Levent Kırca'nın savaşı

Güncelleme Tarihi:

Levent Kırcanın savaşı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 28, 1998 00:00

Haberin Devamı

Levent Kırca, geçtiğimiz hafta ‘‘Olacak O Kadar’’ programında Devlet Bakanı Işılay Saygın.'ın ‘‘Hâlâ bakireyim’’ açıklamasını konu alan skeç yüzünden, RTÜK'ün Kanal D'ye verdiği bir gün yayın durdurma kararını protesto etti. Küçükçiftlik Lunaparkı Levent Kırca Oya Başar Tiyatrosu'nda ekibiyle birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Levent Kırca, ‘‘Bu kararı halk vermedi. Işılay Saygın'ın isteğiyle verilen bir karardır. Bunun adı sansürdür. Saygın, hakkını yargı yoluyla aramak varken, milyonlarca izleyicinin hakkını çalarak ekran kapattı. Kendisini adalete davet ediyorum. Bizi aile hayatı, örf, adet ve geleneklere aykırı yayın yapmakla suçluyorlar. Hepimizin kalçasına bu etkiketi yapıştırdılar’’ dedi.

Aydınları ‘‘sansür eylemine’’ karşı çıkmaya davet eden Kırca'yı siyasiler de yalnız bırakmadı. CHP milletvekilleri Mehmet Sevigen, Cevdet Selvi ve Altan Öymen'in de hazır bulunduğu basın toplantısında, programı daha fazla yürütmek istemediğini açıklayan Kırca, ekibiyle birlikte ‘Olacak O Kadar’ı bitirme kararı aldıklarını açıkladı.

‘‘Demokratik ülkelerde sansür yoktur. Sadece diktatörlük rejiminde olabilir. Ben 11 yıldır bu programı yapıyorum. Bunca yıldır ahlaklıydım da şimdi mi ahlaksız oldum?’’ diyen Kırca, bugüne kadar programında Cumhurbaşkanı, Başbakan ve birçok milletvekilini hicvettiklerini, her birinden tebrik ve kutlamalar aldıklarını belirtti.

SANATÇILAR ATEŞ PÜSKÜRÜYOR

Müjdat Gezen: Levent Kırca'nın programı bıraktığı haberini gazetelerden okuyunca çok üzüldüm. Ben ve Müjdat Gezen Sanat Merkezi'ndeki 35 arkadaşım Levent Kırca'nın yanındayız ve destekliyoruz. Bir bakan bakire olduğunu açıklıyor ve bir komedyen de bunu programında işliyor diye bir TV kanalı kapatılamaz. Amerikan Başkanı'nın seks skandalını bütün TV kanalları yayımladı. Bu mantıkla Amerika'da hiçbir TV açık kalmazdı.

Yalçın Menteş: Levent Kırca'nın yanındayım. Cumhuriyet'in 75'inci yılında böylesi bir baskı Türkiye'nin ayıbı. Ayrıca kimse Işılay Saygın'a ‘‘Bakire misin?’’ diye sormadı. Kadın ‘‘52 yaşındayım, bakireyim’’ dedi. Bunu programına konu eden komedyenin kanalı da kapatılıyor.

Hamdi Alkan: Levent Kırca'yı sonuna kadar destekliyorum. Tepkisini çok haklı buluyorum. ‘‘Reyting Hamdi’’nin önceki gün ekrana gelen bölümünün 15 dakikası RÜTK'ün engeliyle karşılaştı. Milli Eğitim Bakanlığı ve Çankaya Köşkü önünde soyunan insanlarla ilgili iki parodiyi sakıncalı buldular. Bir yanlışlık varsa bunun çözümü ekran kapatmak olmamalı. Bugün bir kanalın kapanması 300 milyar gibi bir zarara mal oluyor.

Behzat Uygur: Sonuna kadar Levent Ağabey'in yanındayız. Işılay Hanımefendi önce kendi açıklamalarına dikkat etsin. 50'sinden sonra çıkıp gazetelere bakire olduğunu söylerse tabi ki mizahçılara malzeme olur. Eğer örf, adetlere aykırı yayınları susturacaklarsa önce Meclis TV'yi kapatsınlar. Asıl onlar küfür ve kavgalarıyla kötü örnek oluyor.

Süheyl Uygur: 12 yıldır anlı şanlı devam eden, çok da kaliteli bir program yapan Levent Kırca, kazıyarak hak ettiği yerlere geldi. Sansürle sanatçıyı değil, aslında halkı cezalandırıyorlar.

