Kutlu Doğum mesajları
Güncelleme Tarihi:
Mustafa KÜÇÜK/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2011 00:00
Hazreti Muhammed’in 1440’ıncı doğum yıldönümü nedeniyle İstanbul’da düzenlenen törende Başbakan Tayyip Erdoğan ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu iki kez tokalaştı. İki lider törende Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in her iki yanına oturdu.
Kılıçdaroğlu: Peygamberimiz hiç öfkelenmezdi. Nasihat isteyenlere öfkelenme demiştir. Asıl pehlivan öfkesini yenendir buyurmuştur.
Erdoğan: Hiçbir güzel şey için asla geç kalmış değiliz. Yeter ki ruhumuzun bizi götürmek istediği yere gidelim..
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Kutlu Doğum Haftası” dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu’nda düzenlenen törende biraraya geldi. Hz. Muhammed’in 1440’ıncı doğum yıldönümü nedeniyle düzenlenen törene önce Başbakan Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte geldi. Erdoğan çifti, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez ve eşiyle bir süre sohbet etti. Kılıçdaroğlu ise koro eşliğinde salavat ve ilahiler okunan törene Erdoğan’dan 11 dakika, programın başlamasından 3 dakika sonra geldi. Tokalaşıp, kısa süre ayakta sohbet eden iki lider daha sonra yerlerine oturdu.
Bu yıl “Hazreti Peygamber ve Merhamet Eğitimi” temasıyla düzenlenen Kutlu Doğum Haftası töreni İstiklal Marşı ve Kuran-ı Kerim’in okunmasıyla başladı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez programın açılış konuşmasında şunları söyledi: “Kutlu doğum yüreklerimizin ülkemizin, İslam aleminin, bütün insanlığın merhametle onarılmasına vesile olsun. Bir Müslüman ‘merhamet sorumluluğunu başkalarına devrediyoruz’ diyemez. Devletin ihtiyacı olan insanlara kol kanat germesi, onları koruması, istenilen ve olması gereken bir şeydir.”
Konuşmasına “Sayın Başbakan” diye başlayan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da İslam dininin barış dini olduğunu belirterek, “İslam dinini temel amacı Allah’a ve ahiret inancına dayalı ahlaki bir toplum yaratmaktır. Sevgili Peygamberimiz en büyük zulüm olan şirki yıkmıştır. Dünya tarihinin en büyük inkılabını yapmıştır. Allah ile kul arasına giren tüm batıl inançları bertaraf etmiştir” dedi. Hz. Muhammed’in hayatından bazı kesitler anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
Peygamberimiz öfkelenmezdi
“Sevgili Peygamberimiz hiç öfkelenmezdi. Nasihat isteyenlere öfkelenme demiştir. Asıl pehlivan öfkesini yenendir buyurmuştur. Hz.Muhammed dünyada kimsenin eline geçmeyen bir gücün içinde bir kral gibi değil sade bir insan gibi yaşamıştır. O sade hayatın içinde hem bir öğretmen adil bir hakim, iyi bir eş, anlayışlı bir baba sorumlu, bir devlet adamı çoğunlukla yoksul Medineli bir vatandaş olarak yaşadı. Halktan biri gibi yaşardı. Gayet mütevaziydi. Büyüklenmenin, kibirlenmenin dışındaydı. Her türlü şiddet ve terörün kol gezdiği, insan haklarının yerlerde süründüğü, kadınlarımızın şiddet gördüğü çağımızda sevgili Peygamberimizin o güzel ahlakına çok daha fazla ihtiyacımız var.”
Usanmadan yürüyeceğiz
Erdoğan “Sayın Genel Başkan“ diyerek Kılıçdaroğlu’na hitapla başladığı konuşmasında, bir merhamet medeniyeti inşasının mümkün olduğunu belirterek, “Hiçbir güzel şey için asla geç kalmış değiliz. Yeter ki ruhumuzun bizi götürmek istediği yere gidelim” dedi. Erdoğan özetle şunları söyledi: “Biz, merhametin çağrısına kulak tıkayanlardan olamayız. Türkiye olarak, hem küresel ölçekte, hem de yakın coğrafyamızda, yüreğimizi ortaya koyarak yaptığımız çağrılar, esasen hak, adalet çağrısı olduğu kadar, merhamet çağrısıdır. İşte onun için kan akan tüm coğrafyalarda insanî inisiyatif alıyoruz. Özellikle, komşularımız nezdinde, Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da, kardeşin kardeşi katlettiği ülkelerde, Sünni olsun, Şii olsun, derisinin rengi, dili, inancı, mezhebi, meşrebi her ne olursa olsun, gür bir sesle, cesaretle, merhamet diyoruz. Zira bizim yaradanımız rahmandır, rahimdir. Ve biz ona sığınıyoruz. Çünkü onun bize vaadi var. O diyor ki benim rahmetin gazabımı aşacaktır diyor. Bu müjdeyle beraber bu yolda yürüyoruz ve böyle yürüyeceğiz.”
