Güncelleme Tarihi:
Dokuz ay boyunca Balat'ın Hızırçavuş mahallesindeki bir dükkanın bodrum katında sessizce binlerce kobay hayvan yetiştiren Şevki Yılmaz, mahallelinin şikayeti üzerine yapılan baskından bir gece sonra hayvanlarıyla birlikte ortadan kayboldu. Mahalleli de böylece ürkütücü hayvanlardan kurtuldu.
Balat Hızırçavuş mahallesi Muhtarı Halil İbrahim Koçan'ın kapısını çalan takım elbiseli adam söze başlamadan önce kendini tanıttı: ‘‘Ben Şevki Yılmaz. Çilingir sokakta bir dükkan kiraladım. Kaydımı yapar mısınız?’’ Muhtar Halil İbrahim Koçan, Şevki Yılmaz'ın önce kaydını yaptı, sonra da ‘‘Kiraladığınız yerde ne iş yapacaksınız?’’ diye sordu. Kendisini doçent doktor olarak tanıtan Şevki Yılmaz, dükkanda hem ikamet edeceğini, hem de kuş yetiştireceğini söyledi.
Mahalleli iki gün sonra dükkanın camlarının gazete kağıtlarıyla sıkı sıkıya kapatıldığını gördü. Kuş besleyeceğini söyleyen yeni kiracı anlaşılan gözlerden ırak olmaya çalışıyordu. Zaten bir kez gördükleri Şevki Yılmaz da artık görünmez olmuştu.
Mahalleli meraklandı
Mahalleli, Şevki Yılmaz'ı dükkanına girip çıkarken de görmüyordu. Kuşları mahalleliye neden göstermiyordu? Dükkanda yatıp kalkıyorsa neden mahalleliyle tanışmamıştı? Zihinler bu sorulara cevap bulmaya çalışırken gözüne uyku girmeyen meraklı bir mahalleli, ‘‘gizemli komşu’’nun gecenin ilerleyen saatlerinde dükkana girip çıktığını keşfetti. Esrarengiz adam her gece saat iki sularında dükkana giriyor, sabahın erken saatlerinde çıkıp gidiyordu. Adamın her gece dükkanına geç saatlerde girip çıktığı da duyulunca meraklar iyiden iyiye arttı. Çilingir Sokak'taki dükkanın sırrı üst katlarda oturan apartman sakinlerinin homurdanmasıyla bozulmaya başladı. Dükkandan pis kokular yükseliyordu.
Evleri fare bastı
Bir gün dükkanın bitişiğindeki evlerde oturan kadınların çığlığı yükseldi: ‘‘Evlerimizi fareler sardı!’’ Esrarengiz adamın dükkanından çıkan yılan ve fareler sokağa korku salıyordu. Muhtar Şevki Yılmaz'ın peşine düştü ama tüm çabaları nafile çıktı. Sonunda belediyeye bir dilekçe yazarak Şevki Yılmaz hakkında şikayetçi oldu:
‘‘ Şevki Yılmaz adındaki şahıs hastanelere ve bilmediğimiz yerlere verilmek üzere iş yerinde kobay olarak fare, yılan, domuz, tavşan ve bunlara benzer hayvanlar yetiştirmekte ve bunları kar gayesiyle satmaktadır. Mahalle sakinleri olarak bu durumdan şikayetçiyiz. Ve mahalle halkımız tedirgindir. Bazı zamanlar yılanlar dışarıya kaçmakta bilhassa çocuklara kurkulu anlar yaşatmaktadır. Bu konuya acil bulmanızı saygılarımla arzederim.’’
Hızırçavuş Muhtarı Halil İbrahim Koçan'ın dilekçesini işleme koyan Fatih Belediyesi, Çilingir sokağa hemen ekip gönderdi. Zabıta ekiplerinin günlerce nöbet tutmaları da bir sonuç vermedi. Sonunda zabıta memurlarına gece mesaisi yazıldı ve memurlar geceleri de sokağın tenha bir köşesinde nöbet tutmaya başladılar. Nihayet beklenen an geldi. Dükkan sahibi Şevki Yılmaz, sokağın başında göründü. Etrafı şöyle bir tetkik ettikten sonra sessizce dükkanın kapısını açtı. Arkasından zabıta memurları ve Muhtar'da içeri girdi. İçerideki manzara Şevki Yılmaz dışında herkesi şaşırtmıştı. Kafeslerde yüzlerce fare, hemstır, kaplumbağa, kertenkele ve kurbağa vardı. Özel kaplardaki yılanlar ise herkesi ürküttü. Gecenin ilerleyen saatlerinde Hızırçavuş'ta tutanaklar tutuldu ve kobaycı Şevki Yılmaz'dan üç gün içinde dükkanı boşaltması istendi. O günden sonra bir daha Şevki Yılmaz'dan bir haber alınamadı.