Manken Tuğba Özay: Benim tek suçum sevmek
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Haziran 01, 2006 18:08
Kürşat Yılmaz ile işadamı Korkmaz Yiğit, türkücü İbrahim Tatlıses, manken Tuğba Özay ve “Banker Kastelli” olarak tanınan Abidin Cevher Özden'in de aralarında bulunduğu 42 sanığın yargılandığı davanın duruşmasına, yarın devam edilecek.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya Kürşat Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu tutuklu 20 sanık ile Abidin Cevher Özden, İbrahim Tatlıses, Tuğba Özay ve eski milletvekili Cemal Enginyurt'un da aralarında olduğu tutuksuz sanıklardan 13'ü katıldı.
Duruşmada kimlik tespiti yapılan Tuğba Özay, üniversite mezunu ve aylık gelirinin 5 bin YTL olduğunu belirterek, “Sanırım sabıkam yok” dedi. Özay'ın “model” olarak açıkladığı mesleği, tutanağa “top model” olarak geçirildi.
İfadesinde Kürşat Yılmaz ile 2003 yılında Giresunspor'un sunuculuk yaptığı bir gecesinde tanıştığını söyleyen Özay, o dönemde prodüksiyon şirketi olan Yılmaz'dan film teklifi aldığını belirterek, “Daha sonra arkadaşlığımız başladı. Bu gönül ilişkisine döndü. Benim tek suçum sevmek. Sanıyorum bunun dışında da başka suçum yoktur” dedi.
Kürşat Yılmaz ile Bodrum'da gözaltına alınması olayını da açıklayan Özay, “Kürşat Bey poliste ifade verirken biz dışarıda bekliyorduk. Basın görüntü almasın diye ben de içeriye girdim. Polisler, olayın dışında olmama rağmen erkeklerle birlikte bizi de sağlık kontrolüne götürdüler. Bu olay basında 'uyuşturucu ihbarıyla alındılar' şeklinde çıkarak deşifre edildik. Sonra 'ihbar asılsız' dediler ama iş işten geçmişti” diye konuştu.
Alkol ve sigara kullanmadığını belirten Özay, ailesine karşı sorumlu olduğu ve kamuoyunda tanındığı için uyuşturucu testi yaptırdığını söyledi.
İBRAHİM TATLISES'İN İFADESİ
Kimlik tespiti sırasında aylık gelirinin 7-8 milyar lira civarında olduğunu söyleyen türkücü İbrahim Tatlıses de, “Asena” adıyla bilinen müşteki Onur Çakmak'ın Adana'da sahneye çıkmasını engellediğine ilişkin iddiayı kabul etmedi.
Tatlıses, buna benzer birkaç olayda da başka mahkemelerde ifadeler verdiğini belirterek, “Gündemde kalmak için bu şekilde ithamlarda bulunmuştur. Bunlar aslı astarı olayın şeylerdir” dedi.
Adana'daki olaya kendisini korumak için müdahale ettiğini söyleyen Tatlıses, “Adana'da programı olduğunu bana söyleyen tanıdıklarım 'her yerde senin hakkında konuşuyor. Biz gerekeni yapacağız' deyince, 'o kişi sanatçıdır, bizi ilgilendirmez' dedim. Ama içim rahat etmeyince, programı yapanlar MHP'li olduğu için dostum Ali Maytalman'ı aradım. O kişinin korunması için tedbir almalarını istedim. Gerekebilir diye gönderdiğim 2 bin doları da Maytalman almamış” diye konuştu.
Tatlıses, “Asena”nın aynı tarihte İstanbul'da sahneye çıkacağını gazete ilanlarında gördüğünü kaydederek, şöyle konuştu:
“Art niyetim olsaydı, İstanbul daha yakın, buradakini engellerdim. Bu olayda art niyet yok. Tamamen kendimi korumak amacıyla oldu. Çünkü, o dönemde sahneye çıkmasını engellediğime ilişkin açıklamalar yapıyordu. Yolda başına saksı düşse benden bileceğini düşündüğüm için kendime göre tedbir aldım. Aradan 1.5 yıl geçti. Şu anda her yerde çalışıyor. Kimse müdahale etmiyor.”
Kürşat Yılmaz'ı gazino programlarına geldiği için tanıdığını ifade eden Tatlıses, Yılmaz ile ticari ilişkisi olmadığını söyledi.
ABİDİN CEVHER ÖZDEN'İN İFADESİ
“Banker Kastelli” olarak tanınan Abidin Cevher Özden de, kimlik tespiti sırasında 1957'den beri borsacılık yaptığını ve aylık gelirinin ise 25-30 bin YTL olduğunu söyledi.
