Güncelleme Tarihi:
1 Kasım seçimlerinde beklediğinden düşük oy alan CHP'de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun istifa edip etmeyeceği tartışılmaya başlanmıştı. CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin dün yaptığı açıklamada Kılıçdaroğlu'nun istifasına gerek olmadığını, Şubat ayında düzenlenecek olağan kurultayda isteyenlerin genel başkanlık yarışına girebileceğini belirtmişti.
'GÜVENOYU TAZELEMESİ GEREK'
Oran yaptığı yazılı açıklamada, Kılıçdaroğlu'nun hiç vakit kaybetmeden olağanüstü kurultayı kendi iradesiyle toplaması ve acilen güvenoyu tazelemesi gerektiğini belirterek, "Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu gerçeklerle yüzleşip gereğini yapmadığı takdirde en büyük görev CHP örgütüne ve mevcut kurultay delegelerine düşecektir" dedi.
BALBAY, GENEL BAŞKANLIĞA YEŞİL IŞIK YAKTI
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, yüzde 25 oy alıp 134 vekille Meclis’e giren partisinde kurultayın umut olduğunu söyledi. Balbay, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu istifa etmeli mi?" sorusuna "Ben öyle bir noktada olsam başarıya götürecek insanların göreve gelmesi için önünü açardım ama böyle bir şey istemek hakkım da haddim de değil" dedi. Balbay, "Kurultayda aday mısınız?" sorusuna da "İlle de genel başkan olayım derdim yok. Örgütün sağduyusuna, toplumun ortak aklına göre hareket edeceğim" yanıtını verdi.
1 Kasım’da oylarını yüzde 0.43, vekil sayısını 2 artıran CHP’de eski İstanbul Milletvekili Umut Oran, genel başkanlığa adaylığını açıklarken CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay da eleştirilerinin dozunu yükselterek, adaylık sinyali verdi. DHA muhabirine konuşan Balbay, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu istifa etmeli mi?" sorusuna, "Ben öyle bir noktada olsam başarıya götürecek insanların göreve gelmesi için önünü açardım ama böyle bir şey istemek hakkım da haddim de değil" dedi.
Balbay, "Kurultayda aday mısınız?" sorusuna da "İlle de genel başkan olayım derdim yok. Örgütün sağduyusuna, toplumun ortak aklına göre hareket edeceğim" yanıtını verdi.
“SEÇMEN ÜLKEYİ YÖNETECEK PARTİ OLARAK CHP’Yİ DEĞİL AKP’Yİ GÖRDÜ”
CHP İzmir Milletvekili Balbay, Kılıçdaroğlu’na Temmuz ayında 132 milletvekiliyle yaptığı toplantıda söylediği sözlerini hatırlatarak, şunları söyledi:
"7 Haziran’da psikolojik üstünlük bizim elimizdeydi. AKP’nin eline meclis başkanlığı verilince psikolojik üstünlük sona erdi. Dedim ki ’parlamentoyu çalışmaya zorlayalım.’ Her gün saat 15.00’da gidelim. Ayrıca ’AKP ile koalisyon görüşmeleri çok uzarsa AKP’nin planının parçası oluruz’ dedim. ’Masada kalmak deyimi çok geniş anlamlıdır’ dedim.
1 Kasım’da gördük ki HDP ve MHP’ye oy veren seçmenin yüzde 25’i, ’biz ülkeyi yönetecek bir partiye oy verelim’ dedi. Ülkeyi yönetecek parti olarak CHP’yi değil AKP’yi gördüler. Önümüzde olağan kurultay var. Bu kurultayda yön, yöntem yönetim belirleyelim. Biz yıllardır 20-25 bandı arasındaysak burada bir sorun var. HDP ve MHP’nin yüzde 25 oy kaybettiği bir ortamda gücünü korumak önemlidir ama yetmez. Gücünü korumak geride kalmak demektir. AKP İzmir’de bile oyunu 5 arttırmışsa bunu masaya yatırmamız gerekir.
Toplumun tüm kesimlerinden oy almamız lazım. Bizim sağdan oy almamız için sağdan adaylar getirmemiz yetmez. Sağa güven vermemiz lazım. Yoksa sonuç, Rize’de 3-0, Yozgat’ta 3-0 olmazdı. Bu olağanüstü bir fırtınaydı. Biz, seçmenin sessizliğini hayra yormak istedik. Demek ki bu sessizlik böyle bir fırtınanın sessizliğiymiş."