Başbakan Erdoğan, konuşmasında Mehmet Akif, Necip Fazıl ve Yunus Emre’den alıntılar yaptı. Konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez, Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile programa katılan bakan, milletvekili ve belediye başkanları kürsüye çıkarak “Gül Günleri”ni başlattılar. Erdoğan ve Kılıçdaroğlu, podyumda da bir kez daha tokalaştı.
Erdoğan: Hiçbir güzel şey için asla geç kalmış değiliz. Yeter ki ruhumuzun bizi götürmek istediği yere gidelim..
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Kutlu Doğum Haftası” dolayısıyla Sinan Erdem Spor Salonu’nda düzenlenen törende biraraya geldi. Hz. Muhammed’in 1440’ıncı doğum yıldönümü nedeniyle düzenlenen törene önce Başbakan Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte geldi. Erdoğan çifti, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez ve eşiyle bir süre sohbet etti. Kılıçdaroğlu ise koro eşliğinde salavat ve ilahiler okunan törene Erdoğan’dan 11 dakika, programın başlamasından 3 dakika sonra geldi. Tokalaşıp, kısa süre ayakta sohbet eden iki lider daha sonra yerlerine oturdu.
Bu yıl “Hazreti Peygamber ve Merhamet Eğitimi” temasıyla düzenlenen Kutlu Doğum Haftası töreni İstiklal Marşı ve Kuran-ı Kerim’in okunmasıyla başladı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez programın açılış konuşmasında şunları söyledi: “Kutlu doğum yüreklerimizin ülkemizin, İslam aleminin, bütün insanlığın merhametle onarılmasına vesile olsun. Bir Müslüman ‘merhamet sorumluluğunu başkalarına devrediyoruz’ diyemez. Devletin ihtiyacı olan insanlara kol kanat germesi, onları koruması, istenilen ve olması gereken bir şeydir.”
Konuşmasına “Sayın Başbakan” diye başlayan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da İslam dininin barış dini olduğunu belirterek, “İslam dinini temel amacı Allah’a ve ahiret inancına dayalı ahlaki bir toplum yaratmaktır. Sevgili Peygamberimiz en büyük zulüm olan şirki yıkmıştır. Dünya tarihinin en büyük inkılabını yapmıştır. Allah ile kul arasına giren tüm batıl inançları bertaraf etmiştir” dedi. Hz. Muhammed’in hayatından bazı kesitler anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
Peygamberimiz öfkelenmezdi
“Sevgili Peygamberimiz hiç öfkelenmezdi. Nasihat isteyenlere öfkelenme demiştir. Asıl pehlivan öfkesini yenendir buyurmuştur. Hz.Muhammed dünyada kimsenin eline geçmeyen bir gücün içinde bir kral gibi değil sade bir insan gibi yaşamıştır. O sade hayatın içinde hem bir öğretmen adil bir hakim, iyi bir eş, anlayışlı bir baba sorumlu, bir devlet adamı çoğunlukla yoksul Medineli bir vatandaş olarak yaşadı. Halktan biri gibi yaşardı. Gayet mütevaziydi. Büyüklenmenin, kibirlenmenin dışındaydı. Her türlü şiddet ve terörün kol gezdiği, insan haklarının yerlerde süründüğü, kadınlarımızın şiddet gördüğü çağımızda sevgili Peygamberimizin o güzel ahlakına çok daha fazla ihtiyacımız var.”
Usanmadan yürüyeceğiz
Erdoğan “Sayın Genel Başkan“ diyerek Kılıçdaroğlu’na hitapla başladığı konuşmasında, bir merhamet medeniyeti inşasının mümkün olduğunu belirterek, “Hiçbir güzel şey için asla geç kalmış değiliz. Yeter ki ruhumuzun bizi götürmek istediği yere gidelim” dedi. Erdoğan özetle şunları söyledi: “Biz, merhametin çağrısına kulak tıkayanlardan olamayız. Türkiye olarak, hem küresel ölçekte, hem de yakın coğrafyamızda, yüreğimizi ortaya koyarak yaptığımız çağrılar, esasen hak, adalet çağrısı olduğu kadar, merhamet çağrısıdır. İşte onun için kan akan tüm coğrafyalarda insanî inisiyatif alıyoruz. Özellikle, komşularımız nezdinde, Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da, kardeşin kardeşi katlettiği ülkelerde, Sünni olsun, Şii olsun, derisinin rengi, dili, inancı, mezhebi, meşrebi her ne olursa olsun, gür bir sesle, cesaretle, merhamet diyoruz. Zira bizim yaradanımız rahmandır, rahimdir. Ve biz ona sığınıyoruz. Çünkü onun bize vaadi var. O diyor ki benim rahmetin gazabımı aşacaktır diyor. Bu müjdeyle beraber bu yolda yürüyoruz ve böyle yürüyeceğiz.”
Başbakan Erdoğan, konuşmasında Mehmet Akif, Necip Fazıl ve Yunus Emre’den alıntılar yaptı. Konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez, Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile programa katılan bakan, milletvekili ve belediye başkanları kürsüye çıkarak “Gül Günleri”ni başlattılar. Erdoğan ve Kılıçdaroğlu, podyumda da bir kez daha tokalaştı.