Güncelleme Tarihi:
Yabancı kaptanların, Marmara'yı ücretsiz sintine atığı ve çöp boşatma yeri olarak gördüklerini belirten Büyükşehir Belediyesi Kontrol Daire Başkanı Ali Çolak, denetimlerin yetersizliğinin, kaptanları cesaretlendirdiğini iddia etti.
GEMİ motorlarını soğutma ve temizlemede kullanılan sintine suyunun denize boşaltılmasının, deniz suyundaki oksijenin tükenmesine ve deniz canlıları ile kuşların ölümüne yolaçtığını anlatan Büyükşehir Belediyesi Kontrol Daire Başkanı Ali Çolak, 2 hız teknesi, 26 zabıta memuru ile 24 süreyle Boğaz ve Marmara'yı korumaya çalıştıklarını söyledi. Araç ve personel sayısını artırabilmek için Çevre Bakanlığı'nın desteğini beklediklerini belirten Ali Çolak, denizi kirleten her gemiye 30 milyar lira para cezası uyguladıklarını, bunun yüzde 90'ının Çevre Bakanlığı'na gönderildiğini söyledi.
GEMİLERİMİZ DE BOŞALTIYOR
Diğer ülkelerdeki limanlara yanaşan gemilerin sintine atığını yüksek ücret karşılığı boşaltabildiklerini, bizim limanlarımızda ise bu hizmetin verilemediğini belirten Ali Çolak, denizlerimizin korunması için bu hizmetin, ücretsiz verilmesi gerektiğini savundu. Ali Çolak, sintinedeki petrol atıklarının geri kazanımıyla, bu konuda yapılacak harcamanın karşılanabileceğini de söyledi. Diğer ülkelerdeki sıkı denetim ve 50 bin dolar gibi ağır para cezaları yüzünden gemilerin sintine atıklarını denizlere boşaltamadıklarını anlatan Ali Çolak, ülkemizde yeterli denetim olmadığını bilen kaptanların Marmara'yı sintine boşaltma denizi olarak belirlediklerini öne sürdü. Ali Çolak, ‘‘Bir limana yanaşıp, ücret ödeyip sintine dökmek kaptanlara lüks geliyor, ‘Hiç uğraşmadan, Marmara'ya boşaltıp gidelim' diyorlar. Bizim gemilerimiz bile, yabancı ülke denizlerine boşaltmaktan çekindikleri atıklarını Marmara'ya boşaltabiliyorlar. Gemilerden ağırlıklı olarak sintine boşaltılıyor. Çöp de boşaltıyorlar. Onunla ilgili ceza da uyguluyoruz ama sintine kadar zararlı değil. Çöpü toparlama imkanımız var. Sintine denizin oksijenini bitiriyor, tüm canlıları öldürüyor'' dedi.
ÖRGÜTLENME YOK
Üç yanı denizle çevrili ülkemizde, bir denizcilik bakanlığı bulunmamasından yakınan Ali Çolak, ‘‘Denizde çok kuruluş söz sahibi. Deniz Polisi, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Çevre Bakanlığı, belediyeler, Liman Başkanlığı var. Bir denize kaç kişi karışıyor? Biri bunu örgütlesin, diğerleri yardımcı olsun. Koordinatör yok. Kim vicdanen bir şeyler yapmak isterse, onun üzerine kalıyor. Biz vicdanen rahatsız olmuş, demişiz ki; ‘Bu denize yazık oluyor.' Üstlenmişiz bütün görevi, yapıyoruz, yaparız'' dedi.
2 hız teknesi, 24 saat, 3 vardiya halinde çalışan 26 zabıta memuru ile Boğaz ve Marmara kıyılarının, gemilerden atılan sintine atığı gibi maddelerle kirletilmesini önlemeye çalıştıklarını anlatan Ali Çolak, personel ve araç sayısını arttıramamaktan yakındı. Ali Çolak, ‘‘Yabancı bandıralı gemilerin kaptanlarıyla muhatap olabilmek için hem deniz hukuku, hem de yabancı lisan bilen eleman, çevre mühendisi lazım. Karşınızdakilerin hepsi yabancı'' dedi. Kemal DİYARBEKİR