Marifet gibi gösterilen rezalet!

Güncelleme Tarihi:

Marifet gibi gösterilen rezalet
Oluşturulma Tarihi: Eylül 10, 2001 00:00

İYİ ki yazmışım. Yoksa Türk halkının Berke diye baraj yapıldığından haberi olmayacaktı. Yıllar önce bitirip devreye sokmaları gereken Berke Barajı'nın ‘‘gövde inşaatı’’nı bitirme aşamasına zorla da olsa getiren Uzan Grubu şimdi her akşam televizyonlarında Berke Barajı'nı tanıtıyor. Şöyle bir barajmış da, böyle bir barajmış. Zannedersiniz ki, yarın enerji üretimine geçecek. Nerede! Daha türbinler yapılmamış bile. Uzanlar'ın televizyonunda Berke Barajı anlatılıyor ama Uzan diliyle. Gerçeklerle değil. Benim burada aylardır sorduğum sorulara yanıt yok. Ben diyorum ki: ‘‘Berke Barajı 1996 yılında bitmeliydi. Devletle yaptığınız anlaşma böyle diyordu. Şu ana dek 6 yıllık gecikmeniz var. Barajın elektrik üretimine geçmesi için de en az iki yıl gerektiği göz önüne alınırsa toplam gecikme 8 yıl olacak. Bu barajın ekonomiye katkısı ise yıllık en az 40 milyon dolar olarak öngörüldüğüne göre Uzanlar'ın Berke Barajı'ndaki gecikmesinin Türkiye'ye enerji maliyeti 320 milyon dolar. Bu ülkeye bu zararı verip, şimdi bunu nasıl marifetmiş gibi gösterirsiniz?’’Uzanlar işin orasını hiç kaale almadan anlatıyorlar.. Gerçi Elektrik Mühendisleri Odası benim anlattığım bu gecikmeyi 9 yıl, zararı da 360 milyon dolar olarak hesaplamıştı ama anlaşılan benim yazılarla ‘‘tutuşan’’ Uzanlar işe biraz hız vermişler. Berke Barajı'ndaki tek rezalet bu değil elbet. Bir de Berke'nin maliyet faturası var ki, o tam evlere şenlik. Berke Barajı biliyorsunuz bir Çukurova Elektrik yatırımı. Çukurova Elektrik ise yine biliyorsunuz Uzanlar'ın ele geçirdiği bir halka açık şirket. Yani binlerce küçük ortağı var ve kárdan pay almaları gereken ortaklar bunlar. Ama Uzanlar şirketin yönetimini ele geçirdiklerinden beri şirketin kárını ortadan kaldıracak her şeyi yapıyorlar. Bu yapılanlardan biri de Berke'nin maliyetini şişirmek.Berke Barajı eğer böyle giderse dünyanın bir numaralı barajı olacak. Büyüklük veya enerji üretimi değilse de, maliyet açısından. Çünkü Uzanlar'ın da benim yazılardan sonra itiraf ettikleri gibi bu baraja şimdiye dek harcanan para 1 milyar doları geçmiş. Gazete ilanlarında 900 milyon dolar diyorlar, Cem Uzan televizyonda 1 milyar dolardan bahsediyor. (Ben de saf saf 900 milyon dolar civarı zannediyordum.)Maliyeti 300 milyon doları aşmaması gereken bir inşaat için 1 küsur milyar dolar harcanmış, daha da harcanacak. Peki bu para nereye gitmiş. İnşaatı yapan Yapı Ticaret A.Ş.'nin kasasına. Peki Yapı Ticaret A.Ş. kimin?Uzanlar'ın. Yani işin özeti şu, Uzanlar halka açık ve çok ortaklı şirketin fazladan 700-800 milyon dolarını tamamı kendilerine ait Yapı Ticaret adlı şirkete aktarıyorlar. Ortakların fazladan ödediği 1,1 katrilyon lira, birdenbire Uzanlar'ın açıktan kazandığı 1,1 katrilyon lira oluyor. Sonra da bütün bu ‘‘rezalet’’ ‘‘marifetmiş’’ gibi televizyonda ve reklamlarda anlatılıyor.. Utanılmadan, sıkılınmadan.Sermaye Piyasası Kurulu'nun işine karışmak gibi olacak ama bu durumun sıkı bir incelenmesi gerekiyor gibime gelmekte!Halka açık şirkette birlik işi beşe yapmak ve parayı aktarmak bildiğim kadarıyla ciddi bir suç.Tabii Sermaye Piyasası Kanunu Uzanlar'ı da kapsıyorsa. Kim ağlatmış benim güzel kardeşimi!CEM Uzan'ın kafası biraz karışık olmalı. Ben televizyona çıkıp adamı ‘‘Gel Cem Bey kardeşim. Karşıma veya yanıma otur. Soruları sorayım. Sen de yanıt ver. Çok meraklı isen sen de bana ayakkabımın markasını sorarsın’’ diyorum, o gidip başkalarının karşısına oturuyor. Kaçırdığım için çok üzgünüm ama geçenlerde bir akşam yine Ali Kırca'nın karşısına oturmuş. Berke Barajı'ndan naklen yayın yapmışlar. Ve benim yazdıklarımın ne kadar doğru olduğunu bir kez daha Türk halkına anlatmışlar. Soruları soran Ali Kırca fakat soruları yazan Cem Uzan. Cem yazar, Ali sorar. Parayı veren düdüğü çalar veya çaldırır. Berke'den yapılan yayın tam bir komediymiş. Birkaç milyon dolarlık bir transferle Uzanlar'ın yayınında çalışmayı kabul eden Ali Kırca müthiş sorularını sormuş. Yayının sonuna doğru Cem Uzan'ın ağladığı dahi söyleniyor. Kimileri, ‘‘Şirketlerinde işten attığı on binlerce insan, tazminatsız olarak işine son verdiği binlerce çalışan aklına gelmiştir ondan ağlamıştır’’ diyor.Bazıları ise ‘‘Cem Uzan hayatında ağlamadı. Ali Kırca soğan tutmuştur’’ diye düşünüyor. Ben ise tekrarlıyorum: ‘‘Gel Cem Uzan. Otur karşıma. Biraz konuşalım. Birkaç sual sorayım. Böyle sebepsiz ağlama. Ağlayacaksan o zaman ağla.’’NE ZAMAN ADAM OLURUZ?Pisliklerin üzerine yılmadan, bıkmadan, usanmadan gittiğimiz zaman.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!