Manisa davasında son karar

Güncelleme Tarihi:

Manisa davasında son karar
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 04, 2003 00:00

Yargıtay 8. Ceza Dairesi, kamuoyunda ''Manisalı Gençlere Ä°ÅŸkence Davası'' olarak bilinen 10 polisin hapis cezasına çarptırılmasına iliÅŸkin kararı onadı.Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Manisa Ağır Ceza Mahkemesi'nin 10 polis memuru hakkında verdiÄŸi kararın temyiz istemini sonuçlandırdı. Yargıtay 8. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını, usul ve yasaya uygun bularak oybirliÄŸi ile onadı.     Böylece, zamanaşımı süresinin dolmasına yaklaşık 3 ay kalan dava, 7.5 yıl sonra karara baÄŸlanmış oldu.     Sanıkların, karar düzeltme isteminde bulunma hakkı var. Ancak, bu istemin öncelikle cezanın onanması yönünde görüş bildiren Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı'nca yerinde görülmesi gerekiyor. Karar düzeltme istemi, infazı engellemiyor.     POLÄ°SLERE VERÄ°LEN CEZALAR Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, son kararında, 26 Aralık 1995'te yasadışı DHKP-C örgütüne yönelik operasyonlarda gözaltına alınan 14 gence iÅŸkence yaptıkları iddiasıyla yargılanan polis memurları Engin ErdoÄŸan, Fevzi AydoÄŸa, Musa Geçer, Mehmet Emin Dal ve Ramazan Kolat'ı 11 maÄŸdur için 110'ar ay, Levent Özvez'i 12 maÄŸdur için 120 ay, TurgutDemirel'i 6 maÄŸdur için 60 ay, Turgut Özcan'ı 7 maÄŸdur için 70 ay, Atilla Gürbüz'ü 10 maÄŸdur için 100 ay ve BaÅŸkomiser Halil Emir'i 13 maÄŸdur için 130 ay hapis cezasına mahkum etmiÅŸti.     Bu durumda, Ä°nfaz Yasası'na göre hükümlü polisler ErdoÄŸan, AydoÄŸa,Geçer, Dal ve Kolat 3 yıl 8 ay, Özvez 4 yıl, Demirel 2 yıl, Özcan 2 yıl 4 ay, Gürbüz 3 yıl 4 ay ve BaÅŸkomiser Emir 4 yıl 4 ay cezaevinde yatacak.     Dava sürecine, Avrupa BirliÄŸi'nin (AB) Türkiye hakkında Kasım 2002'de hazırladığı ilerleme raporunda da iÅŸaret edilmiÅŸti.               UZUN SÃœREÇ     Manisa Emniyet Müdürlüğü'nce 25 Aralık 1995 tarihinde yapılan yasadışı DHKP-C operasyonunda gözaltına alınan 14 gence sorgu sırasında iÅŸkence yaptıkları gerekçesiyle, biri baÅŸkomiser 10 polis memuru hakkında dava açılmıştı.      Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, ilk kararında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''efrada kötü muameleyi'' düzenleyen 243. maddesine göre yargılanan sanık polisler hakkında ''delil yetersizliÄŸinden'' beraat kararı vermiÅŸti.     Bu kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesi, beraat kararını oybirliÄŸiyle bozmuÅŸtu.      MAÄžDURLARA UYGULANAN ŞİDDETAnayasa'da ve uluslararası sözleÅŸmelerde iÅŸkencenin suç sayıldığı hatırlatılan bozma kararında, söz konusu 14 gence iÅŸkence yapıldığına iliÅŸkin adli tıp, devlet hastanesi ve tabip odası raporları bulunduÄŸuna iÅŸaret edilmiÅŸti.      MaÄŸdurların yoÄŸun ÅŸiddet ve haysiyet kırıcı eylemlere maruz kaldığına deÄŸinilen kararda, iÅŸkence yöntemleri de ''hakaret, tehdit, göz baÄŸlama, yüksek volümlü marÅŸ dinletmek, çırılçıplak soymak, elektrik akımı vermek, hayaları sıkmak, ıslak battaniyeye sarmak, kızlara cinsel taciz, makata cop sokmak, fiziksel cebir ve diÄŸerlerineyapılan iÅŸkenceyi seyrettirmek'' ÅŸeklinde açıklanmıştı.      