Güncelleme Tarihi:
İddiaya göre bir kişi, hastanede görev yapan bir doktordan kendisine rapor yazmasını istedi. Doktorun rapor talebini kabul etmemesi üzerine sinirlenen şahıs, “Çok küstahsınız” şeklinde konuştu. Onur, şeref ve saygınlığının zedelendiğini ve kişilik haklarının saldırıya uğradığını ileri süren doktor, kişi hakkında ‘hakaret’ suçundan savcılığa suç duyurusunda bulundu. Şüpheli hakkında ‘hakaret’ suçundan 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan şüpheli, ‘hakaret’ suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karara itiraz eden şüpheli, sabıkasının bulunmadığını, mahkemenin hükmün geri bırakılmasına karar vermediğini ve gerekçe gösterilmeden hapis cezasını tercih ettiğini belirterek, konuyu Yargıtay’a taşıdı. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, ‘küstah’ sözünün doktorun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmadığını, nezaket dışı ve kaba bir söz niteliğinde olduğunu belirterek, ‘hakaret’ suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozdu.
HUKUKÇULAR İKİYE BÖLÜNDÜ
İstanbul Barosu avukatı Dilek Yüksel, “Yargıtay’ın bu kararı tarafımca isabetli bulunmuştur. Çünkü aslolan ifade özgürlüğüdür. Her türlü ağır eleştiri ve sözün hakaret olarak nitelendirilmesi ve cezalandırılması ifade özgürlüğüne ve toplumsal barışa darbe vuracaktır” dedi.
Avukat Ercan Külekçi ise “Küstah’ kelimesi, ‘saygısızca davranan, saygısız’ anlamına gelmektedir. Yargıtay tarafından her ne kadar ‘kaba kelime’ veya ‘eleştiri’ olarak değerlendirilse de cezanın temel amacı olan ‘toplumsal düzeni sağlama’ unsuru göz ardı edilmektedir. İnsanların tartışmalarında ‘nasıl olsa suç değil’ diyerek böyle kelimeler kullanması, başka ağır suçlara davetiye çıkarmakta olup, toplumsal kargaşayı arttırmaktadır. Sanığın ‘hakaret’ suçuyla cezalandırılması gerekmektedir” dedi.