Marco'ya 6'ncı duruşmada da tahliye yok

Geçen 11 Nisan'dan beri cezaevinde bulunan Marco W., Antalya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 6'ncı duruşmasına çıktı. Alman gencin de bulunduğu, Antalya E Tipi Kapalı Cezaevi’nin zırhlı nakil aracı, erken saatlerde adliyeye geldi. Duruşmayı çok sayıda Alman gazeteci ve televizyoncu da yakından takip etti. Davayı Almanya'nın N24, RTL, ZDF, ARD, SAT 1, PRO7 gibi televizyon kanallarının muhabir ve kameramanları ile Bild, Bildam Sontg, DPA, Berliner Zeitung, BZ, Köln Express gazetelerinin muhabir ve fotomuhabirleri izledi. Anne Martina ve babası Ralf Jahns, erken saatlerde avukatları Mehmet İplikçioğlu, Ahmet Ünal Ersoy ve Şükrü Enhoş ile adliyeye geldi. Anne Martina Jahns, oğlunun bebekken oynağı el büyüklüğündeki ayıyı elinden düşürmedi, “Ona şans getirecek” dedi.

Duruşma öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan İngiliz Charlotte M.'nin avukatı Ömer Aycan, mahkemeye genç kızın 143 sayfalık İngilizce ifade tutanağını sunacağını söyledi. Aycan, “Bu ifade tutanağı İngiliz makamları tarafından görüntülü alınmış ve deşifre edilmiş. Gerekli yerlere onaylatıp mahkemeye sunacağım. Charlotte, ifadesinde tecavüze uğradığını, Marco'nun uyuyakalmasından istifa ettiğini söylemiş. Charlotte yaşını da Marco'ya söylemiş” dedi.

Duruşma saat 11.10'da başladı. Marco, blue jean pantolon ve tanınmış bir spor markası eşofman üstü ile duruşmaya çıktı. Marco'nun avukatları mahkemeye 11 sayfalık tahliye talebine ilişkin savunma sundu. İngiliz kızın avukatı da Charlotte M.'nin İngiltere'de verdiği ifadesini mahkeme sundu. Mahkeme Başkanı Abdullah Yıldız, duruşmaya müzakere için 30 dakika ara verdi. Müzakere sonrası saat 12.50'da ikinci oturuma geçildi.

Marco'nun avukatı Mehmet İplikçioğlu ile mahkeme başkanı Abdullah Yıldız, İplikçioğlu ile Aycan arasında usul yönünde tartışmalar çıktı. Söz alan Alman genç de ülkesini, okulunu, arkadaşlarını özlediğini belirtip tahliye istedi. Mahkeme tahliye talebini reddederken, Charlotte'nin ifadesinin Türkçe'ye çevrilmesi için duruşma 20 Kasım Salı gününe ertelendi.

Duruşma çıkışı gergin olduğu gözlenen Charlotte M.'nin avukatı Ömer Aycan, “Bu mesleki bir tartışmadır” diyerek nedenini açıklamadı. Aycan, “Tartışma yaşandığı doğru. Ben mahkemeye 143 sayfalık ifade tutanağını sundum, içeriğini kısaca anlattım. Mahkeme tahliye talebini reddetti” dedi.

Duruşma salonundan oldukça üzgün çıkan Marco'nun annesi Martina ve babası Ralf Jahns, adliyenin arka kapısından, avukatları Ahmet Ünal Ersoy'un aracı ile açıklama yapmadan ayrıldı.

Marco'nun avukatlarından Mehmet İplikçioğlu, duruşma sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. İplikçioğlu, Almanya'dan gönderilen, hakaret içeren bazı mektupların dava dosyasına konduğunu belirtti, “Usulen konuya taraf olmayanların duygu ve düşüncelerini içeren mektupların dosyaya konmasına itiraz ettik. Ayrıca Marco 7 aydır tutuklu. Tutuksuz yargılanmasını istedik ancak mahkeme uygun görmedi” dedi. Marco ile ilgili İngiltere ile yapılan yazışmalarda, Alman gencin suçlu gibi gösterildiğini de belirten İplikçioğlu, “Buna da itiraz ettik” diye konuştu.

Duruşma boyunca bazı Alman kanalları, haber bültenlerinde canlı bağlantılarla duruşmanın seyrini izleyicilerine aktardı.

DAVA NASIL BAŞLADI?

Antalya’nın Manavgat İlçesi'ndeki Club Voyager Sorgun Otel'de yaptığı tatil sırasında İngiliz uyruklu 13 yaşındaki Charlotte M.'ye ‘cinsel tacizde bulunduğu’ iddia edilen Alman uyruklu 17 yaşındaki lise öğrencisi Marco W., kızın annesi 40 yaşındaki Heather Clarie M.'nin şikayetçi olması üzerine 11 Nisan'da tutuklanmıştı. Antalya E Tipi Kapalı Cezaevi'ne konulan Marco, “Kendi rızası ile birlikte olduk” derken, Manavgat'taki özel bir hastaneden alınan raporda Charlotte'un kızlık zarının bozulmadığı, ancak vajinal bölgesinde ölü spermlere rastlandığı belirlenmişti. Charlotte ailesiyle birlikte İngiltere'ye dönerken, tutuklanan Marco için ‘15 yaşından küçük kıza cinsel saldırı’ suçlamasıyla 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Almanya hükümeti, Antalya’da tutuklu Marco'nun serbest bırakılması için girişimlerde bulunmuş, Alman basınında, Marco'nun kaldığı cezaevinin şartlarının çok kötü olduğu yönünde eleştiriler yayınlanmıştı. Antalya Cezaevi'nde tutuklu bulunan Alman genç, hakkında açılan dava kapsamında Antalya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 6 Haziran'da ilk, 6 Temmuz'da ikinci, 8 Ağustos'ta üçüncü, 6 Eylül'de dördüncü ve 26 Eylül'de de beşinci duruşmaya çıkmış, tutukluluk halinin devamına karar verilmişti. Gizlilik kararı bulunan davayla ilgili mahkeme de yayın yasağı karar verdi.

‘İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ'NE GİDECEĞİZ’

Alman genç Marco W.'nin Almanya'daki avukatları Jurgen Schmidt ve Dr. Michael Nagel, duruşma çıkışında Adliye Sarayı binasının dışında basın açıklaması yaptı. Avukatlardan Nagel, “Sürecin bu kadar uzaması, yargılamanın bu kadar uzaması, insan haklarına aykırıdır. Bu yüzden protesto ediyoruz ve davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşımaya karar verdik. Bunu yapmaya mecbur kaldık” dedi.

Bu arada açıklama yapılırken Almanya'da yaşadığını ve tatil için Antalya'ya geldiğini söyleyen Emel Yüksel isimli bir kadın da onları protesto etti. Yüksel, Almanca sözlerle, “Benim oğlum Serdar'ı vizesi geçtiği için sınırdışı ettiniz. Alman Marco'nun suçu daha büyük” diye bağırdı. Bu protesto sözlerini dikkate almayan Alman avukatlar, açıklamayı bitirip adliyeden uzaklaştı.