Maliye vergiyi artırıyor kaçak sigarayı körüklüyor

Güncelleme Tarihi:

Maliye vergiyi artırıyor kaçak sigarayı körüklüyor
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 21, 2004 00:00

Devlet Bakanı KürÅŸad Tüzmen, Maliye'nin sigaradaki vergi oranlarını sürekli artırma eÄŸilimini eleÅŸtirdi. Artan verginin sigara kaçakçılığını körüklediÄŸini söyleyen Tüzmen, "Ãœstümüzde korkunç baskı var. İçerde vergiyi artırıyorsun. Sonra gümrükçüye 'Hadi yakala' diyorsun. Kolay olmuyor" dedi.DEVLET Bakanı KürÅŸad Tüzmen, sigaradan alınan yüksek oranlı Özel Tüketim Vergisi'nin (ÖTV) Türkiye'de sigara kaçakçılığı teÅŸvik eder hale geldiÄŸini söyledi. Tüzmen, dışardaki sigarayla, Türkiye'de satılan arasında çok ciddi bir fiyat farkı oluÅŸtuÄŸunu ve böyle durumlarda "ucuz olan malın bir yolunu bulup geleceÄŸini" söyleyerek, "Ãœstümüzde korkunç bir baskı var. Bir yandan içerde vergiyi arttırıyorsun. DiÄŸer yanda gümrükçüye 'Hadi bakalım yakala' diyorsunuz. Kolay olmuyor" dedi.Hürriyet'in konuÄŸu olan Tüzmen, görev alanına giren dış ticaret, gümrükler ve AB Ä°lerleme raporu gibi konularda ÅŸu deÄŸerlendirmeleri yaptı:GEÇMÄ°ÅžTE DE YAÅžADIKTürkiye bu tecrübeyi geçmiÅŸte yaÅŸadı. O zaman çok yüksek vergiler nedeniyle, devamlı bir kaçakçılık vardı. Fiyatlar eÅŸitlenince 15 yıl ciddi bir sıkıntı yaÅŸanmadı. Ama son dönemde sigara kaçakçılığı tekrar sıkıntılı ve tehlikeli bir boyut kazandı. Dünyanın her yerinde, içki ve sigaraya büyük vergi var. Ä°ngiltere'de sigaraya çok yüksek vergi koysanız bile bunu kaldırabilir. 32 bin dolar milli gelirleri var. Vatandaşın alım gücü yüksek. Çevremizde milli geliri daha düşük ülkeler var. Oralarda kurulmuÅŸ firmaların bu iÅŸte önemli rol oynadığını görüyorsunuz. ZAMMIN ERTELENMESÄ°Sigaradan alınan ÖTV için düşünülen son zammın hemen yapılmamasında kaçakçılık faktörünün mutlaka etkisi olmuÅŸtur. Ama bu iÅŸlerde pek çok faktör bir arada düşünülür. Ä°htiyaç duyulduÄŸunda yine vergisini koyacaktır. BaÅŸka çaresi yok. Ama bizim üstümüzde korkunç baskı var. Bir yandan içerde vergiyi arttırıyorsun. DiÄŸer yanda gümrükçüye (hadi bakalım yakala) diyorsunuz. MÃœZAKERELERE HAZIRIZTarımda et ithalatı, ilaçta patent ve kamu ihalelerinde yabancılara yönelik sınırlamalar kaldırılsın deniyor. Elde kalan bu üç konu var. Ama bunlar iÅŸin büyük parçası deÄŸil. Türkiye'nin en çok çalıştığı konular. Onlar da ÅŸaşırdı. Biz 1996'da Gümrük BirliÄŸi'ne girdikten sonra, çok kısa bir süre içinde ciddi mevzuat çalışması yaptık. Türkiye'nin Ab sürecinde gümrükler ve dış ticaretin engel olmaması için herkesin elinden geleni yaptığı bir dönem oldu. Bütün kamu özel kuruluÅŸları arasında, mevzuatta AB'ye en fazla uyum saÄŸlamış alanlar gümrükler ve dış ticaret. Hiçbir eksiÄŸimiz kalmadı.Yalnız AB mevzuatı kolay bir mevzuat deÄŸil.DiÄŸer kamu kuruluÅŸlarının da aynı çalışmaları yapması lazım. Ä°hracat ilk kez 60 milyar doları aÅŸtı DEVLET Bakanı KürÅŸad Tüzmen, dış ticaret ile ilgili bilgi verirken de, "16 Ekim itibariyle ihracatımız 12 ayda 60 milyar doları geçti. Bu ilk kez oluyor. Åžimdiye kadar ise 49 milyar dolarla dokuz ayda geçen yıl toplamının üstüne çıktık. Ä°lk iki çeyrekteki ihracat geliri artışı, bizi çok daha güzel bir Türkiye'ye taşıyacaktır. Åžu anda esnafın küçük iÅŸletmelerin çektiÄŸi sıkıntıları biliyoruz" dedi.'PoÅŸu'nun altına bakıp kaçak insan avı yapıyoruzDEVLET Bakanı KürÅŸad Tüzmen, insan kaçakçılığı konusunu