Mahkemede ilginç ifadeler

Güncelleme Tarihi:

Mahkemede ilginç ifadeler
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 07, 2009 19:54

“Ergenekon” davasının bugünkü duruşmasında tutuksuz sanıklardan gazeteci Hayrullah Mehmet Özgür'ün savunması ve çapraz sorgusu tamamlandı.

Haberin Devamı

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada kısa bir savunma yapan Özgür, meslek hanesinde “gazeteci” yazan sıradan bir vatandaş olduğunu belirterek, “AK Parti muhalifi olduğu için işsiz kaldığını” öne sürdü.

Bir vatansever olduğunu söyleyen Özgür, Cumhuriyet'i savunma mücadelesine sonuna kadar devam edeceğini kaydetti.

Daha sonra geçilen çapraz sorguda, savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in, “Ultra Türkler Geliyor” adlı yazısındaki “Ergenekon bunlar mıydı?”, “Ergenekon ya da Ultra Türkler, bunlar kimdir?” şeklindeki ifadelerinin ne anlama geldiğini sorması üzerine Özgür, Ergenekon'un, Türklerin çok önemli bir efsanesi olduğunu belirterek, “bu yazının yazıldığı dönemde Türkiye'nin, devletin kırmızı çizgilerinin kaybolduğu umutsuzluk verici bir süreçten geçtiğini” ileri sürdü.

Bu yazının yaşanmış şeylerden ortaya çıkmadığını aktaran Özgür, “O yazı, 'Postacı' filminde olduğu gibi bir umudu ortaya koymak için yazılmış bir yazıdır. O yazının üzerinden ulusalcılara, milliyetçilere bir mesaj verilmiştir. Bu yazı üzerinden üretilmiş bir iddianameyle bu dava yürüyor” şeklinde konuştu.

“Levent Ersöz, Cem Uzan ve İsmail Yıldız'la birlikte hükümete darbe yapılmasının ele alındığı bir toplantı yapıp yapmadıklarının” sorulması üzerine de Özgür, Cem Uzan grubuna operasyon yapıldığı dönemde bu kişilerle bir toplantı yaptıklarını, “toplantının konusunun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili bir CD olduğunu” söyledi.

ŞENER ERUYGUR İLE GÖRÜŞME

“Şener Eruygur'la görüşüp görüşmediğinin” sorulması üzerine de Özgür, 2004 yılındaki Yüksek Askeri Şura yaklaşırken Eruygur'un kendisini çağırttığını ve lojmanında görüştüklerini belirtti.

Cem Uzan grubuna operasyon yapıldığı dönemde Süleyman Demirel'den Bülent Ecevit'e pek çok kişiyle neler olduğunu anlamak için görüşme yaptığını, “bu operasyona en iyi açıklamayı getiren Sesar Danışmanlık Şirketi sahibi, tutuklu sanık İsmail Yıldız'la bu şekilde tanıştıklarını” aktaran Özgür, Yıldız'ın daha sonra Star Gazetesi'nde takma isimle köşe yazısı da yazdığını ifade etti.

Savcı Pekgüzel'in, “Özel Kuvvetler Komutanlığından bilgi ve belge aldığınız kimse var mıdır?” sorusu üzerine de Özgür, kitap yazdığı dönemde bu iddiadaki bir kişinin kendisiyle görüşmeye geldiğini, bir şeyler anlattığını, bu anlattıklarının deşifresinin de arama sırasında çantasında bulunduğunu söyledi.

Özgür, “Bana sorarsanız, 'bu iddiaların sahibi kim?' diye, bana göre Fethullah Gülen cemaatidir. 'Adamın biri kitap yazıyor, sen de git şunları anlat' denmiş” şeklinde konuştu.

Pekgüzel'in, “Emniyet ifadenizde Ergenekon'un çıkar çetesi olduğunu belirtmişsiniz” demesi üzerine de Özgür, “Bana dediler ki 'bir çete var'. Ben de dedim ki 'Bir çete varsa, çıkar çetesidir” diye konuştu.

Savcı Nihat Taşkın'ın, adı geçen CD'nin bir örneğinin kendisinde olup olmadığını sorması üzerine, bunu almayı asla düşünmediğini söyleyen Özgür, “Ben size sorayım Sayın Savcım, böyle bir CD elinizde olsa üzerinizde kaç dakika taşıyabilirsiniz. En fazla bir kazaya kurban gider, 3. sayfa haberi olursunuz. Benim Belçika'da yaşayan kız kardeşimi ve 5 yaşındaki kızımı kaçırmakla tehdit ettiler” şeklinde konuştu.
Söz alan tutuklu Sanık İsmail Yıldız da CD'nin ele alındığı toplantıda, Cem Uzan'a, bunun hem Hükümet'i, hem Genelkurmay'ı ilgilendiren çok ciddi bir konu olduğunu, bir rapor hazırlayarak bunu ilgili kurumlara bildirmesi gerektiğini aktardığını belirterek, Uzan'ın, elinde rapor hazırlayacak bir belge olmadığını ifade etmesi üzerine de duyumlarını rapor haline getirmesini istediğini kaydetti.

Levent Ersöz'ün de Uzan'a aynı şeyi söylediğini vurgulayan Yıldız, “Jandarmada Hükümet'i yıkma çalışması yapılmadığının en büyük kanıtı bu CD'dir. Darbe yapılacak olsaydı bu kullanılırdı. Bir darbe teşebbüsü olmadığının somut göstergesidir bu CD” diye konuştu.

MAHKEME BAŞKANI'NDAN ARABA AÇIKLAMASI

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, duruşmayı yarına erteledikten sonra kimsenin dışarı çıkmamasını rica ederek, bir açıklamada bulunacağını söyledi.

Kemal Kerinçsiz'in, savunması sırasında mahkeme başkanına yeni bir araç tahsis edilmesine ilişkin beyanları olduğunu hatırlatan Şengün, tahsis edilen bir arabayla mahkemeyi yönlendirme olmadığını kaydetti.

Şengün, Beşiktaş'ta bulunan 6 Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı'na, koruma altında oldukları için birer araba tahsis edildiğini belirterek, şunları söyledi:
“Bu araçlar daha ziyade şehir içinde kullanılır. Ancak bu araçların birçoğu 5-6-7 yaşlarında ve 400-500 bin kilometrededir. Şehir içindeki ihtiyaç için kullanılır. Duruşmaların başladığı Ekim ayında, kullandığımız araçla cezaevine geliş gidiş sırasında birkaç kez yolda kaldık. Bunun üzerine biz de Başsavcılığa ve İstanbul Valiliğine dilekçe yazarak araç talebinde bulunduk. Bu bahsi yapılan araç, yazımız üzerine verildi. Kafanızda bu tarz sorular oluşmasın. Biz bunları çoktan aştık. Bu mahkemede o tarz şeylere yer yok.”

Şengün, araç tanziminin de Adalet ve İçişleri bakanlıklarının koordinasyonunda yapıldığını söyledi.

Başkan Şengün'e şubat ayında 2009 model bir araç tahsis edilmişti.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!