Manisalı gençler davası son kez ertelendi

Kamuoyunda ''Manisalı Gençler Davası''olarak bilinen ve 16 gence gözaltında iÅŸkence yaptıkları gerekçesiyle 1995 yılından bu yana devam eden biri baÅŸkomiser toplam 10 polisin yargılanmasında son aÅŸamaya gelindi. Mahkeme, davayı sanık avukatlarının savunmalarını hazırlamaları için son kez erteledi.Mahkemede, iÅŸkence gördüğü öne sürülen Münire Apaydın'ın gönderdiÄŸi belirtilen itiraf mektubu tartışma konusu olurken, duruÅŸma,sanık avukatlarının savunmalarını hazırlamaları için son kez ertelendi. Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruÅŸmaya, tutuksuz sanıklardan BaÅŸkomiser Halil Emir, polis memurları Levet Özvez, Ramazan Kolak, Musa Geçer ve Engin ErdoÄŸan katıldı. Gençlerin avukatı Manisa Barosu BaÅŸkanı Serhan Özbek ile sanık avukatları AyÅŸe Beyko, Nilgün Duman ve Haluk Tardu da duruÅŸmaya geldi. Mahkeme, iÅŸkence gören gençlerden Münire Apaydın'ın mahkemeye,    kendi el yazısı ve imzası bulunan bir itiraf mektubu gönderdiÄŸini belirterek, avukatların görüşünü sordu.  Gençlerin avukatı Serhan Özbek, bu mektubun gerçeÄŸi yansıtmadığını, davanın zaman aşımına uÄŸratılmaya çalışıldığını ileri sürdü.  Sanık avukatları ise ortada bir itiraf mektubununu bulunduÄŸunu ve bu mektupta sanık polislere iftira atıldığının yazıldığını belirterek,mektubun incelenmesi gerektiÄŸini savundular. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun vermiÅŸ olduÄŸu bir karar bulunduÄŸunuhatırlatan Mahkeme Heyeti BaÅŸkanı Mehmet Yılmaz, ''14 genç buraya gelse, tek tek 'biz iftira attık, iÅŸkence görmedik' deseler dahi, bu saatten sonra yapabileceÄŸim bir ÅŸey yok. Ben ne yapabilirim? Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 'bu cezayı vereceksin' diyor'' dedi.      ULUSLARARASI AF ÖRGÃœTÃœ TEMSÄ°LCÄ°SÄ° DE DURUÅžMAYI Ä°ZLEDİ       ''Manisalı Gençler Davası''olarak bilinen ve 16 gence gözaltında iÅŸkence yaptıkları iddiasıyla biri baÅŸkomiser 10 polisin yargılandığı davaya, Münire Apaydın imzasıyla gönderildiÄŸi iddia edilen mektupta, ''Olayların, avukatlarınsenaryosu olduÄŸu'' ileri sürüldü.  Mahkemeye gönderilen ve iÅŸkence gördüğünü önesürülen Münire Apaydın'ın imzasını taşıyan itiraf mektubunda, yaÅŸananların avukatlar tarafından düzenlenmiÅŸ senaryo olduÄŸunu ve yapılmak istenenin de baÅŸarıya ulaÅŸtığı öne sürüldü. Apaydın'ın beraatetmiÅŸ olmasına raÄŸmen, vicdanının rahatsız olması nedeniyle bu itiraflarda bulunduÄŸu belirtilen üç sayfalık mektupta, özetle ÅŸu ifadeler yeraldı:  ''Cezaevinde avukatlarımız da devam eden görüşmelerimizde, 'biz sizi kurtaracağız, sizler sadece bizim dediklerimizi yapın' diyorlardı. Biz de yapıyorduk. Ä°zmir DGM önünde oynanan oyunları da onlar düzenlemiÅŸti. AyÅŸe Mine'nin annesi, 'Götürmeyin yavrumu, o daha küçük' diye bağırırken amacımız halkı kandırmaktı. HerÅŸey istediÄŸimiz gibi olmuÅŸtu. Bizler önce ceza aldık, sonra beraat ettik. Devletten tazminat da aldık. Polisler önce beraat ettiler, sonra ceza aldılar.  Ben yargılandığım davadan beraat etmiÅŸ bir insanım. Neden ihbarda bulunuyorum. Çünkü, ben kendi vicdanımla kendimi beraat ettiremedim. Åžimdi gördüm ki, polislerin her biri fazla ceza aldılar. Oysa polislerbu cezaları almak için bize karşı suç iÅŸlemediler, bize iÅŸkence yapmadılar. Elbette polisler masum deÄŸil, bizi yakaladılar. Nezaretteyken, ileri derecede hastalandım, polisler beni doktora götürdüler, verilen reçetenin parasını kendi ceplerinden ödediler. Böyle insani yardımda bulunan insanların ağır ceza almaları, beni vicdanen rahatsız etti.  Ben bu konuda mahkemeye gidip ifade vermeyi düşündüm, ancak korktuÄŸum için ifade vermedim. Can güvenliÄŸim saÄŸlanırsa ifade vereceÄŸim.''       AVUKAT BEYKO :''HUKUK ADINA KABUL EDEMÄ°YORUM''     Karşılıklı tartışmalarla geçen duruÅŸmanın ardından açıklama yapan sanık avukatlarından AyÅŸe Beyko, ''Amacı, 'Dosya Yargıtay'dan bozularak geldi' gerekçesine dayanılarak, sanki baÅŸka yargılama, baÅŸkaaraÅŸtırma yapılmaksızın karar vermek olduÄŸu ortaya konulan bir durumlakarşı karşıya kaldık'' dedi.  Gönderilen mektubun deÄŸerlendirilmesi taleplerinin reddedilmesini,hukuk adına kabul edemediklerini belirten Beyko, ''Talebimize 'Yargıtay Ceza Genel Kurulu, bu dosyayla ilgili kararı verdi' cevabı verildi. Ben böyle bir cevabı hukuk adına kabul edemiyorum'' dedi.  DuruÅŸmayı, Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Dr. Barbara Neppert de izledi. DAVANIN GEÇMİŞİ      Manisa'da, 26 Aralık 1995'te, yasadışı DHKP/C örgütüne yönelik operasyonda gözaltına alınan 16 gence iÅŸkence yaptıkları iddiasıyla 10polis hakkında Manisa Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmış, yargılama sonunda sanık polisler beraat etmiÅŸti.  Yargıtay 8. Ceza Dairesi, ''Tüm maÄŸdurların fiziki ve psikolojik iÅŸkenceye maruz kaldıkları gerekçesiyle'' beraat kararını bozmuÅŸ, tekrar görülen davada yerel mahkeme, ikinci beraat kararını vermiÅŸti.  Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından bozulan davada, 10 polis memuru, 1 yıl ile 5 yıl arasında deÄŸiÅŸen hapis cezasına çarptırılmış, bu karar da ''son savunma hakkı verilmediÄŸi'' gerekçesiyle Yargıtay 8.Ceza Dairesi tarafından bozulmuÅŸtu.  Â