Yargıtay 8. Ceza Dairesi, kararında, hangi polis memurunun hangi maÄŸdura iÅŸkence yaptığını da tek tek sıralamıştı.       POLÄ°SLERÄ°N YAPTIÄžI Ä°ÅžKENCE TÃœRLERÄ°      Bu karar üzerine davanın yeniden görüldüğü Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, 10 polis hakkındaki beraat kararında direnmiÅŸti.      Bu kararın da temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gelmiÅŸ, Genel Kurul, sanıklar hakkındaki beraatta direnme kararını bozmuÅŸtu.  Genel Kurul'un kararında, maÄŸdurlara yönelik iÅŸkence yöntemleri şöyle sıralanmıştı:     ''...Sanıkların, yasadışı bir örgütle ilgili olarak yaptıkları soruÅŸturmada gözaltına alınan maÄŸdurlara, bilgi ve itiraf elde etmek için gözlerini baÄŸlayıp yüksek sesle müzik dinletmek, çırılçıplak soyarak basınçlı su sıkmak, ıslak battaniyeye sardıktan sonra elektrikakımı vermek, erkeklerin hayalarını sıkmak, makatlarından cop sokmak, kızlara cinsel tacizde bulunmak, göğüslerini elleyip sıkmak, zıplatmak, ayakta tutmak ve duvara yaslamak suretiyle beden gücünün dayanamayacağı hareketleri yaptırmak, diÄŸerlerine yapılan iÅŸkenceleri seyrettirmek, su ve yiyecek vermemek, uyumalarını engellemek, hakaret ve tehdit etmek gibi süreklilik gösteren ızdırap verici, bezdirici, fiziki ve manevi ağır acı veren insanlık kiÅŸiliÄŸini incitici, haysiyetkırıcı hareketlerde bulundukları, maÄŸdurların aÅŸamalarda deÄŸiÅŸmeyen vebirbirini tamamlayan anlatımları, tanık beyanları, hasta tabela ve gözlem kağıtları, raporlar ve tüm dosya kapsamı ile sabit olmuÅŸtur.     Sanıkların sabit olan eylemleri iÅŸkence niteliÄŸinde olup Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.''     Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, üçüncü yargılamada, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun baÄŸlayıcı kararı nedeniyle, sanık polisleri son kararında olduÄŸu gibi çeÅŸitli hapis cezalarına mahkum etmiÅŸti.     Kararın temyiz istemini görüşen Yargıtay 8. Ceza Dairesi, bu kez usulden bozmuÅŸtu.     GENÇLER BERAAT ETMÄ°ÅžTÄ°      MaÄŸdur gençler hakkında yasadışı örgüt üyesi olmak suçundan Ä°zmir DGM'de açılan davada, Abdullah Yücel KarakaÅŸ, Hüseyin Korkut ve Boran Åženol beraat etmiÅŸ, Mahir GöktaÅŸ hakkındaki dava ayrılmıştı. DiÄŸer maÄŸdurların cezalandırılmasına iliÅŸkin karar Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce bozulmuÅŸ, daha sonra gençler bu davadan beraat etmiÅŸti.     Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, bu gençlerden Mahir GöktaÅŸ, Ali GöktaÅŸ ve Faruk Deniz hakkında ''bina yakmaktan'' verilen beraat kararı vermiÅŸ bu karar da Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nce onanmıştı.     Gençler, Manisa Sulh Ceza Mahkemesi'nde ''duvarlara yazı yazmak, izinsiz pankart asmak ve pullama yapmak'' suçundan yargılandıkları davada da beraat etmiÅŸti.ÇİÇEK: Ä°ÅžKENCE YAPAN 9 DEFA DÜŞÜNSÃœNBu arada Adalet Bakanı Cemil Çiçek, polislerin cezalarının Yargıtay tarafından onanmasını deÄŸerlendirirken, ''Bence doÄŸru ve isabetli bir karardır'' dedi.       