Leveson soruşturması Cameron'ı terletti

Soruşturma sırasında, o dönem muhalefetteki Muhafazkar Parti'nin lideri olan Cameron'a, News International gazete grubunun eski CEO'su Rebekah Brooks tarafından 2009 yılında gönderilen bir telefon mesajı okundu.

Televizyonlardan canlı yayınlanan "sorgu" sırasında, Cameron'ın yüzüne okunan telefon mesajının, 46 yaşındaki siyasetçinin yapacağı kritik bir parti konuşmasından bir gün önce gönderildiği belirtildi.

Mesaj, Cameron ve telekulak skandalının patlak vermesinin ardından görevinden istifa etmek zorunda kalan Brooks arasındaki arkadaşlığın boyutlarını gözler önüne serdi.

Meyda patronu Rupert Murdoch'a ait gazete grubunun başında olan Brooks'un attığı mesajda, "Yarın için senin adına çok heyecanlıyım. Sadece arkadaşın olduğum için değil, aynı zamanda profesyonel anlamda bu işte beraber olduğumuz için. Hayatının konuşması ha? Evet Cam yapabilir" dediği ortaya çıktı.

"Bu işte hep birlikteyiz", 2010'daki seçimlerde Muhafazakar Parti'nin kampanya sloganıydı. Brooks'un editörü olduğu Sun gazetesi ise bahsi geçen kongre konuşmasının ardından "Evet Cam yapabilir" başlığını atarak, Cameron'ın seçimlerde başarılı olacağına dair inancı yansıtmıştı.

Başbakan Cameron, mesajın soruşturmada okunması ve ne anlama geldiğinin sorulması üzerine, "Sun gazetesi o dönemde Muhafazakarları desteklemeye karar vermişti. Bu  mesaj o anlama geliyor. Biz arkadaştık. Ama profesyonel olarak. Ben Muhafazakar Parti'nin lideri, o da gazete editörü olarak, aynı siyasi gündemi ortaya koyacaktık" diye cevap verdi.

DAHA ÅžEFFAF HALE GELMELÄ°
Yaklaşık beş saat boyunca ifade veren Cameron'a, soruşturmada, "Basın ile siyasetçiler arasındaki ilişkinin çok yakın" olduğunu belirterek, bu ilişkinin yeni düzenlemeler sonucu daha şeffaf ve iyi hale getirilebileceğini söyledi.
      Â
Cameron, kapatılan "News of the World" gazetesinin eski editörü Andy Coulson'ı 2007 yılında "News of the World" gazetesindeki görevinin ardından, Muhafazakar Parti'nin iletişim danışmanı olarak işe almasıyla ilgili olarak ise, "Kendisiyle görüşmemde telekulak konusunu açtım ve bu konuya ilişkin kendisinden güvence aldım" dedi.

Cameron ifadesinde, Coulson'ı basın danışmanı olarak işe almanın ileride tartışmaya yol açacağını tahmin ettiğini kabul etti ancak, "Ona ikinci bir şans verdim. İşini gayet iyi yaptı ve bu konuda bir şikayet yoktu. Eğer biri bana telekulakla ilgili kanıt sunsaydı, onu işe almazdım veya işine son verirdim" diye konuştum.

SORUÅžTURMA TALÄ°MATI CAMERON'DAN GELMÄ°ÅžTÄ°
İngiltere'de basının polis ve siyasetçilerle ilişkisi geçen yıldan bu yana masaya yatırılıyor.

Murdoch'ın, İngiltere'de sahibi olduğu "News of the World" gazetesinin sansasyonel haber için aralarında siyasetçiler, sanatçılar, kraliyet ailesi ve ölen İngiliz askerlerinin yakınlarının da bulunduğu birçok kişinin telefonlarını yasa dışı olarak dinlediğinin ortaya çıkması, ülkede tartışmalara neden olmuştu.

Murdoch, İngiliz parlamentosunda skandala ilişkin ifade vermiş ve 168 yıllık "News of the World" pazar gazetesini kapatmak zorunda kalmıştı.

Skandalın ardından İngiltere Başbakanı Cameron'ın, basın ve polisin telekulak skandalındaki rolüyle ilgili iki bölümlü bir soruşturma başlatılmasını istemesi üzerine Yargıç Brian Henry Leveson başkanlığında altı kişilik bir soruşturma heyeti oluşturuldu.

Londra'daki Yüksek Mahkeme'de görülen soruşturmada şimdiye kadar çok sayıda yeni ve eski başbakan, bakan, milletvekili, medya yöneticileri ve sanatçılar dinlendi. İfadeler, İngiltere'de siyasetçilerle basın arasındaki yakın ilişkiyi ortaya koydu.

Leveson soruşturmasının sonunda heyetin, ülkedeki basın düzenlemeleri ve yönetimiyle ilgili çeşitli önerilerde bulunması beklenirken, bu önerilerin İngiltere genelinde basının çalışma şekli ve işleyişiyle ilgili büyük değişikliklere neden olabileceği tahmin ediliyor.