Maceracı gezgin son yolculuğuna çıkıyor
Güncelleme Tarihi:
Mustafa KÜÇÜK İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Ocak 03, 2009 00:00
Kazancıoğlu Mobilya’daki hisselerini 2001’de ortağına devreden ve 2003 yılında, Büyük İskender’in Yunanistan’dan Hindistan’a kadar fethettiği yolu tek başına motosikletiyle giden doğa sporları tutkunu Sinan Kazancıoğlu, yeni yılın ilk günü saat 12.30’da, Etiler’deki evinde tabancayla başına ateş ederek yaşamına son verdi.
KAZANCIOĞLU Mobilya’nın eski hissedarı Sinan Kazancıoğlu, Etiler’deki evinde intihar etti. Arkadaşlarının "şövalye" diye çağırdığı Sinan Kazancıoğlu (48), internetteki sosyal paylaşım sitesi Facebook’taki sayfasında kendisini "ruhumun ustası, kaderimin kaptanıyım" diye tanımlamış. Nasuh Mahruki ve Selim Tansal’la 2004’te bir ay boyunca Kuzey Hindistan’ı boydan boya geçen, iki arkadaşıyla İskoçya’da bir hafta boyunca 250 kilometre at üstünde seyahat eden Sinan Kazancıoğlu, doğa ve gezi tutkunu bir maceracıydı. Sinan Kazancıoğlu, son yolculuğuna bugün öğle vakti Teşvikiye Camii’nden çıkacak.
Mahruki’den sitem
Ölüm haberi üzerine, yakın arkadaşı Nasuh Mahruki, Sinan Kazancıoğlu’nun Facebook’taki duvarına, "Ben bu yaptığını anlamıyorum ve kabul etmiyorum Sinan. Daha iki gün önce sen yazdın, ’Yeni yılda da aynen devam umuduyla’ diye. Umut mu bıraktın, hayal mi bıraktın şimdi bizde. İsteyince oyunu terk etmek var mı böyle. Hayatımda tanıdığım en özgün ruhlardan biriydin, sadece özgünlüğünle değil, hayata karşı yiğitliğinle de değerliydin benim için. Umarım gittiğin yerde aradığın huzuru bulursun. Bir başka yaşamda yeniden karşılaşmak dileğiyle" diye yazdı.
Sinan Kazancıoğlu’nun, seyahat çantasındaki olmazsa olmazları Lonely Planet Dergisi, pipo ve tütündü. Kazancıoğlu bir röportajında, insanları ara sıra da olsa ofisindeki masasından kalkıp kendilerine, "Acaba hayatımı hep böyle, bu şehirde, üç beş restorana giderek, üç beş arkadaş ziyareti yaparak mı geçirmek istiyorum" diye sormalarını, cevaplarının ’hayır’ olması durumunda, "Vakit geçirmeden kendinizi geldiğiniz ve ait olduğunuz yere atın. Yani doğaya" diyordu.
Dokuz yaşında ata bindi
Kazancıoğlu, küçük yaşlardan itibaren kar ve su kayağı, binicilik ve dalış sporlarıyla uğraştı. Kolektif sporlardan çok, bireysel sporlara yönelen Kazancıoğlu bir röportajında, "Karşımda başkasıyla mücadele etmek yerine kendimle ve doğayla mücadele etmek, her zaman daha riskli ve daha heyecan verici olmuştur benim için" diyordu. At binmeye dokuz yaşında başlayan Kazancıoğlu 1979 ile 1987 yılları arasında California Sacramento State Universitesi ve San Francisco Lincoln Universitesi’nde ekonomi okudu. ABD’de dalmaya merak sardı.
Türkiye’ye döndükten sonra büro ve ev mobilyası üzerine kendi şirketinde 2001 yılına kadar çalıştı. 2001’de şirketi ortağına devrederek iş hayatına ara verdi. Kültür Bakanlığı’na bağlı olarak arkeolojik eser koleksiyonerliği yaptı.
Oyunu bozdun Sinan
Sinan Kazancıoğlu’nun Facebook’taki sayfasına arkadaşlarından bazıları şunları yazdı:
Özlem Önal Çok üzüldüm çok anlatamam. İki gün önce seninle buradan konuştuk, senin gibi güzel insana bu yakışır mı? Mekanın cennet olsun, nur içinde yat. Umarım kendin için yaşadığın gibi ölümü de kendin için seçmişsindir. Gittiğin yere hepimiz geleceğiz. Görüşmek üzere.
Aytek Sermet Sevgili arkadaşım, bu kadar renkli hayata bu kadar yakışmayan bir son. Galiba sen mutlusun şimdi. En azından beni öyle olduğunu düşünmek rahatlatıyor. Mekanının cennet olduğunu biliyorum.
Zeki Kadirbeyoglu Sinan, hiçbirinizin yapamayacaklarını ben yaparım diyorsun. Karar senin dostum, her zaman senin.
