Güncelleme Tarihi:
Lirik Tarih tartışmasında tam bir düello yaşanıyor. Protel Şirketi'nin sahibi Ali Taygun, Yekta Kara ve kendine yönelik suçlamaları cevapladı. Aynı gün Ankara'da Opera ve Bale Genel Müdürlüğü de bir basın açıklamasıyla suçlamalarını tekrar dile getirdi.
Kara ve Taygun'un avukatı olan Gürsel Öngören, taklit olduğu savunulan Anadolu 2000 ve Hoşgörü İmparatorluğu adlı eserlerle ilgili Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hasan Hüseyin Akbulut, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdür Vekili Remzi Buharalı, Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürü Mehmet Özel ve diğer ilgili kişiler hakkında, bazıları için 9 yıla varan hapis istemiyle 3 ayrı ceza davası açtıklarını söyledi.
Ali Taygun: 'Bütün bunlar deli saçması'
LİRİK Tarih gösterisi ile ilgili olarak çıkan ve gösteriyi sahneye koyan İstanbul Devlet Opera ve Balesi Genel Sanat Yönetmeni Yekta Kara'nın görevden alınmasıyla sona eren olaylar dün bir 'açıklama düellosuna' dönüştü.
Lirik Tarih'in yapımcılığını üstlenen Ali Taygun, dün Lirik Tarih, Yekta Kara ve kendisi ile ilgili suçlamalara cevap vermek amacıyla İstanbul'da bir basın toplantısı düzenledi.
Protel Şirketi adına Lirik Tarih'in yapımcılığını üstlenen Ali Taygun'un, dün The Marmara Oteli'nde düzenlediği ve avukat Gürsel Öngören'in de katıldığı basın toplantısında, hem Lirik Tarih ile ilgili suçlamalara cevap verildi, hem de olayın hukuki boyutu değerlendirildi.
Taygun'un önemle üzerinde durduğu konulardan biri de Yekta Kara'nın bu gösteriden kişisel kazanç sağladığına ilişkin suçlamalardı.
‘‘Gösteri için alınan paradan, gösteriye katılan 196 sanatçıya sadece 23 milyar 500 milyon lira ödendiği, ben ve Kara'nın kendimize yüksek kazanç sağladığımız söyleniyor. Oysa bu doğru değil’’ diyen Taygun sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Bu sözü edilen 196 sanatçı gösteride yeralan İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçıları. Dışarıdan katılanlarla birlikte gösteride 300'ü aşkın sanatçı görev aldı. Teknik personel de eklenince bu rakam 350'ye ulaşıyor. Tüm bu çalışanlara ödenen miktar, 56 milyar lira. Yani iddia edilen rakamın iki katıdır. Bu miktardan Yekta Kara ile bana yüzde 16 kaldı. Bunun yarısını da vergi olarak ödedik. Sonuçta bize kalan yüzde 8'lik bir miktar ve bu da fahiş bir rakam değil. Yekta Kara, müellifi olduğu bir eserden telif hakkını almıştır sadece. Dolayısıyla Kara'nın bu gösteriden ticari kazanç sağladığı doğru değildir.’’
Yekta Kara'nın, Devletin kurumunu ticari amaçlarına alet ettiği iddialarının da doğru olmadığını söyleyen Taygun ‘‘İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin bu gösterilerle bir ilgisi yoktur. Nitekim Genel Müdür de bir TV programında bunu kendisi söyledi’’ diye konuştu.
Genel Müdürlük: Kara, şaibe altında
DEVLET Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü görevinden alınan Yekta Kara'yı, ‘‘kurumun ve devletin olanaklarını kişisel amaçları için kullanmakla’’ suçluyor.
Genel Müdürlük, konu ile ilgili olarak ‘‘zehir zemberek’’ bir açıklama yaptı. Kara'nın soruşturma sonucunda iki ayrı kınama cezası aldığı ve Müdürlük görevinden alınıp rejisörlük görevine getirildiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: ‘‘Kamuda görev yapan yöneticilerin, kurumu kişisel menfaatleri doğrultusunda kullanmaması gerekir. ’’
Kara'nın yaratıcı gücünün elinden alınmadığı belirtilen açıklama şöyle devam ediyor: ‘‘Yapılan incelemeler sonucunda Yekta Kara, Lirik Tarih adlı gösterilere sağlanan sponsorluk katkılarından ne ölçüde ücret aldığı konusunda devletin müfettişlerine açıklama yapma gereği duymadığını belirterek kendisini ve kurumunu şaibe altında bırakmıştır. Bahse konu olan gösterilerde devletin sanatçısını, sahnesini, teknik elemanlarını ve donanımını kullanarak kendisine kazanç sağlama çabası içerisinde olmuştur.’’
Kurumun ve devletin olanaklarını kişisel ticari amaçları için kullanmakla suçlanan Kara'nın, 1309 sayılı yasaya ve Personel Yasası'na aykırı davrandığı vurgulandı.