Kurtulmuş: "Krizi anlamakta bile zorlanıyorsunuz"
Güncelleme Tarihi:
DHA
Oluşturulma Tarihi: Mart 12, 2009 20:31
SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Zonguldak Gazipaşa Caddesi'ndeki Madenci Anıtı önünde halka hitap etti. Kurtulmuş, konuşmasına CHP Lideri Deniz Baykal ile Başbakan Erdoğan'ı eleştirerek başladı.
CHP'nin, ‘Aman ha, bunlara oy verirseniz irtica gelir’, AKP'nin ise ‘Sakın ha oyları bölmeyin’ dediğini belirten Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Bölürseniz ne olur? ‘Koministler gelir’ diyordu sayın Demirel. Ne koministler geldi, ne komünizm kaldı memlekette. Ama görüyoruz ki, yıl 2009, hala memlekette aynı siyaset izleniyor. Ne basit bir iş. Ne kolay bir iş. ‘Aman ha oyunuzu bölürseniz şöyle olur böyle olur’. Yok öyle birşey. Değerli Zonguldaklılar, gelip ne diyecekler. Niye meydanlarda kavga ediyorlar, gelip de ne söyleyecekler? ‘Biz sizin madencinizi beş para etmez hale getirdik mi’ diyecekler?. ’Biz sizin fındığınızı beş para etmez hale getirdik mi’ diyecekler? ‘Biz sizin çocuklarınızı işsiz ve aşsız hale getirdik, kahvehanelerde bekler hale getirdik mi’ diyecekler? ‘İnsanları 2 kilo pirince, 2 tane kömüre, 2 tane mercimeğe muhtaç hale getirdik mi’ diyecekler? ‘Biz bu memlekette, başörtüsü meselesini bir başka bahara erteledik’ mi diyecekler? Onun için en kolay yolu seçiyorlar. Hepiniz okulda okumuşsunuzdur. Sınav zamanı sözlü zamanı geldiğinde öğrenciler, ‘aman hoca sözlüye kaldırmasın’ diye dersi kaynatır. Bunlar da şimdi dersi kaynatıyorlar. Meydanlarda hiçbir şekilde anlamı olmayan sözlerle, birbirleriyle bir Hacivat-Karagöz oyunu oynuyorlar, bir tahtaravelli oyunu oynuyorlar.”
‘TÜRKİYE'DE ÜRETİM TAMAMEN DURDU’
AKP'nin, 8 yıldır uyguladığı ekonomik programı da eleştiren Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Türkiye'de, son 3 ayda 4 ayda 150'ye yakın fabrika kapanmış. Tofaş üretimi durdurmuş. Sadece son ayda üretim düşüşü yüzde 23. Otomotiv sektöründe yüzde 60'a çıkmış. Fabrikalar, işyerleri kapanıyor. 1 yıl içinde kapanan işyeri sayısı yüzde 50 artmış. Temmuz ayından beri 1 milyon 154 bin kişi işsiz hale gelmiş. Bunları 4’le çarpın, 5 milyon insan eder. Her ailede zaten bir kişi maaş alıyor. Zaten zor geçiniyorlar. İşsiz hale geldikleri zaman aç, yoksul hale geliyorlar. Ondan sonra da insanlara yardım etmeye başlıyorlar. Evet yardım etsinler de, devletin vazifesi vatandaşına sadaka vermek değildir. Devlet vatandaşına sadaka vermez, devlet vatandaşı sadaka verir hale getirir vazifesi budur"
Vatandaşların kredi kartı borçlarını bir başka banka ile kapattığını, Türkiye'nin iktisadi bir bunalım içinde olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Henüz vatandaşın karşı karşıya kaldığı sorunlar, dünyadaki küresel kriz dolayısıyla değildir. Bunu bir iktisat hocası olarak söylüyorum. Yani Zonguldak'ta şu meydanı dolduran değerli kardeşlerimin sorunları, dünyada kriz oldu da siz onun için bu noktada değilsiniz. Siz, 8 yıldır uygulanan yanlış, dışa bağımlı, IMF yanlısı programlar nedeniyle bu hale geldiniz. Şimdi deniz bitmiştir. Yapacakları birşey kalmamıştır.”
