Laiklik prensibi Anayasa'da korunmalı

MEMNUNİYET DUYUYORUZ

“Mısır ile ilişkilerimizde normalleşme süreci yaşanıyor. Daha önce Kahire’deki toplantının ikinci aşaması Ankara’da gerçekleşti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Hem ilişkilerin normalleştirilmesi, hem iki ülkenin daha yakınlaşan, ortaklaşan konularda ilerlemesi memnuniyet verici.

AFGANİSTAN KADERİNE TERK EDİLMEMELİ

Afganistan’daki yabancı askerlerin tamamı 31 Ağustos’ta ayrılmış oldu. Kapsayıcı bir hükümetin ortaya çıkmasını ifade ettik. 33 kişilik bir grup var hükümette. Bunun geçici olduğu ifade ediliyor.  Burada dini etnik yerel güçlerin kendini temsil ettiği bir güç çıkması son derece önemli. Kadın hakları konusunda takip ediyoruz. Geçmişte yaşanan olayların yaşanmamasını temenni ediyoruz. Uluslararası toplumun daha sağduyulu davranması, Afganistan’ı kendi kaderine teslim etmemesi gerekir. Bizim büyükelçiliğimiz Afganistan’daki bir yetkiliyle görüştüğü zaman resmi bir güçle görüşmüş oluyorsunuz. Taliban ile görüştüğünüzde fiili bir görüşme yapmış olursunuz. Bunlarla ilgili konuşurken dikkatli konuşmakta fayda vardır.

OLUMLU BAKMIYORUZ

(Laiklik tartışması) Sayın Resul Tosun’un, Engin Özkoç’un ifadelerine katılmıyoruz. Laiklik prensibinin Anayasa’da korunması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla ilgili yaklaşıma olumlu bakmıyoruz. Türkiye’nin bu konudaki tecrübesi Cumhuriyetin ideali kadınların kamusal alana çıkmasıdır. Sırf okumak isteyen kız çocukları laikçilik adına okul kapılarından çevrilmiştir. AK Parti göreve geldiği ilk andan itibaren laiklik prensibini korumuştur. Laikliğe karşı odak olmak üzerine açılan davaların çoğu laiklikle ilgili değil laikçilikle ilgiliydi. Asıl buradaki sıkıntı laiklik bağlamından çıkarılarak laikçiliğe çevrilerek Türkiye’nin demokrasisinin zedelenmesidir. Hem laiklik prensibinin korunarak değerlendirilmesi gerektiğini özgürlükçü anlamda iade ediyoruz.

AK PARTİYE SÖZ ETMESİ TRAJİK

(Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi) Bunun mekanizması nasıl olur şimdilik bir şey söylemek zor. İnsanları ölümün kucağına atalım değil, hassasiyetli ve şerefli bir model kurmak.

(Kemal Kılıçdaroğlu’nun 12 Eylül ifadeleri)Cumhurbaşkanımız ve AK Parti’ye söz ederek ifade kullanması trajik. Kendi başında bulunduğu siyasi geleneğin teknik değil organik ilişkisi Türk siyasi açısından berrak bir tablo.

(Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kitabı) Bu kitap ülkemizin siyasi ve çeşitli konulardaki liderlik ettiği konuları anlatıyor. BM’deki çifte standart meselesidir. BM’nin meşruiyet, kapsayıcı sorunları var. Veto konusundaki imtiyazın ortadan kalkması gibi konularda bu kitapta sadece eleştirileri değil, değerlendirmeleri de okumak mümkün. Kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bağışlanacak. Kitap çeşitli dillerde yayınlanacak.”