Müşteki Metin Kaya Çağlayan'dan 15 milyon dolar alacağı olduğunu belirten Özden, Kürşat Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerle bir araya gelerek bu konuyu görüştüklerini, ancak herhangi bir zorlama olmadığını öne sürdü.
Özden, paranın ödenmesi konusunda anlaştıklarını ifade ederek, ”Ben borsacıyım. Söze güvenirim. Sözle iş yaptık. Hata yaptık” dedi.
Bankaya el konulduğu ve her şeyi hacizli olduğu için Korkmaz Yiğit'ten 5 milyon dolar tutarındaki alacağını tahsil etmek için Yiğit'e borçlu olan Kemal Gülman ile görüştüğünü de belirten Özden, ancak Gülman'ın böyle bir borcu olmadığını söylediğini kaydetti.
Kürşat Yılmaz'ı 1992'den beri tanıdığını ifade eden Özden, “5-6 defa evine gittim. Bana ticari konularda fikir sorardı. Benim bütün görüşmelerim legal ve ticarete yöneliktir” diye konuştu.
Duruşmada dinlenen diğer tutuksuz sanıklar da suçlamaları kabul etmedi.
Yarın devam edilmek üzere bugünkü duruşmayı bitiren mahkeme heyeti başkanı, bütün sanıkların yeniden duruşmaya katılmasını istedi.
Heyet başkanı, Tuğba Özay'ın gelemeyeceğini belirtmesi üzerine vareste tutulmadıkları durumda tüm sanıkların duruşmaya katılmak zorunda olduğunu, gelmemeleri durumunda haklarında yakalama emri çıkartacağını söyledi.
ÖZAY'IN GÖZYAŞLARI
Duruşma başladıktan sonra korumaları eşliğinde adliyeye gelen Tuğba Özay, duruşma salonundan ayrılırken gözyaşlarını tutamadı. Özay'ın, yanındaki asistanına da kızdığı görüldü.
Duruşma salonunda farklı sırada oturan Kürşat Yılmaz ile selamlaşan Özay, adliyeden ayrılırken hakim ve savcılar tarafından kullanılan kapıdan çıkış yaptı. Duruşmada oldukça gergin olduğu görülen İbrahim Tatlıses de, adliyeye gelirken ve ayrılırken bu kapıyı kullandı.
Tatlıses, basın mensuplarının görüntü almasından rahatsız olunca duruşma salonuna gitmek için güvenlik koridorunu kullanmak istedi. Tatlıses bu sırada polisler tarafından uyarıldı.
Duruşmada kimlik tespiti yapılan Tuğba Özay, üniversite mezunu ve aylık gelirinin 5 bin YTL olduğunu belirterek, “Sanırım sabıkam yok” dedi. Özay'ın “model” olarak açıkladığı mesleği, tutanağa “top model” olarak geçirildi.
İfadesinde Kürşat Yılmaz ile 2003 yılında Giresunspor'un sunuculuk yaptığı bir gecesinde tanıştığını söyleyen Özay, o dönemde prodüksiyon şirketi olan Yılmaz'dan film teklifi aldığını belirterek, “Daha sonra arkadaşlığımız başladı. Bu gönül ilişkisine döndü. Benim tek suçum sevmek. Sanıyorum bunun dışında da başka suçum yoktur” dedi.
Kürşat Yılmaz ile Bodrum'da gözaltına alınması olayını da açıklayan Özay, “Kürşat Bey poliste ifade verirken biz dışarıda bekliyorduk. Basın görüntü almasın diye ben de içeriye girdim. Polisler, olayın dışında olmama rağmen erkeklerle birlikte bizi de sağlık kontrolüne götürdüler. Bu olay basında 'uyuşturucu ihbarıyla alındılar' şeklinde çıkarak deşifre edildik. Sonra 'ihbar asılsız' dediler ama iş işten geçmişti” diye konuştu.
Alkol ve sigara kullanmadığını belirten Özay, ailesine karşı sorumlu olduğu ve kamuoyunda tanındığı için uyuşturucu testi yaptırdığını söyledi.
İBRAHİM TATLISES'İN İFADESİ
Kimlik tespiti sırasında aylık gelirinin 7-8 milyar lira civarında olduğunu söyleyen türkücü İbrahim Tatlıses de, “Asena” adıyla bilinen müşteki Onur Çakmak'ın Adana'da sahneye çıkmasını engellediğine ilişkin iddiayı kabul etmedi.