‘ELHAMDÜLİLLAH ZELZELE OLUYOR, DİYOR BAŞBAKAN’
Başbakan Erdoğan'ın ekonomik kriz karşısındaki, ‘hamdolsun’ ve ‘teğet’ yaklaşımlarını da eleştiren Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Sayın Başbakan kriz karşısında, 4 tane farklı şey söylüyor. Önce ‘Hamdolsun bize birşey olmaz, ekonomi sağlam’ diyor. İyi güzel hamdet de, zelzele olurken, ‘elhamdülüllah zelzele oluyor’ mu dersiniz? En kısa zamanda kaçmaya çalışırsınız, tedbiriniz alırsınız. Mübarek hamdette, önce şu atını sağlam kazığa bağla bakalım, ondan sonra hamdet. Arkasından efendim ‘teğet geçer, bir şey olmaz’ dedi. Bu da bambaşka bir laf. Şimdi o doğruysa bu doğru değil, bu doğruysa o doğru değil. Arkasında başka bir şey ‘galiba bu kriz ciddi bir kriz’ dediler. Bu da bambaşka bir laf. En sonunda da ‘bu galiba psikolojik bir şey, halkın psikolojisi bozuk’ demeye getirdiler. Psikolojik bir durum var, ama bu bir türlü krizi anlayamama psikolojisidir. Zaten krizi anlamakta zorlanıyorsunuz. Milleti aç açık noktada bıraktınız.”
Başbakan Erdoğan’ın, “Hiç kimse zor durumda değil, gerçekler başka" demesini de eleştiren Kurtulmuş, “Söylediği lafa bakın. Şimdi ben ona cevaben soruyorum. Şu meydandaki bir tek kardeşim, ‘benim durumum, 3 sene 5 sene öncesine göre çok iyi’ derse mikrofonu ona bırakıp ben gidiyorum. Memlekette insanlarımız işsiz ve yoksulluk içinde. Buradan çıkış yolu IMF'ye bağlı politikalarda yoktur, deniz bitmiştir. Bir vatandaş olarak sesleniyorum Sayın Başbakan, yol bitmiştir, deniz bitimiştir, aslınıza dönün, kendinize dönün, milletinize dönün. Ya aslınıza döneceksiniz, ya da bu işi aslına teslim edeceksiniz" diye konuştu.
Kurtulmuş, mitingin ardından kentten ayrıldı.
“Bölürseniz ne olur? ‘Koministler gelir’ diyordu sayın Demirel. Ne koministler geldi, ne komünizm kaldı memlekette. Ama görüyoruz ki, yıl 2009, hala memlekette aynı siyaset izleniyor. Ne basit bir iş. Ne kolay bir iş. ‘Aman ha oyunuzu bölürseniz şöyle olur böyle olur’. Yok öyle birşey. Değerli Zonguldaklılar, gelip ne diyecekler. Niye meydanlarda kavga ediyorlar, gelip de ne söyleyecekler? ‘Biz sizin madencinizi beş para etmez hale getirdik mi’ diyecekler?. ’Biz sizin fındığınızı beş para etmez hale getirdik mi’ diyecekler? ‘Biz sizin çocuklarınızı işsiz ve aşsız hale getirdik, kahvehanelerde bekler hale getirdik mi’ diyecekler? ‘İnsanları 2 kilo pirince, 2 tane kömüre, 2 tane mercimeğe muhtaç hale getirdik mi’ diyecekler? ‘Biz bu memlekette, başörtüsü meselesini bir başka bahara erteledik’ mi diyecekler? Onun için en kolay yolu seçiyorlar. Hepiniz okulda okumuşsunuzdur. Sınav zamanı sözlü zamanı geldiğinde öğrenciler, ‘aman hoca sözlüye kaldırmasın’ diye dersi kaynatır. Bunlar da şimdi dersi kaynatıyorlar. Meydanlarda hiçbir şekilde anlamı olmayan sözlerle, birbirleriyle bir Hacivat-Karagöz oyunu oynuyorlar, bir tahtaravelli oyunu oynuyorlar.”
