Liberal laikim

Güncelleme Tarihi:

Liberal laikim
Oluşturulma Tarihi: Ocak 18, 2009 00:00

Nobelli yazarımız Orhan Pamuk, Japon gazetesine verdiği röportajda, ’Liberal laik’ olduğunu söyleyerek, "Türkiye’nin laikleri aynı zamanda liberal de olmalı. Bizim güçlerini ordudan alan laiklerimiz var. Bu Türkiye’nin demokrasisine zarar veriyor" dedi.

Ancak Pamuk, "Ordunun her gün, ’bunu böyle yapmayın’ demesinden hoşlanmadığını" vurguladı.

NOBEL ödüllü yazar Orhan Pamuk, Japon Yomiuri Shimbun gazetesine, "10 yılda bir askeri darbelerle karşılaşıyoruz. Allah’a şükür son 10 yılda böyle bir darbemiz olmadı. Ancak her gün, ordu bunu böyle yapmayın, bunu şöyle yapmayın diyor, ben bundan hoşlanmıyorum" dedi.

Demokrasiye zararlı

Pamuk, günlük yaklaşık 10 milyon tirajla Japonya’nın en büyük gazetesi konumunda bulunan Yomiuri Shimbun’un sorularını yanıtladı. Laiklikle ilgili bir soru üzerine, Türkiye’de çoğunluğu oluşturan birçok kişinin kendisi gibi, İslam ve laikliğin karışımına inandığını belirterek, şunları söyledi:

"Ben bir laikim, fakat liberal bir laikim. Halkın istekleriyle laikliğin enerjisi arasında bir uyum olmalı. Türkiye’nin laikleri aynı zamanda liberal de olmalı. Bizim güçlerini ordudan alan laiklerimiz var. Bu Türkiye’nin demokrasisine zarar veriyor. On yılda bir askeri darbelerle karşılaşıyoruz. Allah’a şükür son 10 yılda böyle bir darbemiz olmadı. Ancak her gün, ordu bunu böyle yapmayın, bunu şöyle yapmayın diyor, ben bundan hoşlanmıyorum. Ancak bu sizin İslamcı fundamentalist olduğunuz anlamına gelmez. Ben aynı zamanda siyasi İslam’ın yükselişinden de kaygı duyuyorum. Yani iki tarafça da sıkıştırılıyorum, ancak herhangi bir tarafı tutma zorunda değilim."

Medeniyetler çatışması değil

Pamuk, "21’inci yüzyılın çatışmalar yüzyılı olacağı söyleniyor, özellikle de ’medeniyetler çatışması’ sözü kullanılıyor, kabul ediyor musunuz?" sorusuna, "Gerçek yönleri var ancak uluslararası medyanın ortaya koyduğu kadarıyla bu sadece daha fazla savaş ve cinayetlere giden yolu döşüyor" dedi. Pamuk şöyle devam etti: "Batı korktuğu ya da rahatsız olduğu için daha fazla Müslümanı öldürüyor ve ’Bu medeniyetler çatışması’ diyor. Bu bir medeniyetler çatışması değildir. Bu sadece insanların öldürülmesidir."

Kürtler-Türkler birlikte yaşar

Pamuk’un gazeteye yaptığı diğer açıklamalar özetle şöyle:

Filistinlilerle İsraillilerin en azından 50 yıl aynı sokakta mutlu bir şekilde yaşadıklarını ve birbirleriyle öpüştüklerini sanmıyorum. Ancak Kürtler ve Türkler oldukça uzun bir süre yan yana yaşamışlardır. Yönetim bilgelik gösterir ise daha uzun süre yaşamaya devam ederler.

Osmanlı İmparatorluğu’nda AB ya da Amerikan tarzı bir hoşgörü olduğunu düşünmeyin. Osmanlı İmparatorluğu’nda en çok saygı duyduğum şey İslam’ı fazla empoze etmemiş olmasıdır. Evet İslam’ı empoze ettiler ancak Batıyla karşılaştırıldığından görece daha azdır. Bir imparatorluk daima çok etnisitelidir.

Türkiye’nin sıkıntısı sosyal açıdan çok politik açıdandır. Biri sosyal sorun varsa bu zenginlik ve fakir sınıflar arasındaki ayrımdır. Siyasi olarak laiklerin ağırlıklı olarak devlet organlarında ve orduda bulunan temsilcileri İslami seçmenle çatışıyor. Ve bu çatışma ülkeye gerçekten zarar veriyor. Bundan her iki taraf da sorumludur.

Türkiye’de milliyetçiliğin açık bir şekilde yükselişi var. Bunun birçok sebebi bulunuyor. Bunlardan biri yöneten sınıfların Türkiye’nin çıkarlarının AB’ye girişle birlikte zedeleneceği korkusu. Maalesef diğeri ise Türk ordusunun bir bölümünün AB görüşmelerinden rahatsızlık duyması. Türkiye’nin demokraside sağladığı gelişmeler, AB’yle ilişkilerindeki gelişmeyle paralel. Daha fazla ifade özgürlüğü, azınlıklara daha fazla saygı daha fazla çok kültürlülük, maalesef AB doğrultusunda bunların yarısı yapılmıştır.

’AB Hristiyan kulübüdür’ sözü AB’de muhafazakárların söyledikleri şeydir. Avrupa laik ilkeler üzerine inşa edilmişse, Avrupa’da da toprağı bulunan Türkiye’nin burada yeri vardır. Türkiye’nin AB’ye katılması Ortadoğu ülkeleri için de önemlidir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!