Çiçek, TBMM'de gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Manisalı Gençler Davası''nın önemli bir dosya olduÄŸunu belirterek, Türkiye'nin yurt dışındaki itibarı ve yargılamanın isabeti açısından hep tartışma konusu olduÄŸunu söyledi.      Davanın Avrupa platformunda her defasında Türkiye'nin önüne geldiÄŸini kaydeden Çiçek, ''Bu kez de zamanaşımından dolayı yine iÅŸkence yaptığı iddia edilen bu kiÅŸilerin paçayı kurtaracağı gibi bir endiÅŸe hep gündeme geldi. Beni ziyarete gelen pek çok yabancı heyet deaÅŸağı yukarı ilk konuÅŸma maddesi olarak bunun üzerinde duruyordu'' dedi.      Türkiye'nin bu sıkıntıyı da bu ÅŸekilde bertaraf ettiÄŸini kaydeden Çiçek, ÅŸunları söyledi:     ''Bence doÄŸru ve isabetli bir karardır. Ä°nÅŸallah Türkiye bu nevi sıkıntılı kararlarla karşı karşıya kalmaz. Görevini yapanlar da çıkardığımız yasaları iyi okurlar, anlarlar ve gereÄŸini yaparlar. Åžu andan itibaren herkes bilmeli ki, insanlık suçu olarak kabul ettiÄŸimiz iÅŸkence konusunda birine bir ÅŸey yapacak olanlar dokuz defa düşünmelidir.''       ''BOÅž DURMUYORUZ''     Çiçek, Tebligat Kanunu'nda önemli deÄŸiÅŸiklik yapan düzenlemenin kısa bir süre önce yapıldığını hatırlatarak, ''Görüyorsunuz, boÅŸ durmuyoruz'' dedi. ERGÃœL: SIRA YÃœRÃœTMEDE      Öte yandan Manisalı gençlere yönelik iÅŸkence davasının müdahil avukatlarından eski CHP milletvekili Sabri Ergül, Türk yargısının yüzakı bir karar verdiÄŸini belirterek, ''Åžimdi sıra yürütmedir'' dedi.     Ergül, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin Manisalı gençlere iÅŸkence davasında verdiÄŸi onama kararını deÄŸerlendirirken, yargıya her zaman güvendiklerini dile getirdi.     Bu davanın başından beri ''yürütme tarafından engellendiÄŸini'' ifade eden Ergül, ''Türk yargısı yüzakı bir karar vermiÅŸtir. Yargı bu kararıyla saygınlığını artırmıştır. Åžimdi sıra yürütmededir. Yürütme, halen görevde olan polisleri bir an önce yakalayarak cezalarını infaz etmelidir'' diye konuÅŸtu.''Ä°ÅžKENCENÄ°N YARGI TARAFINDAN CEZALANDIRILMASI OLUMLU'' Manisa Barosu'nun eski baÅŸkanlarından avukat Serhan Öztürk,  Manisa'da bazı gençlere iÅŸkence yaptıkları iddiasıyla mahkum olan polislerin cezalarının Yargıtay tarafından onanması ile ilgili olarak, ''Ä°ÅŸkencenin yargı tarafından cezalandırılmış olması olumludur'' dedi.      Manisalı gençlerin de avukatı olan Serhan Özbek, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Manisa davası''nın bu tür suçların soruÅŸturulmasında görev alanlar için ders niteliÄŸinde olduÄŸunu belirterek, şöyle konuÅŸtu:      ''Çünkü bu davada, soruÅŸturmalarda yapılmaması gereken herÅŸey mevcuttur. Bunun doÄŸru okunması ve olumsuzlukların giderilmesi Türkiye'yi iÅŸkence utancından kurtaracaktır. Manisa davasının bitmesi benzeri yüzlerce davanın bittiÄŸi anlamına gelmemektedir. Çünkü o davalarda yargılanan yüzlerce suçlu ne yazık ki çeÅŸitli yönlendirmelerle ve zaman aşımı oyunları sonucunda cezalandırılmaktan kurtulmuÅŸlardır. Manisa davasının geç de olsa sona ermesi yargılamada yapılan tüm yanlışlara raÄŸmen, Yargıtay'ın kararlı tavrı ile mümkün olmuÅŸtur. Bizi hukukçu ve vatandaÅŸ olarak mutlu etmiÅŸtir ve umutlandırmıştır.''Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!