Leyla Zana savcıya ifade verdi

Güncelleme Tarihi:

Leyla Zana savcıya ifade verdi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 13, 2009 15:11

DİYARBAKIR’daki Nevruz kutlamalarında yaptığı konuşma nedeniyle hakkında soruşturma açılan kapatılan DEP eski milletvekili Leyla Zana, savcıya ifade verdi.

Zana, savcıya verdiği ifadede, Filistin örneğini vererek, “Filistin halkı parçalanmamış olsa idi, bu sorun çok daha kolay ve böyle uzun bir zaman dilimine yayılmadan çözülmüş olurdu. O nedenle Kürtler bir araya gelerek sorunlarını konuşmalı ve ne istediklerini net bir şekilde ortaya çıkarmalı ve demokratik yol ve yöntemler ile ülke yönetimlerine kendi gelecekleri konusunda görüş ve önerilerini sunmalıdırlar” dedi.
Diyarbakır’daki 21 Mart Nevruz kutlamalarında yaptığı konuşma nedeniyle hakkında ‘örgüt propagandası yapmak’ suçundan soruşturma açılan Leyla Zana, Cumhuriyet savcısına ifade verdi. Avukatı Cabbar Leygara ile birlikte Adliyeye giden Zana, Ortadoğu’da Kürtler’in Türkiye, Suriye, Irak ve İran’da yaşadıklarını belirterek şöyle konuştu:

“Bu çoğrafyada böyle bir büyük nüfusa sahip olmak, hiçbir statüye sahip olmayan bir halk. Kürtlerin de birlikte yaşadığı halklara eşit, özgür ve demokratik bir yapıda yaşamak istiyoruz. Hak talebinde bulunur iken amaç ülkeyi bölmek değil, kendi tarihlerine, kültürlerine ve kimliklerine sahip olmak istiyorlar ve yıllardır bu sorunsallığın demokratik yöntemler ile çözülmesini istemektedirler.”

FİLİSTİN ÖRNEĞİ

Dünyanın geldiği noktada, bütün sorunların diyalog ve demokratik yöntemler ile çözümü arayışının görüldüğünü kaydeden Zana, şöyle devam etti:

“Filistin örneğini ele alırsak, Filistin halkı parçalanmamış olsa idi, bu sorun çok daha kolay ve böyle uzun bir zaman dilimine yayılmadan çözülmüş olurdu. O nedenle Kürtler bir araya gelerek sorunlarını konuşmalı ve ne istediklerini net bir şekilde ortaya çıkarmalı ve demokratik yol ve yöntemler ile ülke yönetimlerine kendi gelecekleri konusunda görüş ve önerilerini sunmalıdırlar. Ben buna inanıyorum. Bu bir bölünmeyi beraberinde getirmez. Şimdiye kadar zoraki birliğin tersine gönüllü bir birliğe dönüş, haklar gönüllülük temelinde birlikte yaşayabilirler birbirini anlayabilir ve gelecek nesile barışçıl bir ortamı hazırlayabilirler. Akan kanın her insanın incittiği ve acıttığı gibi bir insan olarak bende bundan acı duyuyorum, bir an önce son bulması gerektiğine inanıyorum.”

Leyla Zana, 21 Mart 2009 tarihli Nevruz alanında yaptığı konuşmanın bu çerçevede ele alınması gerektiğini de ifade ederek, “Bu konuşmamda tüm Ortadoğuda yaşayan Kürtlerin büyük çoğunluğunun PKK, KDP ve YNK ya sempati duyup, siyasi irade olarak gördüklerini ifade etmeye çalıştım. Amacım herhangi bir örgütün propagandasını yapmak değildir. Kendi kişisel görüş ve tespitlerimdir. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!