Güncelleme Tarihi:
UYARMA CEZASI ALDI
Antalya 3. İdare Mahkemesi, Aykol’un mevcut makam odasından alınarak Rektörlük binasının zemin katında, şoförlere tahsis edilen odanın hemen önünden geçilerek ulaşılabilen Z-08 numaralı başka bir makam odasına gönderilmesini psikolojik şiddet sayan mahkeme, “Davacının kişisel hakları zedelenmiş, acı ve üzüntü duymasına neden olunmuştur” hükmüne vardı.
ÜNİVERSİTEYE ŞİDDET CEZASI
Akdeniz Üniversitesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Şube Müdürlüğü görevini yürütürken görevden alınan ve Antalya 2. İdare Mahkemesi kararı ile görevine iade edilen Hüseyin Avni Aykol, üniversite yönetiminin kendisine mobbing (Psikolojik şiddet) uyguladığı gerekçesiyle açtığı tazminat davasını kazandı. Antalya 3. İdare Mahkemesi, davalı Aykol’un kişisel haklarının zedelendiğine hükmederek Akdeniz Üniversitesi’ni 8 bin lira tazminat ödemeye mahkûm etti.
YÖK KARARI BOZDU
Açılan mobbing davasında emsal niteliği taşıyacak değerlendirmeler de yer aldı. Hâkim Serdar Dedetürk’ün verdiği karara göre; görevden alınan Aykol’un mahkeme kararına karşın görevine iade edilmediği, kendisinden makam odasının boşaltılması istendiği, bu talebe karşı çıkan Aykol hakkında soruşturma açıldığı ve uyarma cezası verildiği, bu kararın ise Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) tarafından bozulduğu bilgisine yer verildi.
KİŞİSEL HAKLAR ZEDELENDİ
Üniversitede 32 yıldır görev yapan Aykol’un mevcut makam odasından alınarak Rektörlük binasının zemin katında, şoförlere tahsis edilen odanın hemen önünden geçilerek ulaşılabilen Z-08 numaralı başka bir makam odasına gönderilmesini psikolojik şiddet olarak nitelendiren mahkeme, “Görevden alma kararı bozulmasına karşın karar şeklen uygulanmış, davalının görevden alınmadan önceki görev ve konumuna uygun bir görevlendirme yapılmadığı için de davacının kişisel hakları zedelenmiş, acı ve üzüntü duymasına neden olunmuştur” hükmüne vardı.
İNTİHAR EDECEKTİ
Davacı, bu süre içerisinde çok büyük sıkıntılar yaşadığını hatta intihar etmeyi bile düşündüğü bilgisine yer verirken, üniversite adına savunma yapan avukat Filiz Olur, şöyle dedi: “İki ayrı şube müdürü ihtiyacı kalmadığı için şube müdürü olan davacının Kütüphane Dokümantasyon Daire Başkanlığına görevlendirildiği, davacının akademik personel olmaması nedeniyle odasının boşaltmak zorunda olduğu, açılan dava ile işlemin iptal edildiği ve yargı kararının yerine getirildiği, kasıtlı idari işlem yapılmadığı.”