A.A
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 11, 2008 10:15
Manisa'da Gölmarmara ve Salihli ilçe sınırları içerisinde bulunan Marmara Gölü, kuraklık nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalırken, bir zamanlar balıkçılık yapan köylüler derenin kuruyan yatağında çiftçilikle uğraşmaya başladı.
Marmara Gölü'nün seviyesinde 1990'lı yıllarda başlayan azalma, son yıllarda daha belirgin şekilde gözleniyor. 85 bin dönüm alana sahip gölün, 20 bin dönüme gerilemesi çevrede bulunan köylülerin yaşam şeklini değiştirdi.
Gediz Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma Vakfı (GEMA) Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu, kuraklığı incelemek için Kemerdamları köyünde incelemelerde bulunduklarını kaydetti.
Kilimcigöldelioğlu, bir dönem göl suları altında kalan 15 bin dönümlük arazinin, artık Kemerdamları, Pazarköy, Tekelioğlu, Yeniköy, Kılcanlar, Sazköy ve Hacı Veliler köyleri tarafından tarım alanı olarak kullanıldığını belirtti.
Köylü vatandaşların bir zamanlar gölün çevresinde balıkçılık yaparak geçimlerini sağladığını belirten Kilimcigöldelioğlu, “Köylüler, artık gölün kuruyan bölümlerinde pamuk, mısır, domates, patlıcan, biber gibi sebzeler yetiştirerek geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar” dedi.
Gölün kuruyan arazisinin DSİ tarafından köylüye icara verildiğini veya köy meraları olarak kullanıldığını belirten Kilimcigöldelioğlu, şunları söyledi:
“Kısa süre sonra su toplamaya başlayacak Gördes Barajı'ndaki suyun yüzde 60'ı İzmir'e içme suyu olarak pompalanacak, kalanı da Gölmarmara ve Akhisar'ın arazi sulamalarında kullanılacak. Demirköprü Barajı'nda ise haziran temmuz aylarında sulama için yalnızca 28 gün su pompalanabiliyor. İki baraj da Marmara Gölü'ne su veremiyor. Günden güne kuruyan Marmara Gölü'ndeki 102 kuş türü ve milyonlarca
balık yok olmak riskiyle karşı karşıya. Bölgedeki tespitlerimizi Manisa Valiliği ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne dilekçeyle bildirdik.”
Kemerdamları köyünde arazisi bulunan Salihli Ziraat Odası'nın eski başkanlarından Necati Erdağ ise kuraklığın çiftçi üzerindeki olumsuz etkilerinin her geçen gün arttığını söyledi.
Daha önce 2 ürün ekilebilen arazilerin, bu günlerde “boş” olduğuna dikkat çeken Erdağ, şu bilgileri verdi:
“1992 yılında Ankara'da başbakan yardımcısı Erdal İnönü ile yaptığımız görüşmede, Ahmetli regülatöründe toplanan suyun, 16 kilometrelik iletişim kanalıyla Gölmarmara'ya aktarılmasını talep etmiştik. Bunun üzerine Salihli'ye gelen heyetin girişimleri sonucu, 1994 yılında regülatörden göle su pompalanmaya başlandı. Fakat bir yıl sonra, DSİ yetkilileri, su pompalamak için çiftçilerden elektrik ücreti talep etti. Çiftçinin gücü buna yetmeyince, pompalar çalıştırılmadı. Kuraklık daha da belirgin yaşanmaya başlandı. Bugün, Gediz Nehri'nin suları, sol kesimde kalan sahil sulama birliğini besliyor, fakat sağdaki bölümde su yok. Bölgedeki 3 bin dönüme yakın arazi, susuzluk nedeniyle çoraklaşmaya başladı. Büyük bir bölümü ekilemeyen arazide ekilip de çıkan ürünler de susuzluk nedeniyle kuruyor.”