şöyle irdeledi: "Türkiye, enerji, ulaÅŸtırma bilgi ve kültürlerin kesiÅŸtiÄŸi bir ülke. Böyle olunca insan kaçakçılığında ciddi bir transit merkezi haline geliyorsunuz. Bizim gördüğümüz, daha çok tarım işçisi kılığında geliyorlar. Hani Anadolu'da kamyonların traktörlerin arkasında, yanık tenli tarım işçileri görürsünüz. Åžimdi artık onların poÅŸularının altına daha dikkatli bakmak gerekiyor. Tarım işçisi olarak nakledilenlerin bir bölümü, bizim insanımız deÄŸil. Son dönemde çok yakaladık. Bu da ÅŸunu gösteriyor, Türkiye'nin milli gelirinin söylendiÄŸi gibi 200 deÄŸil, en az 500 milyar dolarlık bir potansiyeli barındırdığı."Gümrük BirliÄŸi bize zorla rekabeti öğrettiMALLARIN ve hizmetlerin serbest dolaşımının zaten dış ticaretin tamamı olduÄŸunu belirten KürÅŸad Tüzmen, "Mal hareketi dediÄŸinizde 17 bin kalem mal ve 200 küsur ülke düşüneceksiniz. Fikri mülkiyet, ihalelerin ÅŸeffaflaÅŸtırılması, teÅŸvikler gibi kısımlar, zaten AB'nin Dünya Ticaret Örgütü'nden aldığı bölümlerdir. Tarım, AB'ye geçiÅŸ aÅŸamasında baÅŸlı başına çok büyük konu haline gelecek. Tarım, DTÖ ile anlaÅŸamadığımız baÅŸlıca konu" dedi. Tüzmen, şöyle devam etti: "Gümrük BirliÄŸi'nin bize kazandırıp kaybettirdikleri tartışmalı bir konu. 1996'da bugünkü bilgi birikimimiz olsaydı, AB ile GB yerine Serbest Ticaret AnlaÅŸması yapmayı tercih edebilirdik. Çok daha rahat bir hareket tarzı saÄŸlardı. Dış ticaret açığımız hep vardı. SanayileÅŸmiÅŸ ülkeyle yaptığınız ticarette, hep açık verilir. Çünkü sizin sattığınız en pahalı ürünün tonu 300 dolarken, oradan aldıklarınızın tonu, bazen 25 bazen 100 bin dolara ulaşır. Biz Türkiye olarak GB ile zorla da olsa rekabeti öğrendik. Bugün Türk otomotiv, elektronik sektörünün geldiÄŸi nokta GB sayesinde olmuÅŸtur."Müstakbel kayınpederin kafası biraz karışıkTÃœRKÄ°YE'nin AB üyeliÄŸi ile ilgili sürecini de deÄŸerlendiren KürÅŸad Tüzmen, şöyle konuÅŸtu: "Müzakereler için gerekli 31 baÅŸlığın hepsini açabilir miyiz, açarız. Biz ÅŸimdi sözü kestik. NiÅŸan 17 Aralık'ta. Evlilik tarihini birlikte belirleyeceÄŸiz. Ama müstakbel kayınpederin kafası biraz karışık. Biz genciz, çalışkanız, yakışıklıyız, kendimizi damat olarak görüyoruz. Ama sülalemiz biraz kalabalık. Parasal durumu da iyi deÄŸil. Kayınpeder biraz düşünüyor, geniÅŸ sülaleyi alırsam nasıl olur diye. Ãœstelik damat biraz da bıçkın."Irak'ta yaptıklarım 'cesur müsteÅŸar' iÅŸi-KÃœRÅžAD Tüzmen, Irak'a ölüm riski altında çalışmaya giden Türkler'in ne kadarının ticaret için, ne kadarının ise ABD adına Irak'ta faaliyet gösteren özelleÅŸtirilmiÅŸ askeri ÅŸirketlerin hizmet ihtiyaçlarını karşıladığı sorusuna ÅŸu karşılığı verdi: "Oraya giden araçlar, bütün ihtiyaç sahiplerine malgötürmeye çalışıyor. Biz orada herhangi bir ayrım yapamayız. Bir kısmı belki o dediÄŸiniz ÅŸirketler için gidiyor olabilir. Ama temel olarak gıda ilaç gibi temel ihtiyaçlar var. Genelde daha çok Irak halkı için gidiliyor. Sadece belli bir kesim için deÄŸil."Tüzmen, Saddam rejimi döneminde mal ve hizmet alımları için Halkbank'ta TPIC adına açtırılmış hesapla ilgili haber için de ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:"Gerekli açıklamalar gerekli mercilerce yapılmıştır. Benim o dönem için tek söyleyeceÄŸim, belki fazla cesur bir MüsteÅŸar'ın yaptığı çalışmalar olarak adlandırılabilir. Bu benim sualtı faaliyetlerime giren bir konudur."Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!