OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 15, 2003 00:00
Kapatılan DEP'in eski milletvekilleri Leyla Zana, Selim Sadak, Hatip Dicle ve Orhan DoÄŸan'ın yeniden yargılandığı davada, sanıkların avukatları, mahkemeden herhangi bir talepte bulunmadılar. Ankara 1 No'lu DGM'de görülen davanın bugünkü 6. duruÅŸmasına, Zana, Dicle, Sadak ve DoÄŸan ile avukatları katıldı.    DuruÅŸmada, Orhan DoÄŸan'ın terör örgütü üyesi olduÄŸu öne sürülen Abdulvahap Kandemir adlı kiÅŸiyi evinde barındırdığı ve muayenesini yaptırdığı iddialarıyla ilgili olarak iki tanık dinlendi.    Kandemir'i muayene eden göz doktorunun sekreteri Necmiye Demir, olayı tam olarak hatırlayamadığını, bir milletvekilinin oÄŸlunun 1993 yılının aÄŸustos ayında muayene edildiÄŸini bildiÄŸini söyledi. Muayeneden birkaç gün sonra polisin teÅŸhis için büroya geldiÄŸini anlatan Demir, bu kiÅŸiyi muayeneye kimin getirdiÄŸini de anımsamadığını ifade etti.    Kandemir'e gözlük veren GüneÅŸ Optik'in eski görevlisi Åžaban Akgül de gözlük verilmesine iliÅŸkin prosedürü anlattı. Kendisinin firmada fatura kesmekle görevli olduÄŸunu belirten Akgül, milletvekili DoÄŸan'ın gelmediÄŸi halde saÄŸlık karnesini imzalayıp göndermesinin gözlük vermek için yeterli olabileceÄŸini söyledi. Akgül, satışı kendisinin yapmadığını da sözlerine ekledi.     "SERBEST BIRAKMA TALEBÄ° GEREKÇESÄ°Z REDDEDÄ°LÄ°YOR"    Daha sonra söz alan sanıkların avukatı Yusuf AlataÅŸ, yeniden yargılamanın baÅŸlamasından bu yana 6. duruÅŸmanın yapıldığını, ancak büyük hayal kırıklığı içinde olduklarını belirtti. 1994'teki mahkumiyet kararından sonra 10 yıl süren büyük mücadele sonucu yeniden yargılanma hakkı elde ettiklerini anlatan AlataÅŸ, ''Büyük bir fırsat yakaladığımızı sanıyorduk çünkü mahkeme bizim için eski hükmün deÄŸiÅŸebileceÄŸini kabul etmiÅŸ idi'' diye konuÅŸtu.    Mahkemenin esas anlamında yargılama yaparak delilleri toplayacağını, Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi'nin (AÄ°HM) ihlal tespitlerini göz önüne alacağını beklediklerini ifade eden AlataÅŸ, 6 duruÅŸmadır bu beklentilerinin boÅŸa çıktığını savundu.    Mahkemenin iddia makamıyla savunmaya eÅŸit mesafede durmadığını da öne süren AlataÅŸ, ''EÄŸer bir ÅŸey deÄŸiÅŸmeyecekse bu kadar çabaya gerek yok. Hem hükmün deÄŸiÅŸebileceÄŸini kabul edeceksiniz, hem de serbest bırakılma taleplerini hiçbir gerekçe göstermeden reddedeceksiniz'' dedi. Kamu tanıklarının ifadelerinde büyük çeliÅŸkiler olduÄŸunu, ilk yargılamada verilen mahkumiyet kararına esas teÅŸkil eden Åženoba köyündeki konuÅŸmayla ilgili yalan söylediklerini ileri süren Yusuf AlataÅŸ, kendi delillerinin toplanmadığını ifade etti.     TALEPTE BULUNMADILAR     AlataÅŸ, ''Biz bu mahkemede hiçbir ÅŸekilde etkili olamıyoruz. Fiziken ve birey olarak buradayız ama hiç etkimiz yok. Bu durumda biçimsel yargılamanın parçası olmak istemiyoruz. Nasıl olsa reddedileceÄŸi için herhangi bir talepte bulunmayı doÄŸru bulmuyoruz'' diye konuÅŸtu.    Sanıkların avukatı Diyarbakır Barosu BaÅŸkanı Mustafa Özer de savunmasında, AlataÅŸ'a katıldığını belirtti ve ''Åžekli yargılama yapıp davayı zamana yayarak infazın devamı amaçlanıyorsa hukuktan uzaklaşılıyor demektir'' dedi.    Cumhuriyet Savcısı Dilaver Kahveci, mütalaasında, gelmeyen 3 tanık için gerekli yazışmaların yapılmasını istedi. Kahveci, sanık avukatları Zana, Dicle, DoÄŸan ve Sadak'ın infazının durdurulmasına iliÅŸkin talepte bulunmadıkları için bu konuda görüş bildirmedi.    Ankara 1 No'lu DGM'nin asil üyesi Ä°smail Tiryaki'nin baÅŸkanlık yaptığı mahkeme heyeti, kısa aradan sonra hükmün infazına ara verilmesine gerek olmadığına karar verdi. Heyet, tanıkların dinlenmesine iliÅŸkin eksikliklerin giderilmesi için duruÅŸmayı 15 Eylül tarihine erteledi.    HÃœKÃœM Ankara 1 No'lu DGM, kapatılan DEP'in eski Diyarbakır milletvekilleri Dicle ve Zana, eski Şırnak milletvekilleri DoÄŸan ve Sadak'ı, terör örgütü PKK'nın liderlerinden aldığı emir ve talimat doÄŸrultusunda ülke içinde ve dışında yoÄŸun bölücü faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''yasadışı örgüt üyeliÄŸi'' fiilini düzenleyen 168-2 ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun ''ceza artırımını'' öngören 5. maddesi uyarınca, 15'er yıl ağır hapis cezalarına mahkum etmiÅŸti. AB'ye uyum yasaları çerçevesinde, Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarının yeniden yargılanma nedeni sayılması yönünde düzenleme yapılması dolayısıyla DEP'lilerin yeniden yargılanmalarına baÅŸlanmıştı.Â
button