Kütüphanelere giriş paralı olmamalıdır

SEVGİLİ dostum Murat Bardakçı'nın Kütüphane Değil, Deli Dumrul Köprüsü yazısını (Pazar, 24 Mart 2002, Hürriyet) mutlaka okumuşsunuzdur.Yazıyı özetleyeyim.Kütüphane ve Dokümantasyon Başkanı Prof. Dr. Meral Alpay imzalı bir genelge ile, başka üniversitelerden gelecek olan öğrencilerin, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'nde çalışmak istedikleri takdirde, bundan böyle bir, öğretim üyelerinin iki, yabancıların ve iş çevrelerinin beş milyon lira günlük ücret ödeyecekleri yazılıymış.Murat Bardakçı'nın yazdıkları, bir kitap severin, bir araştırmacının feryadıdır. Hepimiz kulak vermeli, düzeltilmesi için çaba harcamalıyız. İşin peşini bırakmamalıyız.Sanırım Rektör Kemal Alemdaroğlu da, Meral Alpay da, Murat Bardakçı'nın yazısından sonra, paralı kitap okutma hevesinden vazgeçeceklerdir.Kitabın okunmadığı bir ülkede, okutmamak için engeller yaratmak, anlaşılır bir tavır değildir. Okuyacak gençleri, insanları kütüphaneden uzaklaştıracak bu uygulamayı hemen kaldırsınlar.Bana da bir süredir, kütüphanelere paralı giriş konusunda e.postalar ulaşmakta.Demek ki sadece İstanbul'daki Üniversite Kütüphanesi'nde değil, başka üniversite kütüphanelerinde de bu yanlış uygulama sürdürülmektedir.* * *BAŞKA üniversiteden gelen öğrenci, sözünü hiç anlamadım. Kütüphaneler mahalle muhtarlığı gibi, öğrencilerin kültürel ikametlerine göre mi, o kütüphanede çalışıp çalışamayacağına karar vermektedirler.Bana e.posta gönderen öğrenci de, başka bir kentten İzmir'e geldiğini ve bu garip uygulamayla karşılaştığını belirtmişti.‘‘Neden okumuyoruz?’’ sorusunun cevabını başka yerlerde aramaya gerek var mı artık?İyi okuyan, araştırma yapan öğrencinin her gün bir milyon lira ödemesi gerekmektedir, ekonomik sıkıntı içindeki bir öğrenciye biz ‘‘kitap okuma’’ diyoruz.Ancak parayı verecek güce sahip öğrencilerin, araştırma yapabileceklerini söyleyerek, öğrenmede eşitsizliğin kapısını ardına kadar açıyoruz.Parası olmayan okumasın, araştırma yapmasın.Kütüphane Haftası'nın başladığı gün, böyle bir yazı yazmak gerçekten, okumanın yaygınlığını savunan bana acı veriyor.Ben mahalle kitaplıkları kurulsun, gezici kütüphaneler geliştirilsin, çağdaş kitapları, yeni yayınları herkes okuyabilsin, okuma seferberliği başlatılsın diye yazarken, böyle bir engeli anlayamıyorum.* * *MURAT BARDAKÇI'nın yazısına ben de katılıyorum.Paralı okuma uygulaması derhal kaldırılmalıdır.