Marilyn hâlâ efsane
Güncelleme Tarihi:
Bugün Marilyn Monroe'nun ölümünün 40'ncı yıldönümü. Bunca yıla rağmen Monroe hala sinemanın en seksi sarışını ve hâlâ efsane.
Monroe'nun cansız bedeni, 5 Ağustos 1962'de bembeyaz çarşafların üzerinde bulunduğundan bu yana neredeyse yarım asır geçti. Ama 36 yaşındayken 'bu dünyadan çekip giden' Monroe, yeni kuşakların belleğinde bile hala taptaze ve hala sinemanın en seksi sarışını.
Norma Jean Mortenson ya da Norma Jean Baker yani Marilyn Monroe, 1 Haziran 1926'da Los Angeles'ta doğdu. O sıralar genç Norma Jean'in yaşamı hiç de kolay değildi. Genç kız yetimhanelerde ve yabancı ailelerin yanında mutsuz bir çocukluk geçirdi. Henüz 16 yaşındayken bir uçak fabrikasında çalışmaya başladı.
Her ne kadar 'aptal sarışın' rollerinde boygösterip pek çok kişinin belleğinde bu şekilde yerettiyse de güzel yıldız gerçekte hiç de öyle değildi. Yeniyetmelik döneminde yaşıtlarının aksine Tolstoy, Whitman, Milton gibi yazarları okuyup, Beethoven dinlemekten hoşlanıyordu. Bu yıllarda ilk evliliğini yaptı.
Evlendikten kısa bir süre sonra modelliğe başlayan Monroe, 1947'de California Güzeli seçildi. 1948 yılında oyuncu olmaya karar verip 20th Century Fox ile altı aylık bir sözleşme imzaladı.
B SINIFI FİLMLERDEN YILDIZLIĞA
İlk filmi "The Shocking Miss Pilgrim"de küçücük bir rolü vardı. Jenerikte adı bile geçmiyordu. Bu dönemde "Ladies of the Chorus" gibi B sınıfı filmlerde rol alan Monroe, bu filmle güzelliği ile dikkat çekmeye başladı.
1950'de rol aldığı "Asphalt Jungle" ve "All About Eve" ile iyice sivrilen Monroe 20th Century Fox ile 7 yıllık bir sözleşme imzaladı. Bu dönemde "The Fireball", "Love Nest", "As Young as You Feel", "We are not Married", "Monkey Business" gibi filmlerde rol alan Monroe 1953’te rol aldığı "Niagara", "How to Marry a Millionaire" ve "Gentlemen Prefer Blondes" filmleri ile zirveye çıktı.
İLLE DE SEKS SEMBOLÜ
Güzelliği ile tüm erkeklerin kalbini fetheden Monroe, bir anda tüm dünyanın seks ilahı haline geldi. Ayrıca bu filmlerde bir süre sonra kendisi ile özdeşleşecek "Aptal Sarışın"ı canlandırıyordu.
Monroe, "Some Like It Hot" (Bazıları Sıcak Sever) ve "The Seven Year Itch" (Yaz Bekarı) gibi filmlerle bu imajını perçinledi. 1953'de Playboy için soyunan Monroe tüm dünyada tanınan bir seks sembolü olmanın tüm avantajlarını kullanıyordu.
Monroe sadece güzelliği ve oyunculuğuyla değil, özel yaşamıyla da ilgi odağı oldu hep. Beyzbolcu Joe Di Maggio"nun ardından ünlü yazar Arthur Miller ile yaptığı evlilikler, John F. Kennedy ile yaşadığı aşk. Bu sarışın kadın, hayatı boyunca kamuoyunun ilgi odağı oldu hep. Hatta 5 Ağustos 1962'de aşırı dozda hap alarak ölümünden sonra bile.
ÖLÜMÜNDEKİ ESRAR PERDESİ HALA KALKMADI
Aradan geçen bunca yıla rağmen Marilyn Monroe'nun ölümüyle ilgili spekülasyonlar hala bitmedi. Bazılarına göre Monroe, bir dönem aşk yaşadığı ABD Başkanı John Fitzgerald Kennedy'nin ailesi tarafından öldürüldü. Bazılarına göre de Kennedy'den intikam almak isteyen mafyanın kurbanı oldu.
Beyazperdenin pek çok yıldızına nasip olmayan bir özelliği var Monroe'nun. Genç yaşta ölmesine ve ölümünün ardından 40 yıl geçmesine rağmen, hala 'yaşıyor' güzel yıldız. Geçen hafta da Londra'daki Cooper & Owen Müzayede Evi yıldızın bazı filmlerinde kullandığı kostüm ve aksesuarlar ile özel yaşamında kullandığı takıları satışa çıkardı.
EŞYALARINA MİLYONLARCA STERLİN VERDİLER
Bu müzayedenin en çok ilgi gören parçası üzerinde "M" harfi işlenmiş olan elmas yüzük oldu. Bu yüzük adı açıklanmayan bir koleksiyoner tarafından 5 bin sterline satın alındı. Monroe'nun bir filminde giydiği Puci marka elbise ise 3 buçuk milyon sterline satıldı.