanlı katil.

Almanya'nın Sesi: Türkiye Kürt sorunun çözümünü sağlayacak ve Güneydoğu'yu istikrara kavuşturacak bir yol bulamazsa Öcalan'ı bir efsane kahramanı haline getirmiş olacaktır. Yeni bir Öcalan'ın sahneye çıkması sadece bir meselesi olacaktır.

Alan Makovsky: (Washington Enstitüsü Türkiye uzmanı): Öcalan yargılanıp, idam edilmesi halinde ‘Kahraman’ olabililir. Türkiye, demokratik yapısını reformlarla güçlendirmelidir.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!