Güncelleme Tarihi:
Çetin, söz konusu belgeyi 5 yıl önce aldıklarını, Yeşilyurt'un Örnekköy mevkisindeki fabrikalarında hijyenik imalat yaptıklarını kaydetti. Çetin, belgenin, dünya çapında gıda tedarikçileri tarafından özellikle de İngiltere perakendecilerine ürün sağlayan kuruluşlar tarafından benimsendiğini ifade etti.
BRC Global Gıda Standardının, ürüne veya menşeyi ülkesine bakmaksızın İngiliz perakendecilere gıda ürünü tedarik eden satıcılar için tasarlandığını vurgulayan Çetin, standarda göre belgelendirmenin; üreticilerin, marka sahiplerinin ve perakendecilerin kendi yasal yükümlülüklerini yerine getirmelerine yardımcı olurken nihai olarak da tüketicinin koruyucusu olduğunu kaydetti.
İmalatta hijyene verdikleri önem nedeniyle kadınların takı takmasının, erkeklerin de bıyık bırakmasının yasak olduğuna işaret eden Çetin, “Firma olarak temizliğe çok önem veriyoruz. Erkeklerin bıyık bırakması, kadınların da takı takması yasak. Saat kullanmak yasak. Bunların neden hijyenik olmamız. Takı ve saat de içinde cam olması nedeniyle yasak” dedi.
Sağlıklı üretim ve hijyen açısından özel önlemler uyguladıklarını anlatan Çetin, şöyle konuştu:
“Cam eşya kullanmamaya özen gösteriyoruz. Bardaklarımız plastik. Zeminlerimiz epaksil-anti bakteriyel. Bütün boyalarımız anti bakteriyel. Cep telefonlarını imalatın yapıldığı yere sokmak yasak.
Çalışanlarımız işe sabah 08.00'de başlarlar. Zinde kalsınlar diye her gün sabah saat 09.00'da ve 15.00'de 15'er dakika mola veriyoruz. Molalarda çalışanlarımıza üzüm servisi yaparız. Mevsimi geldiğinde incir servisi de yapıyoruz. Molalarda çalışanlarımız kendileri için ayrılan kafeteryalarda dinleniyor. Bu kafeteryalar dumanlı ve dumansız diye ikiye ayrılıyor. Bunların yanında çalışanlarımıza tüm gün müzik dinletiyoruz. Müzik de zinde kalmalarını sağlıyor.”
Amaçlarının yurt dışına ihracatın yanında, en son tüketiciye ulaşmak olduğunu da belirten Çetin, “Kesme kayısı üretiyoruz. Türkiye'de en çok kesme kayısı ihracatı yapan firma biziz. Kesme kayısı da bebeklerin mamasına katılıyor. Bebeklerde kabızlık varsa engellemesi için. Üzerine de pirinç unu atılıyor. Amacımız sadece yurt dışına ihracat değil aynı zamanda en son tüketiciye ulaşmak” görüşünü dile getirdi.
10 MİLYON DOLARLIK İHRACAT
Organik kayısı üretimine da önem verdiklerine değinen Çetin, şöyle devam etti:
“10 yıl önce ilk organik kayısı üretimini kendi bahçemizde yaptık. Daha sonra 25 çiftçiyi organik kayısı üretimi yapmaları yönünde bilinçlendirdik. Bu üreticilerle anlaştık, bu yıl 500 ile 700 ton arasında organik tarım yapılmış kayısı bekliyoruz kendilerinden. Organik tarımda şöyle bir dezavantaj var, verim yüzde 80'se yüzde 60'a düşüyor. Ancak bu ürünün de fiyatı yüksek olduğundan aradaki açık kapanıyor. Şimdi de 500 kök kiraz ağacı diktik. Bunu da organik üreteceğiz. Önce kendimiz yapacağız. Sonra üreticileri yönlendireceğiz.”
İngiltere, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada, Fransa, İtalya, Almanya, İskandinav ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleri'ne ihracat yaptıklarını ifade eden Çetin, 3 bin ton ile 5 bin ton arasında yıllık satış yaptıklarını ve yıllık cirolarının 10 milyon dolar olduğunu ifade etti.