Fikret Kazan Senin bu genç yaşta aramızdan ayrılmasının bir tek nedeni olabilir, Tanrının yeni bir melek istemesindendir.
Başak Sayan Böyle bırakıp gitmek var mıydı Sinan? Seni çok özleyeceğim. Umarım buralarda bulamadığı huzuru gittiğin yerde bulursun.
Faruk Gazioğlu Hep derdim şu hayatı en keyifli Sinan yaşar diye. İstediğin gibi gezdin, gördün, aşık oldun, sevdin, hayatın tadılabilecek en güzel anlarını yaşadın ve yaşattın. Her şey senin elindeydi ama bu olmamalıydı dostum. Oyunu bozdun.
Mahruki’den sitem
Ölüm haberi üzerine, yakın arkadaşı Nasuh Mahruki, Sinan Kazancıoğlu’nun Facebook’taki duvarına, "Ben bu yaptığını anlamıyorum ve kabul etmiyorum Sinan. Daha iki gün önce sen yazdın, ’Yeni yılda da aynen devam umuduyla’ diye. Umut mu bıraktın, hayal mi bıraktın şimdi bizde. İsteyince oyunu terk etmek var mı böyle. Hayatımda tanıdığım en özgün ruhlardan biriydin, sadece özgünlüğünle değil, hayata karşı yiğitliğinle de değerliydin benim için. Umarım gittiğin yerde aradığın huzuru bulursun. Bir başka yaşamda yeniden karşılaşmak dileğiyle" diye yazdı.
Sinan Kazancıoğlu’nun, seyahat çantasındaki olmazsa olmazları Lonely Planet Dergisi, pipo ve tütündü. Kazancıoğlu bir röportajında, insanları ara sıra da olsa ofisindeki masasından kalkıp kendilerine, "Acaba hayatımı hep böyle, bu şehirde, üç beş restorana giderek, üç beş arkadaş ziyareti yaparak mı geçirmek istiyorum" diye sormalarını, cevaplarının ’hayır’ olması durumunda, "Vakit geçirmeden kendinizi geldiğiniz ve ait olduğunuz yere atın. Yani doğaya" diyordu.
Dokuz yaşında ata bindi
Kazancıoğlu, küçük yaşlardan itibaren kar ve su kayağı, binicilik ve dalış sporlarıyla uğraştı. Kolektif sporlardan çok, bireysel sporlara yönelen Kazancıoğlu bir röportajında, "Karşımda başkasıyla mücadele etmek yerine kendimle ve doğayla mücadele etmek, her zaman daha riskli ve daha heyecan verici olmuştur benim için" diyordu. At binmeye dokuz yaşında başlayan Kazancıoğlu 1979 ile 1987 yılları arasında California Sacramento State Universitesi ve San Francisco Lincoln Universitesi’nde ekonomi okudu. ABD’de dalmaya merak sardı.
Türkiye’ye döndükten sonra büro ve ev mobilyası üzerine kendi şirketinde 2001 yılına kadar çalıştı. 2001’de şirketi ortağına devrederek iş hayatına ara verdi. Kültür Bakanlığı’na bağlı olarak arkeolojik eser koleksiyonerliği yaptı.
Oyunu bozdun Sinan
Sinan Kazancıoğlu’nun Facebook’taki sayfasına arkadaşlarından bazıları şunları yazdı:
Özlem Önal Çok üzüldüm çok anlatamam. İki gün önce seninle buradan konuştuk, senin gibi güzel insana bu yakışır mı? Mekanın cennet olsun, nur içinde yat. Umarım kendin için yaşadığın gibi ölümü de kendin için seçmişsindir. Gittiğin yere hepimiz geleceğiz. Görüşmek üzere.
Aytek Sermet Sevgili arkadaşım, bu kadar renkli hayata bu kadar yakışmayan bir son. Galiba sen mutlusun şimdi. En azından beni öyle olduğunu düşünmek rahatlatıyor. Mekanının cennet olduğunu biliyorum.
Zeki Kadirbeyoglu Sinan, hiçbirinizin yapamayacaklarını ben yaparım diyorsun. Karar senin dostum, her zaman senin.
Fikret Kazan Senin bu genç yaşta aramızdan ayrılmasının bir tek nedeni olabilir, Tanrının yeni bir melek istemesindendir.
Başak Sayan Böyle bırakıp gitmek var mıydı Sinan? Seni çok özleyeceğim. Umarım buralarda bulamadığı huzuru gittiğin yerde bulursun.
Faruk Gazioğlu Hep derdim şu hayatı en keyifli Sinan yaşar diye. İstediğin gibi gezdin, gördün, aşık oldun, sevdin, hayatın tadılabilecek en güzel anlarını yaşadın ve yaşattın. Her şey senin elindeydi ama bu olmamalıydı dostum. Oyunu bozdun.