Güncelleme Tarihi:
Dün, Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin makamından aldığı gücü kötüye kullandığına ve yasayı görmezden gelerek gazetelerde açıklanacak haberleri engellediğine dair kanıtlar ortaya çıkmaya başladı. Sarkozy’nin adamları L'Oréal grubunun dallanıp budaklanan anlaşmazlığını ve siyasi finans skandalını gizlemeye çalıştı.
Olayın 1970’lerin Watergate skandalı ve dönemin Cumhurbaşkanı Richard Nixon ile karşılaştırılması uzak görünebilir. Ancak, benzerlikleri de görmezden gelmemek gerekiyor.
Köşeye sıkışan Cumhurbaşkanına, aynı Le Monde gazetesinin Sarkozy’e yaptığı gibi, ülkenin tanınmış, liberal görüşlü gazetesi Washington Post tarafından meydan okunmuştu.
Sarkozy ülkenin güvenlik servislerini sığ politik amaçlar için kullanmakla suçlanıyor. Verdiği siyasi savaşta hukuk ve adaleti slogan haline getiren Cumhurbaşkanı'nın ülkenin yasalarına karşı geldiği ortaya çıktı. Fransa dün de Sarkozy’nin Romanlara karşı düşüncesizce yürüttüğü kampanyadan dolayı Brüksel tarafından kınanmıştı.
Watergate’le aradaki farkı çok da büyütmemek gerek. Richard Nixon 1971-72 yılları arasında cumhurbaşkanlığı seçimleri için bir kampanya yürütmeye başladı. ABD Başkanı’nın adamları çaldı, yalan söyledi ve iftira attı.
Fransız Cuhurbaşkanı’nın görevlileri “sadece” istihbarat servisini utanç verici sızıntıların kaynağını bulması için görevlendirmekten suçlu bulunuyor. “Sadece” basın özgürlüğünü ve basın-yayın organlarının mahremiyetini garantileyen ve bu yıl Ocak ayında yeniden düzenlenen 100 yıllık Fransız yasasını deldikleri için suçlular.
Fransa’nın yakın tarihteki siyasi geçmişini göz önüne alırsak, tarihin tekerrür ettiğini söyleyebiliriz. Başarılı Fransız Cumhurbaşkanlarının her zaman güvenlik ve istihbarat servislerini özel amaçları için kullandığı biliniyor. İstihbarat servisleri, Chirac döneminde Sarkozy’ye bir takım suçlamalar yöneltmek için de kullanılmıştı. Geçtiğimiz yıllarda bu tür istismarlarla karşı karşıya kalan Fransız medyası pasif ve bazen de destekleyici bir tavır takındı.
Le Monde gazetesinin Sarkozy’e meydan okuma kararı cüretkar olduğu kadar geç kalmış bir tavır. Radikal araştırmacı web sitelerinin yükselişi, anlaşılan geleneksel basın organlarının konumunu kuvvetlendirdi. 20 ya da 30 yıl önce olsa, Le Monde gazetesinin böyle bir adım atacağı şüpheliydi.
2007 yılında Sarkozy Fransız halkına daha farklı bir siyaset ve cumhurbaşkanlığı sözü verdi. Mitterand ve Chirac gibi görevde olup da güçten ve gerçeklikten uzak olmayacağını söyledi. Daha şeffaf, daha sorumluluk sahibi, halka ve gerçek problemlere daha yakın olacağını iddia etti.
Üç yıl sonra, Sarkozy’nin düzensiz bir şekilde öne sürdüğü reform çabaları güvenilirliğini yitirdi. 23 yaşındaki oğlunu üst düzey bir konuma getirme çabalarından, Temmuz ayındaki suç ve yabancılar arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarma çabasına Cumhurbaşkanı’nın attığı adımlar boş çabalardan kabaca popülist bir hal aldı.
Yaz başından beri gelişen L'Oréal olayı ve Sarkozy’nin 2007 yılındaki seçim kampanyasının yasa dışı finansal yollardan yürütüldüğü iddiaları Elysée Sarayı’na yeni bir şüphe düşürdü. Ve her şey birbiriyle bağlantılı. Roman vatandaşlara karşı yürütülen kampanya aslında Sarkozy’nin seçim kampanyasının L'Oréal’in mirasçısı Liliane Bettencourt tarafından finanse edildiği iddialarının üzerini örtmek için gündeme getirildi.
Pazartesi günü, Le Monde gazetesi ellerinde Cumhurbaşkanı’nın Fransız istihbarat servisini özel amaçları için kullanarak Bettencourt’la ilgili hikayenin kaynağını araştırdığına dair kanıt bulunduğunu açıkladı.
Sızıntının kaynağının David Sénat olduğu ortaya çıktıktan sonra Sénat görevden alındı. Le Monde gazetesi basın kaynaklarının mahremiyetini garantileyen yasaya karşı çıkıldığı için dava açtığını duyurdu. Elysée vakit kaybetmeden böyle bir araştırma emri vermediklerini açıkladı. Ancak, Sénat isimli çalışanın görevden alındığını reddedemedi.
Fransız istihbarat servisinin üst düzey görevlisi Bernard Squarcini dün bahsedilen araştırmanın gerçekleştiğini ve Le Monde’un muhbirinin de Sénat olduğunu itiraf etti. Fransız telefon operatörlerinden kurumdaki tüm şüphelilerin telefon kayıtlarının verilmesi istendi.
Squarcini, Fransız Polis Teşkilatı genel müdürü Frédéric Péchenard’ın emirlerini uyguladığını söyledi. İki görevli de Elysée’den talimat aldıklarını ve ulusal güvenliği korumak için çalıştıklarını açıkladı. Muhbirin daha mühim devlet sırlarını açığa çıkarma ihtimalini göz önünde bulundurduklarını söylediler.
Aceleyle yapılan bu savunma dün Le Monde tarafından yerle bir edildi. Péchenard devlet bünyesinde telefon dinleme işlemlerini gerçekleştiren üst düzey bir görevlinin onayıyla çalıştığını belirtti. Kurum böyle bir onayın verilmediğini açıkladı.
Bu savunma da günün sonunda üst düzey adli subay tarafından çürütüldü.
Sonuç olarak Elysée'in ört bas çabaları bir gün bile dayanamadı. Richard Nixon olsa daha iyisini yapabilirdi.
Independent gazetesinde John Lichfield imzasıyla "Sarkozy accused of using Watergate-style tricks to muzzle the French press" yayımlanan makaleden derlenmiştir.
Hürriyet'i Facebook'ta takip etmek istiyorsanız:
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet
Hürriyet'i Twitter'da takip etmek istiyorsanız:
http://twitter.com/HurriyetPlanet