Güncelleme Tarihi:
Başkan Vekili Erol Işık'ın MGD'nin resmi internet sitesinde yayınlanan yazısı:
Magazincileri “Kurt”a kuşa yem etmeyiz
Gazeteci arkadaşlara cumartesi günü “Kurtlar Vadisi” dizisinden birbiri ardına e-postalar geldi.
- “Kurtlar Vadisi”nden Türkiye Musevi Cemaati Başkanı Slvyo Ovadya’ya yanıt…
- “Kurtlar Vadisi” ekibi olarak Fatih Altaylı’ya bir kere bile lehimizde yazı yazmadığı için teşekkür ederiz…
- “Kurtlar Vadisi Pusu” dizisi Güney Amerika kıtasında da gazete manşetlerindeydi…
Bazıları Pana Film bazıları da dizinin senaristi Bahadır Özdener imzalıydı. “Kurtlar Vadisi”ni kurda kuşa yem etmemek için cevap niteliğindeki e-postalardan, Bahadır Özdener’in açıklamasının yer aldığı en şaşırtıcı olanı da şöyleydi:
- “İşte magazinci dayanışması…"
İşte tam da orada duracaksınız Bahadır Özdener Beyefendi…
Ne demekmiş “magazinci dayanışması…”
Dedik ya, “Kurtlar Vadisi”ni kurda kuşa yem etmemek için cevap yazıyorsunuz diye. Bu kadar ileriye gidemezsiniz…
Biz de, size “magazinci”leri yem etmeyiz...
İsrail, “Kurtlar Vadisi Pusu” dizisi için ültimatom verdiğinde sizin cevabınızı kim yayınladı, “Magazinciler…”
Peki, cumartesi günü yayınlansın diye yukarıdaki açıklamaları kime gönderdiniz? “Magazincilere…”
Dizinin yedi sene sürmesinde kimin en fazla emeği vardır, “Magazincilerin…”
Durup dururken bir konuda cevabınızın yayınlanmadığını belirterek gönderdiğiniz açıklamayı kimlerin yayınlamasını istiyorsunuz, “Magazincilerin…”
O açıklamanın yayınlanmadığı röportajı kim yapmış, “Magazinci…”
O zaman bu açıklamayı göndermeden önce iki kere düşünecektiniz. Ama size göre “onlar” magazinci, onlara ne yapsanız yeridir, değil mi? Nasıl olsa gelen vuruyor, giden vuruyor, değil mi? Nasıl olsa, onların duayen ağabeyleri de onları korumuyor değil mi?
Zaten mantığınız da öyle çalışıyor … “Size uluslararası siyasetten uzak durun” diye yazanlara,“Magazin yazarı, aşk dizileriyle öpüşme sahneleriyle ilgilenmeli, diplomasiyle değil” diyerek cevap verecek kadar yaratıcısınız.
Madem ki, işinize karışılmasınan hoşlanmıyorsunuz, "magazinciler"in işlerine nasıl karışmaya cesaret ediyorsunuz. Hangi sorunun cevabını yayınlayacağını size mi sormalıydı?
Ne yapmış “magazinci” Zehra Çengil arkadaşımız… Sizinle röportaj yapmış, belki bir belki de iki saat konuşmuş. Ardından önem verdiği sekiz sorusunun yanıtını yayınlamış. O iki saatlik röportajda belki de en az 10 soru daha vardır, cevabını verdiğiniz. Ama siz, bir “magazinci”ye gönderme yaptığınız cevabınızın yayınlanmaması nedeniyle rahatsız oluyorsunuz.
Üstüne üstlük bir de, dizide yaptığınız gibi bir komplo teorisi üretip, “Bazı yazarların anlaması gereken şey krizleri, dizi senaristlerinin değil çok daha başka senaristlerin çıkardığı.” diyerek cevabınızı başka yönlere çekmeye çalışıyorsunuz.
Sonunda da, bu kadarı da olmaz dedirtecek cümleyi kurup, “Benim gerçekten anlayamadığım İsrail’in yanlışlarını eleştirmek noktasından, bu yanlışların teşhirini eleştirme noktasına nasıl geldik? O senaryoyu kim yazdırıyor, onu merak ediyorum.” diyorsunuz.
Yahu el insaf… “Magazinciler”in işi gücü yok, sizin bu “akıl almaz” komplo teorisinin içine girip, böyle bir eleştiri yapacak.
Biraz daha zorlasanız, buradan da dizinin bir bölümünü çıkarırsınız siz…
Belli olmaz, dizinin ilerleyen bölümlerinde izleriz belki...
Ne diyelim, “Allah, aklı selim versin…”
Erol IŞIK
MGD Başkan Vekili