Güncelleme Tarihi:
Marmara Denizi 2021 yılında müsilaj kâbusunu yaşadı. Pek çok yerde deniz yüzeyini tamamen kapatan salya tabakası dibe bağımlı yaşayan sünger, mercan ve pina gibi türlerin de neredeyse sonunu getiriyordu. Deniz suyunu filtre eden bir midye türü olan pinaları Marmara Denizi ekosisteminin restorasyonu için şart gören biliminsanlarından Mustafa Sarı, Borusan Holding’in işbirliğiyle “Umut Pina” projesini başlattı. Ancak Akdeniz havzasında onların da nesli tehlike altına girmişti. Pinalar kendilerini koruyabilmek için Marmara Denizi’nin içlerine çekilmişler, burada da müsilajla karşılaşmışlardı.
YAVRULAR HER YERDE
Umut Pina projesi kapsamında kamu ve özel sektörle yüzlerce görüşme yapıldı. Sivil toplum örgütlerinin yanı sıra belediyeler de projeye katıldı. Prof. Dr. Mustafa Sarı ve ekibi, Marmara Denizi’nin 150 kilometrelik kıyı şeridi boyunca 80 alt bölge belirledi ve 200’den fazla dalış yaparak 30 bin metrekare alanı taradı. Sonuçlar biliminsanlarını çok sevindirdi. Müsilaj öncesi başlayan pina ölümleri durmuştu. Sarı, sualtında yaptıkları tespitleri, “Pina yavruları Marmara Denizi’nin her yerinde görülmeye başlandı. Üstelik dünya ortalamasının çok üzerinde. Oldukça yoğun bir popülasyonun sağlıklı şekilde yaşadığını tespit ettik” diye anlattı.
STRATEJİ BELİRLENDİ
Marmara Denizi’ne kıyısı bulunan şehirlerin temsilcileri, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan temsilciler, sivil toplum örgütleri ve biliminsanları dün Bandırma 17 Eylül Üniversitesi’nde bir araya gelerek Marmara’nın Umudu Pina Projesi Koruma Stratejisi Geliştirme Etkinliği düzenledi. Etkinlikte pinaların neden korunması gerektiği ve koruma stratejisinin nasıl yapılacağı konuşuldu.
SU ARITMA CİHAZI GİBİLER
45-50 yıl yaşayabilen, kabuk boyu 1.2 metreye ulaşan Akdeniz’e özgü pinalar, saatte 6 litre suyu filtre edebiliyor.