Saygın: ‘‘RTÜK bana bağlı değil’’

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın, Levent Kırca'nın eleştirilerine Basın Müşaviri aracılığıyla yanıt verdi. Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Sabri Canbeyli imzasıyla dün yapılan yazılı açıklamada, Kırca'nın ‘‘RTÜK'ün Işılay Saygın'a bağlı olduğu düşünülecek olursa olay daha da manidardır’’ sözlerinin ‘‘gerçek dışı’’ olduğu belirtildi. RTÜK üyelerinin TBMM üyelerince seçilerek göreve geldikleri hatırlatılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: ‘‘Sayın Kırca'nın bu sözleri Devlet Bakanı Işılay Saygın'a hiçbir biçimde bağlı olmayan RTÜK'ün değerli üyelerine gerçek dışı iftiradan başka hiçbir anlam taşımamaktadır.’’

Baykal'dan Kırca'ya destek telefonu

CHP lideri Deniz Baykal, dünkü CHP grup toplantısında Levent Kırca ve Oya Başar'ı desteklediğini söyledi. RTÜK'ün tartışmalı kararlar verdiğini belirten Baykal, ‘‘Bu olay nedeniyle toplumsal tepki oluşursa, RTÜK bir daha 'Ben yaptım oldu' tavrını zor sürdürür’’ dedi. Baykal şöyle konuştu:

‘‘Milliyet Gazetesi'nin satışında okuyucuların ve yazarların ortaya koyduğu tavır, artık sadece faturayı ödeyen kişinin patron olmadığını göstermiştir. Bu olayda da aynı durum yaşanmaktadır. Türkiye'nin çok köklü bir mizah geleneği vardır. Padişahlar bile bu mizahın hedefi olmaktan kurtulamamıştır. Şimdi falan bakan üzüldü diye, köklü bir mizah anlayışını kapatmanın, cezalandırmanın anlamı yoktur. O nedenlye biz CHP olarak Levent Kırca ve Oya Başar ile dayanışma içindeyiz. Her türlü şiddet ve pornografi yayınları rahatlıkla yapılırken, iktidar mensupları mizaha konu oldu diye RTÜK'ün kapatma cezası vermesi kabul edilemez.’’ Baykal, Levent Kırca- Oya Başar çiftini de telefonla arayıp, üzüntüsünü iletti ve kendilerini desteklediğini bildirdi.

Sanatçıya ceza vermek ilkelliktir

Çeşitli partilere mensup parlamenterler de Hürriyet'e, Levent Kırca olayını şöyle değerlendirdiler:

Yüksel Yalova (ANAP Genel Başkan Yardımcısı): Batılı gelişmiş toplumlarda, tiyatro, kabare ve tv skeçlerinde kritik edilen devlet başkanları ve yöneticiler, bundan olsa olsa memnun olurlar. Akıllarından kızmak bile geçmez.

Akın Gönen (ANAP- İçişleri Komisyonu Başkanı): RTÜK hem sanatçı ve sanatsal özgürlüğünü hem de kişisel hakları gözönünde bulundurarak terazisini kullanmalı ve dikkatli olmalıdır.

Bedri İncetahtacı (FP Gaziantep): Sanata ve sanatçıya sahip çıkmak lazım. RTÜK'ün sanatı engelleyici bir yapıda olmasını kabul etmek mümkün değildir.

Ali Dinçer (CHP Ankara Milletvekili): Bir olayı mizah yoluyla eleştiren sanatçıya konulan ceza ilkelliktir.

Mustafa Çiloğlu (DYP Burdur Milletvekili): Levent Kırca haklı.

Zeki Ertugay (DYP Erzurum Milletvekili): Meseleyi demokrasi anlayışı ile değerlendirmek gerekir. Bu devirde yasaklamaların yeri olmamak gerekir.

Necmi Hoşver (DYP Bolu Milletvekili): Kişisel olarak ben programı izledim ve rahatsız oldum. T.C hükümetinin bir bakanını hicvederken daha düzeyli ve dikkatli olunsa daha iyi olurdu.

Ali Ilıksoy (DSP Grup Başkanvekili): Mizaha sınırlama getirilemez. RTÜK'ün de müdahalede bulunurken sınırlarını iyi belirlemesi gerekir. Bu konuda hassasiyet gösterilmeli. Sanata sınır getirilmesi doğru değil, sanata fazla müdahaleci olunmamalı.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!