Güncelleme Tarihi:
Eşitliği ve barışı simgeleyen panonun yapısına zarar verilmesini ve bir bölümünün kapatılmasını eleştiren ressam Erbil, "Bu, sanata yapılmış bir saygısızlıktır. Büyük bir hakarettir. Özellikle panonun eşitliği simgeleyen bölümünün kapatılmasına anlam veremiyorum" dedi.
TARİHİ ÖNEMİ BÜYÜK
Kuzey Londra’daki Barış Panosu 1985 yılında çıkan etnik ayaklanmanın anısına yaptırılmıştı. Eylül 1985’te çoğunluğunu Afrikalı zencilerin oluşturduğu ’Broadwater Farm’ bölgesinde büyük bir etnik ayaklanma çıkmış, Türk bir kadının evi polisin gözleri önünde ateşe verilmişti. Siyahlarla beyazların birbirleriyle ve polisle çatıştığı ayaklanmada bir İngiliz polisi de öldürülmüş ve olaydan sorumlu tutulan Kıbrıslı bir Türk hapis cezasına çarptırılmıştı. Kıbrıslı Türk genci, 4 yıl hapis yattıktan sonra suçsuz olduğu anlaşılınca salıverilmişti. Olayların ardından Harringay Belediyesi, British Council’dan sanat bursu kazanarak Londra’ya gelen Türk ressam Gülsün Erbil’le temasa geçerek olayların anısına ’Barış Panosu’nu yaptırmıştı.
EŞİTLİĞİ SİMGELEYEN BÖLÜM KAPATILDI
İngiltere’nin en büyük mozaik panosu olan 100 metrekarelik ’ Barış Panosu’ dünya üzerindeki eşitliği ve barışı simgeliyordu. Panonun üst kısmında yer alan dünya haritası, barışı simgeleyen gökkuşağı ve Sol Anahtarı aracılığıyla alt kısımdaki piyanoya bağlanıyordu. Piyanoda ise bir siyah, bir de beyaz el tarafından ’Joy of the World’ adlı ünlü barış şarkısının notaları çalınıyordu. Ancak Haringay Belediyesi 1999 yılında sanatçı Erbil’in haberi olmadan panonun en anlamlı kısmı olan piyano ve siyah-beyaz ellerin bulunduğu bu alt kısmını bir camekanla kapattı. Ayaklanmanın yaşandığı Broadwater Farm toplu konut merkezindeki Tangmere binasına camekanlı ek bir giriş yapılarak panonun bu bölümü gizlenmiş oldu. Aynı zamanda panonun yan kısmında bulunan ’barış güvercini’ ile ’ kıtaların eşitliğini’ simgeleyen siyah beyaz kadınlar da kapatıldı. Bu bölümdeki kimi mozaik parçaları da tahrip edildi.
’EŞİTLİKTEN RAHATSIZ OLDULAR’
Panonun eşitliği simgeleyen bölümünün kapatılmasını eleştiren sanatçı Gülsün Erbil, bu girişimin bilinçli bir şekilde yapılmş olabileceğini söyledi. Erbil, "ABD’de bulunduğum sırada habersiz bir şekilde panoyu kapatmışlar. Bu bölüm, panonun yapılış amacını taşıyordu. Belli ki eşitlikten rahatsız olmuşlar. Bu hem insanlığa hem de sanata hakarettir" dedi. Erbil, panonun onarımı ve kapatılan bölümünün tekrar açılması için hukuksal bir girişim başlatacağını da sözlerine ekledi.
PRENSES DIANA DA ZİYARET ETMİŞTİ
Ressam Gülsün Erbil tarafından meslektaşları Mahmut Bozkurt ve Aydın Ayan’ın yardımıyla yapılan ’Barış Panosu’ birçok farklı etnik grubun yaşadığı Kuzey Londra’nın simgesi haline gelmişti. Törenle açılan panoyu eski Galler Prensesi Diana da ziyaret etmişti.
Gülsün Erbil yaptığı tarihi ’Barış Panosu’nun ücretini de yılar süren bir hukuk savaşı sonucunda alabildi. Harringay Sanat Konseyi tarafından sanatçıya ödenmesi gereken 150 bin sterlin, dönemin Broadwater dernek yöneticileri tarafından Jamaika’ya kaçırılmıştı. Bunun üzerine derneğe dava açan Erbil, 4 yıl süren hukuk savaşı sonrasında emeğinin karşılığını alabildi.
SANAT KONUSUNDA AÇILMIŞ EN BÜYÜK DAVAYI DA KAZANMIŞTI
Ressam Gülsün Erbil, geçen yıl Türkiye’de sanat alanında açılmış en büyük davayı da kazanmıştı. Artı Mezat, Ekim 2002’de Ceylan Intercontinental Otel’de düzenlediği müzayedede satışa sunulan Cevat Dereli tablosunun sahte olduğunu söyleyen ressam Erbil’e 100 milyar liralık bir dava açmıştı. Erbil, 3.5 yıl süren davayı kazanan taraf olmuştu.
Londra’daki ’Barış Panosu’yla ilgili yaşadığı sıkıntıların ardından Türkiye’ye yerleşen Gülsün Erbil, sanatsal çalışmalarına burada devam ediyor. Bir zamanlar İngiltere’nin en büyük etnik ayaklanmalarından birine tanıklık eden Londra’daki ’Broadwater Farm’ toplu konutu ise bugünlerde uyuşturucu, mafya ve kaçakçılığın merkezi haline gelmiş durumda.