“ÖRGÜTÜN SAĞDUYUSUNU TOPLUMUN ORTAK AKLINI DİNLİYORUM”
Balbay, önümüzdeki günlerde düşünceleri "Sevgili Türkiye" başlığı ile 60 sayfada açıklayacağını, kurultayla parti içindeki enerjiyi dışa çevirmek gerektiğini anlatacağını belirterek, "Şu anda örgütü ve toplumu dinliyorum. Düşüncelerini alıyorum. Yapılanları küçümsemiyorum ama toplumsal algının önemine dikkat çekiyorum. CHP 35 ilden milletvekili çıkaramamışsa bu çok önemlidir.
Bu çağ değişti ve bu çağın değerlerini yakalamamız gerekir. Şimdi böyle bir çıkışın vaktidir. Aldığımız oyun böyle bir mücadeye değer bir oy olduğunu görüyorum. CHP tabanını biliyorum. Kılıçdaroğlu’na ayrıca saygı gösteren herkes dahil tüm tabanla çok iyi bir zeminim var" dedi. - Elif DEMİRCİ/İZMİR, (DHA)
KILIÇDAROĞLU: KURULTAY SÜRECİMİZ DEVAM EDİYOR
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlui 1 Kasım seçimlerinin ardından istifa sorusuna "Bizim zaten kurultay sürecimiz devam ediyor. Kurallar neyi gerektirirse o kurallar aynen çalışır." yanıtını vermişti.
GÜRSEL TEKİN: İNSANLARIN GENEL BAŞKANLIK TALEPLERİ OLABİLİR
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin de parti içinden insanların genel başkanlık taleplerinin olabileceğini ve Şubat ayında yapılacak büyük kurultayda her partilinin bu yarışa katılabileceğini söylemişti.
'BEŞTE BİRİNİN İMZASI GEREKİYOR'
CHP'de Genel Başkan Yardımcıları, Parti Meclisi üyeleri, Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri, milletvekilleri ile il ve ilçe kongrelerinde seçilenler delege oluyor. CHP tüzüğüne göre, olağanüstü kurultay ya yönetim kararı ya da delege sayısının beşte birinin imzası ile toplanıyor. Oran adaylığını ise "Gelin değişimi ve dönüşümü beraber gerçekleştirelim. Ben CHP'nin tek başına iktidarını kurmak için her türlü görev ve sorumluluğu almaya hazırım" sözleriyle açıkladı.
MUHARREM İNCE İLE YARIŞMIŞTI
CHP 35. olağan kurultayını 10 Ağustos 2014'teki cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle Parti Meclisi kararıyla bir yıl ertelenmiş, Aralık ayında yapılması planlanan parti kurultayını genel seçim gerekçesiyle sonra yapacağını bildirmişti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki yenilginin ardından gerçekleştirilen 18. olağanüstü kurultayda ise Kılıçdaroğlu, Yalova Milletvekili Muharrem İnce ile yarışmış ve yine genel başkan olmuştu.
YÖNETİME İSTİFAYA ÇAĞRISI
Öte yandan eski YARSAV Başkanı ve CHP'den milletvekilli aday adayı olan Ömer Faruk Eminağaoğlu yazılı bir açıklama yaparak CHP yönetimini istifaya çağırdı. Eminağaoğlu açıklamasında " 7 Haziran'da halk, Ulusça bütünlük içinde bir araya gelinmesini istediğini ve AKP iktidarını istemediğini açıkça ortaya koymuşken, muhalefet partileri bir bütün olarak halkın bu isteğine hizmet etmemiştir. Süreçte CHP yönetimi, iktidar hedefinden de uzak olduğunu eylemsizliği ile ortaya koymuş, etkin muhalefet yapamamakla iktidarda kalmasına neden olduğu AKP'nin, bu sefer de iktidarı kaybetmesine rağmen iktidarı terketmemesine, daha sonra da kaybettiği iktidara tekrar kavuşmasına yol açmıştır. Demokratik, hukuksal ve siyasal sorumluluk bir tarafa, mevcut CHP yönetiminin savunduğu “siyasi etik” yasası bile kuşkusuz bu tabloda kendi istifalarını gerektirmektedir. Yönetim de bu durumları gözetip derhal istifa etmek zorundadır." ifadesini kullandı.