‘TÜRKİYE'DE ÜRETİM TAMAMEN DURDU’
AKP'nin, 8 yıldır uyguladığı ekonomik programı da eleştiren Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Türkiye'de, son 3 ayda 4 ayda 150'ye yakın fabrika kapanmış. Tofaş üretimi durdurmuş. Sadece son ayda üretim düşüşü yüzde 23. Otomotiv sektöründe yüzde 60'a çıkmış. Fabrikalar, işyerleri kapanıyor. 1 yıl içinde kapanan işyeri sayısı yüzde 50 artmış. Temmuz ayından beri 1 milyon 154 bin kişi işsiz hale gelmiş. Bunları 4’le çarpın, 5 milyon insan eder. Her ailede zaten bir kişi maaş alıyor. Zaten zor geçiniyorlar. İşsiz hale geldikleri zaman aç, yoksul hale geliyorlar. Ondan sonra da insanlara yardım etmeye başlıyorlar. Evet yardım etsinler de, devletin vazifesi vatandaşına sadaka vermek değildir. Devlet vatandaşına sadaka vermez, devlet vatandaşı sadaka verir hale getirir vazifesi budur"
Vatandaşların kredi kartı borçlarını bir başka banka ile kapattığını, Türkiye'nin iktisadi bir bunalım içinde olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Henüz vatandaşın karşı karşıya kaldığı sorunlar, dünyadaki küresel kriz dolayısıyla değildir. Bunu bir iktisat hocası olarak söylüyorum. Yani Zonguldak'ta şu meydanı dolduran değerli kardeşlerimin sorunları, dünyada kriz oldu da siz onun için bu noktada değilsiniz. Siz, 8 yıldır uygulanan yanlış, dışa bağımlı, IMF yanlısı programlar nedeniyle bu hale geldiniz. Şimdi deniz bitmiştir. Yapacakları birşey kalmamıştır.”
‘ELHAMDÜLİLLAH ZELZELE OLUYOR, DİYOR BAŞBAKAN’
Başbakan Erdoğan'ın ekonomik kriz karşısındaki, ‘hamdolsun’ ve ‘teğet’ yaklaşımlarını da eleştiren Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Sayın Başbakan kriz karşısında, 4 tane farklı şey söylüyor. Önce ‘Hamdolsun bize birşey olmaz, ekonomi sağlam’ diyor. İyi güzel hamdet de, zelzele olurken, ‘elhamdülüllah zelzele oluyor’ mu dersiniz? En kısa zamanda kaçmaya çalışırsınız, tedbiriniz alırsınız. Mübarek hamdette, önce şu atını sağlam kazığa bağla bakalım, ondan sonra hamdet. Arkasından efendim ‘teğet geçer, bir şey olmaz’ dedi. Bu da bambaşka bir laf. Şimdi o doğruysa bu doğru değil, bu doğruysa o doğru değil. Arkasında başka bir şey ‘galiba bu kriz ciddi bir kriz’ dediler. Bu da bambaşka bir laf. En sonunda da ‘bu galiba psikolojik bir şey, halkın psikolojisi bozuk’ demeye getirdiler. Psikolojik bir durum var, ama bu bir türlü krizi anlayamama psikolojisidir. Zaten krizi anlamakta zorlanıyorsunuz. Milleti aç açık noktada bıraktınız.”
Başbakan Erdoğan’ın, “Hiç kimse zor durumda değil, gerçekler başka" demesini de eleştiren Kurtulmuş, “Söylediği lafa bakın. Şimdi ben ona cevaben soruyorum. Şu meydandaki bir tek kardeşim, ‘benim durumum, 3 sene 5 sene öncesine göre çok iyi’ derse mikrofonu ona bırakıp ben gidiyorum. Memlekette insanlarımız işsiz ve yoksulluk içinde. Buradan çıkış yolu IMF'ye bağlı politikalarda yoktur, deniz bitmiştir. Bir vatandaş olarak sesleniyorum Sayın Başbakan, yol bitmiştir, deniz bitimiştir, aslınıza dönün, kendinize dönün, milletinize dönün. Ya aslınıza döneceksiniz, ya da bu işi aslına teslim edeceksiniz" diye konuştu.
Kurtulmuş, mitingin ardından kentten ayrıldı.