Tatlıses, buna benzer birkaç olayda da başka mahkemelerde ifadeler verdiğini belirterek, “Gündemde kalmak için bu şekilde ithamlarda bulunmuştur. Bunlar aslı astarı olayın şeylerdir” dedi.
Adana'daki olaya kendisini korumak için müdahale ettiğini söyleyen Tatlıses, “Adana'da programı olduğunu bana söyleyen tanıdıklarım 'her yerde senin hakkında konuşuyor. Biz gerekeni yapacağız' deyince, 'o kişi sanatçıdır, bizi ilgilendirmez' dedim. Ama içim rahat etmeyince, programı yapanlar MHP'li olduğu için dostum Ali Maytalman'ı aradım. O kişinin korunması için tedbir almalarını istedim. Gerekebilir diye gönderdiğim 2 bin doları da Maytalman almamış” diye konuştu.
Tatlıses, “Asena”nın aynı tarihte İstanbul'da sahneye çıkacağını gazete ilanlarında gördüğünü kaydederek, şöyle konuştu:
“Art niyetim olsaydı, İstanbul daha yakın, buradakini engellerdim. Bu olayda art niyet yok. Tamamen kendimi korumak amacıyla oldu. Çünkü, o dönemde sahneye çıkmasını engellediğime ilişkin açıklamalar yapıyordu. Yolda başına saksı düşse benden bileceğini düşündüğüm için kendime göre tedbir aldım. Aradan 1.5 yıl geçti. Şu anda her yerde çalışıyor. Kimse müdahale etmiyor.”
Kürşat Yılmaz'ı gazino programlarına geldiği için tanıdığını ifade eden Tatlıses, Yılmaz ile ticari ilişkisi olmadığını söyledi.
ABİDİN CEVHER ÖZDEN'İN İFADESİ
“Banker Kastelli” olarak tanınan Abidin Cevher Özden de, kimlik tespiti sırasında 1957'den beri borsacılık yaptığını ve aylık gelirinin ise 25-30 bin YTL olduğunu söyledi.
Müşteki Metin Kaya Çağlayan'dan 15 milyon dolar alacağı olduğunu belirten Özden, Kürşat Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerle bir araya gelerek bu konuyu görüştüklerini, ancak herhangi bir zorlama olmadığını öne sürdü.
Özden, paranın ödenmesi konusunda anlaştıklarını ifade ederek, ”Ben borsacıyım. Söze güvenirim. Sözle iş yaptık. Hata yaptık” dedi.
Bankaya el konulduğu ve her şeyi hacizli olduğu için Korkmaz Yiğit'ten 5 milyon dolar tutarındaki alacağını tahsil etmek için Yiğit'e borçlu olan Kemal Gülman ile görüştüğünü de belirten Özden, ancak Gülman'ın böyle bir borcu olmadığını söylediğini kaydetti.
Kürşat Yılmaz'ı 1992'den beri tanıdığını ifade eden Özden, “5-6 defa evine gittim. Bana ticari konularda fikir sorardı. Benim bütün görüşmelerim legal ve ticarete yöneliktir” diye konuştu.
Duruşmada dinlenen diğer tutuksuz sanıklar da suçlamaları kabul etmedi.
Yarın devam edilmek üzere bugünkü duruşmayı bitiren mahkeme heyeti başkanı, bütün sanıkların yeniden duruşmaya katılmasını istedi.
Heyet başkanı, Tuğba Özay'ın gelemeyeceğini belirtmesi üzerine vareste tutulmadıkları durumda tüm sanıkların duruşmaya katılmak zorunda olduğunu, gelmemeleri durumunda haklarında yakalama emri çıkartacağını söyledi.
ÖZAY'IN GÖZYAŞLARI
Duruşma başladıktan sonra korumaları eşliğinde adliyeye gelen Tuğba Özay, duruşma salonundan ayrılırken gözyaşlarını tutamadı. Özay'ın, yanındaki asistanına da kızdığı görüldü.
Duruşma salonunda farklı sırada oturan Kürşat Yılmaz ile selamlaşan Özay, adliyeden ayrılırken hakim ve savcılar tarafından kullanılan kapıdan çıkış yaptı. Duruşmada oldukça gergin olduğu görülen İbrahim Tatlıses de, adliyeye gelirken ve ayrılırken bu kapıyı kullandı.
Tatlıses, basın mensuplarının görüntü almasından rahatsız olunca duruşma salonuna gitmek için güvenlik koridorunu kullanmak istedi. Tatlıses bu sırada polisler tarafından uyarıldı.