Kuş gribini şimdilik atlattık
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2009 11:00
Erciyes Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Orhan Yıldız, “Kuş gribi için riskli dönemi oluşturan sonbahar döneminin vakasız atlatıldığını” söyledi.
Yıldız, yurtta etkili olan soğuk hava ve kar yağışı nedeniyle kanatlı hayvan hareketlerinin asgari seviyeye indiğini, bu nedenle hastalık virüsünün bulaşma riskinin azaldığını belirtti.
“Kuş gribinin yayılması için riskli dönem sonbahar mevsimidir” diyen Yıldız, şu bilgileri verdi:
“Bu dönemde göçmen kuş hareketleri daha yoğun olmaktadır. Hastalık virüsünü taşıyan göçmen kuşların evcil kümes hayvanlarıyla teması sonbahar mevsiminde daha sıktır. Ancak, riskli sonbahar dönemini vakasız atlattık. Havaların aşırı soğuması ve kar yağışlarıyla birlikte ise virüsün yayılma riski azaldı. Kuş gribi hastalığı nedeniyle geçtiğimiz yıllarda kümes hayvanlarının çoğu itlaf edilmişti. Az sayıda da olsa kalan hayvanlar ise soğuk hava ve kar yağışı nedeniyle zorunlu olarak kümeslere kapatıldı. Böylece, hastalık riski taşıyan hayvanların dış ortamda bulunmalarının yol açtığı tehlikeler ortadan kalktı. Ayrıca, hastalık taşıyan göçmen kuşların hastalığın bulaşmasına yol açan dışkı ve salya gibi atıkları kar altında kaldı. Yani insanlarla bağlantısı büyük ölçüde kesildi. Bu nedenlerle virüsün bulaşma riski büyük ölçüde azaldı.”
SOĞUĞA DAYANIKLI
Kuş gribi olarak bilinen tavuk vebası (Avian İnfluenza) hastalığının insanlarda görülen grip hastalığı gibi kış mevsiminde ve soğuk havalarda artış gösteren bir hastalık olduğunu bildiren Yıldız, kuş gribi virüsünün soğuk havaya karşı dayanıklı olduğunu vurguladı.
Virüsün yüksek sıcaklıklarda öldüğünü hatırlatan Yıldız, şöyle devam etti:
“Hastalık virüsü 56 derecede 3 saat, 60 derecede 30 dakika sürede ölmektedir. Ancak, virüs soğuğa karşı dayanıklıdır. Zaten, influenza virüslerinin genel özelliği soğuğa karşı dayanıklı olmalarıdır. Kuş gribi virüsünün kontamine gübrede düşük ısılarda en az 3 ay canlı kaldığı, suda 22 derecede 4 gün, 0 derecede ise 30 gün canlılığını sürdürebildiği bilinmektedir. Kar yağışları ve soğuk hava virüsü yok etmemekle birlikte insan ve hayvan hareketleri en aza inmektedir. Bu durum, hastalığın bu dönemde bulaşma riskini azaltmaktadır. Ancak, havaların ısınmasıyla birlikte hastalık tehlikesi yeniden ortaya çıkacaktır. Bu nedenle, hastalık tamamen ortadan kalkana kadar önlemler sürdürülmelidir.”
Dünyada bilim adamlarının yaptığı araştırmalarda kuş gribinin insandan insana yayılabileceği yönünde kanaat oluşmaya başladığını, ancak korkulanın olmadığını ifade eden Yıldız, Türkiye'de kuş gribi vakası görülmediğini bildirdi. Dünyada ise sadece Çin, Kore ve Hindistan'dan kuş gribi vakası haberleri geldiğini kaydetti.
Virüsün mutasyona uğramasıyla kolayca bulaşma ve hastalık oluşturma özelliğinin azalmış olabileceğini, ancak bunun ispatlanması için daha kapsamlı araştırmaların yapılması gerektiğini belirten Yıldız, “Kuş gribi ile mücadele için alınan önlemler etkisini gösterdi, ancak tehlikenin yeniden ortaya çıkmaması için önlemlerin sürdürülmesi gerekir” dedi.
Kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle dış ortamda bulaşma riski azalan hastalığın, kümes ve çiftlikler gibi kapalı mekanlarda etkisini sürdürebileceğine dikkati çeken Yıldız, buralarda çalışan ve çeşitli sebeplerle kanatlı hayvanlara temas eden insanların gerekli önlemleri sürdürmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.
“Kuş gribinin yayılması için riskli dönem sonbahar mevsimidir” diyen Yıldız, şu bilgileri verdi:
“Bu dönemde göçmen kuş hareketleri daha yoğun olmaktadır. Hastalık virüsünü taşıyan göçmen kuşların evcil kümes hayvanlarıyla teması sonbahar mevsiminde daha sıktır. Ancak, riskli sonbahar dönemini vakasız atlattık. Havaların aşırı soğuması ve kar yağışlarıyla birlikte ise virüsün yayılma riski azaldı. Kuş gribi hastalığı nedeniyle geçtiğimiz yıllarda kümes hayvanlarının çoğu itlaf edilmişti. Az sayıda da olsa kalan hayvanlar ise soğuk hava ve kar yağışı nedeniyle zorunlu olarak kümeslere kapatıldı. Böylece, hastalık riski taşıyan hayvanların dış ortamda bulunmalarının yol açtığı tehlikeler ortadan kalktı. Ayrıca, hastalık taşıyan göçmen kuşların hastalığın bulaşmasına yol açan dışkı ve salya gibi atıkları kar altında kaldı. Yani insanlarla bağlantısı büyük ölçüde kesildi. Bu nedenlerle virüsün bulaşma riski büyük ölçüde azaldı.”
SOĞUĞA DAYANIKLI
Kuş gribi olarak bilinen tavuk vebası (Avian İnfluenza) hastalığının insanlarda görülen grip hastalığı gibi kış mevsiminde ve soğuk havalarda artış gösteren bir hastalık olduğunu bildiren Yıldız, kuş gribi virüsünün soğuk havaya karşı dayanıklı olduğunu vurguladı.
Virüsün yüksek sıcaklıklarda öldüğünü hatırlatan Yıldız, şöyle devam etti:
“Hastalık virüsü 56 derecede 3 saat, 60 derecede 30 dakika sürede ölmektedir. Ancak, virüs soğuğa karşı dayanıklıdır. Zaten, influenza virüslerinin genel özelliği soğuğa karşı dayanıklı olmalarıdır. Kuş gribi virüsünün kontamine gübrede düşük ısılarda en az 3 ay canlı kaldığı, suda 22 derecede 4 gün, 0 derecede ise 30 gün canlılığını sürdürebildiği bilinmektedir. Kar yağışları ve soğuk hava virüsü yok etmemekle birlikte insan ve hayvan hareketleri en aza inmektedir. Bu durum, hastalığın bu dönemde bulaşma riskini azaltmaktadır. Ancak, havaların ısınmasıyla birlikte hastalık tehlikesi yeniden ortaya çıkacaktır. Bu nedenle, hastalık tamamen ortadan kalkana kadar önlemler sürdürülmelidir.”
Dünyada bilim adamlarının yaptığı araştırmalarda kuş gribinin insandan insana yayılabileceği yönünde kanaat oluşmaya başladığını, ancak korkulanın olmadığını ifade eden Yıldız, Türkiye'de kuş gribi vakası görülmediğini bildirdi. Dünyada ise sadece Çin, Kore ve Hindistan'dan kuş gribi vakası haberleri geldiğini kaydetti.
Virüsün mutasyona uğramasıyla kolayca bulaşma ve hastalık oluşturma özelliğinin azalmış olabileceğini, ancak bunun ispatlanması için daha kapsamlı araştırmaların yapılması gerektiğini belirten Yıldız, “Kuş gribi ile mücadele için alınan önlemler etkisini gösterdi, ancak tehlikenin yeniden ortaya çıkmaması için önlemlerin sürdürülmesi gerekir” dedi.
Kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle dış ortamda bulaşma riski azalan hastalığın, kümes ve çiftlikler gibi kapalı mekanlarda etkisini sürdürebileceğine dikkati çeken Yıldız, buralarda çalışan ve çeşitli sebeplerle kanatlı hayvanlara temas eden insanların gerekli önlemleri sürdürmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.