Mağdur eşe polis zimmeti haylaz çocuğa polis veli

Birkaç yıl önce Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı, kendi arasında protokol yaptı. Bizler de şiddet mağdurlarına empoze edilen ‘Kocandır, sever de döver de’ anlayışını karakollardan kaldırdık. Mağdur olan kadınları polislere zimmetliyoruz. O memur, o kadından birebir sorumlu oluyor. İzmir’de bu konularda eğitim almış 1500 polis var. Eşinden şiddet gören karakola geldiğinde ne yapılacağına ilişkin broşüre göre uygulama yapılıyor.
Ama eşlerin her ikisi için de geçerli bu. 52 koca da şiddet gördüğü için eşini şikâyet etti. İçlerinden ikisini polis korumasına aldık. Cinsiyet ayrımı yapmıyoruz. Mağdurların zimmetlendiği polislerin evde kendi eşlerine şiddet uygulayıp uygulamadıklarından emin değilim. Üzülerek söylüyorum, dört-beş örnek var. O polisleri açığa aldık, belinden silahını ve kimliğini aldık. Yaptığımızın Türkiye’de eşi yok.

KORKU DEĞİL SEVGİ

Öğretim yılı kapandı. Bir tane bile olay çıkmadı. 450 riskli okul tespit ettik. Birinci, ikinci ve üçüncü dereceden riskli gruplara ayırdık. Her okulun bir sivil polisi var. Birinci derece riskli okula polis her gün, ikinci derece riskli olana haftada iki gün, üçüncü derecedekine haftada bir gün gitmek zorunda ama telefon trafiği sürekli. Okulların etrafında risk durumuna göre polis ekibi mutlaka bulunuyor. Herhangi bir sıkıntı durumunda, okul müdürü ya da öğretmeni aradığında ne gerekiyorsa yapmaya çalışıyoruz. İzmir’de ilköğretim ve liselerde, hiperaktifliğinden dolayı diyelim, arkadaşlarını rahatsız eden çok haylaz 72 öğrencimiz var. Çocuk Şube Müdürü bizzat ilgileniyor. Baktık herkes şikâyetçi, bu çocukların velisi biz olalım dedik. Aileleriyle görüştük. Sonra da çocuklara ‘Bundan sonra senin velin benim. Yaptığın her yaramazlığın, haylazlığın hesabını beraber vereceğiz!” dedik. Şükür şikâyet gelmedi, bir olumsuzluğumuz olmadı. İnanın, buradaki ölçü, korku değil; sevgi.

Okulda şiddeti önlemek için Yenişehir (Tepecik), Kadifekale, Bayraklı, Yamanlar, Limontepe’deki sekiz ilköğretim okulunda 9 bin öğrenciyle ilgileniyoruz. Bir yıl boyunca Ege Üniversitesi’nden 16 öğretim görevlisinin yaşam koçluğu yaptığı bu okullarda Çocuk Şube Müdürlüğü’nden polislerle birlikte kültürel ve sportif aktiviteler yaptık. Projenin adı ‘Kardeş Okul Gökkuşağı Projesi’. Çocukların kimi bağlama, kimi gitar çalmayı öğrendi. Halk dansları topluluğu kuruldu, adını ben koydum: Polis Amca Ateşi. Tiyatro grubu da var çocukların.

Öğretmenleri, bu çocukların davranışlarında yüzde 70 oranında davranış değişimi gözlediklerini söylüyor. Valimiz Cahit Kıraç başkanlığında oluşturulan komisyon, Organize Sanayi Bölgesi’nde kurs açtı. Sokakta çalıştırılan çocukların aileleriyle tek tek konuşuldu. Turizmde yardımcı eleman kursuna çocuklarını göndermeye ikna edildi. Üç haftalık kursu bitirenlerden 45 çocuk, Polisevi’nde işe başladı. Ailelere şart koştuk, çocuklarını sokakta çalıştırılmayacaklar.
İzmir’in göç alan semtlerinden hiç uçağa binmemiş, İzmir dışına çıkmamış 80 çocuğu Ankara’ya götürdük. Anıtkabir’i, eski Meclis’i gezdiler. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kabul edildiler.

ÇOCUK ÜZERİNDEN AİLE EĞİTİMİ

‘Ailemin ve Ülkemin Trafik Polisiyim’ projesinde 223 bin ilköğretim birinci sınıf öğrencisini eğitimden geçip trafik kartı verdik. Bu kartı alan çocuk, kendini önemli hissediyor. Polislere söz verdiği için dedesine, büyükannesine, babasına karşı görevinin gereğini yerine getiriyor.
Kırmızı ışıkta durup yeşil ışıkta geçeceğine, araç durmadan inmeyeceğine, yaya kaldırımında yürüyeceğine; aile büyüklerinin alkollü araç kullandırmayacağına, emniyet kemeri taktırmadan yola çıkmayacağına, aşırı hızlı araç kullandırmayacağına söz veriyor. Bu projede hem çocukları hem de anne babaları denetleyelim istedik.