Oluşturulma Tarihi: Şubat 07, 2004 00:00
Babam kızdığı zaman Gorbi ile bana ‘‘Siz hayatta kurtarma köpeği olamazdınız’’ der.Anneme göre bu ‘‘Okuyup adam olamazsınız’’ demenin karşılığı.Gorbi elbette olamazdı...Çünkü o göçüklerin altından sadece sucukları çıkartacaktı.Kuyruğunu salladığında kurtarma adamları orayı kan-ter içinde kazıp bakacaklardı ki sucuk.Ama ben ‘‘Kurtarma köpeği’’ olabilirdim.Hem de kurtarma köpeklerinin itibarlı-saygın en başları. İnsanlar öyle olanlara ‘‘Müdürüm’’ diyorlar.Ama şimdi olamam.Çünkü ayaklarım ağrıyor.*Bunlar Konya'da çöken aparmanın yanındaki amca ‘‘Hani köpekler niye gelmediler?’’ diye bağırdığında aklıma geldi.Baktım, gözleri yolda kurtarma köpeklerini bekliyorlardı.Ama Konya en çok köpek öldürülen yerlerin başında.Köpekleri istemiyorlar ve her gece anne-yavru demeden hepsini öldürüyorlar. Sonra çöken binanın başına köpekler geldiler.İnsanlarla birlikte çalışıp, insanların kurtarılmasına kaç gün yardımcı oldular.Birisi tam bizim Çıtır‘a benziyordu.Yani sokak köpeği.En başarılı olanı oymuş.Demek ki öldürülmeyi hak etmiş köpeklerden birisi.Zaten annesini öldürmüş belediyeciler. Ama büyük depremde ve daha sonra onun birçok insanın hayatını kurtardığını anlatıyorlar.*Bizim Çıtır ise tam kurtarma köpeği olacak tipte.O iyilik yapmasını çok sever.Babamın terlikleri kaybolmasın diye bahçeye gömüp, çim makinesini ise kimse almasın diye yatak odasına getiren oydu.Kafası çalışıyor ama, neyi nasıl yapacağını bilemiyor.Eğer eğitilecek olsaydı, değil çöken binalardan insanları kurtarmak, eminim hastaneye bile götürürdü. Biliyorsunuz Çıtır’ın da annesini öldürdüler.O yetim kız...*Demek istediğim...İnsanlar köpekleri öldürmekten vazgeçseler olmaz mı?Bizler bazı şeyleri beceremezsek bile, elimizden gelen her şeyi yapıyoruz insanların yararına.Evet, sonuçta köpeğiz.Kafamız çok çalışmıyor olabilir.Ama yüreklerimizdeki sevgiyi, sadakati, insanlara olan güveni ve onları mutlu etme duygusunu görmüyor musunuz?Karşılığında bir şey istediğimiz yok.Yaşam hakkı...Annenin yavrusunu büyütme, yavrunun annesinden ayrılmama hakkı.Bu kadar...Komşunun kurt köpekleri kedisini parçaladı ona da saldırdıFeryal Gürpınar, Natali ile mutluluk içinde dolu dolu on yıl geçirdi. Ama ne var ki çocuğu gibi gördüğü kedisi Natali komşusunun iki köpeği tarafından parçalandı. Kedisini kurtarmaya çalışırken kendisi de aynı köpeklerin saldırısına uğradı. Gürpınar şimdi komşularına ‘‘Biz köpeklerimizi vahşi yetiştiriyoruz, dokunmayın’’ diyen komşuları hakkında dava açmaya hazırlanıyor.‘‘Ankara'da Mimarlar Derneği'ne çok sık giderdik. Derneğin bahçesinde bir gün beş sevimli kedi yavrusu gördüm. Derneğe her gidişimde kedilerle ilgilenmeye başladım. Yavrulardan birini özellikle çok sevdim, dördüncü görüşümde yanıma aldım.’’ Feryal Gürpınar'ın on yılını beraber geçirdiği kedisi Natali'yle tanışması böyle. Natali, 22 Kasım 2003'te kilidi gevşemiş kafesten kaçan iki kurt köpeği tarafından parçalandı. Gürpınar, Natali'nin ölümünü gözleri dolarak anlatıyor: ‘‘Toprağa basmayı çok seven bir kediydi. Her gün yarım saat bahçede dolaşırdı ve bütün komşularım da bunu bilirdi. Alt komşumuzun iki köpeği bahçede kafes içinde duruyor. Sahipleri hiç ilgi göstermiyor. Natali ürktüğü için kafeslerine hiç yaklaşmazdı. O gün de Natali'yi bahçeye bıraktım, 45 dakika sonra almaya gittiğimde ağacın dibinde köpeklerin ayakları altında buldum.’’RAPOR İÇİN 9 GÜN BUZDOLABINDA BEKLETTİNatali'yi kucaklayan Gürpınar da köpeklerin saldırısına maruz kalmış. Köpeklerden biri elini ağzına almış, diğeri de onu yere devirmiş. Bağırmaktan sesi kısılan Gürpınar, köpekler tarafından parçalanarak öleceğini bile düşünmüş. Çığlıklarına koşan bekçi tarafından köpeklerin elinden kurtarıldığında ise aklında bir tek şey varmış: Natali'nin sağlığı. Bir taksiye atlayarak kedisini İstanbul Levent'teki Animalia Hastanesi'ne götürmüş, on dakika sonra ise ölüm haberini almış.Köpeklerin sahibi o sırada bayram tatilini geçirmek için yurtdışında olduğu için Feryal Gürpınar, karakola gidip ifade vermiş. Dava açarlarsa özel hastane raporu kabul edilmez diye Natali'nin cesedini, bu iş için özel olarak aldıkları buzdolabında 9 gün bekletmek zorunda kalmış. Tatil bitince Veterinerlik Fakültesi'ne gitmiş, Natali'ye otopsi yapılmış ve akciğerlerinin parçalandığı ortaya çıkmış.Natali'nin ölümünün üzerinden iki ay geçmesine rağmen, Feryal Gürpınar hálá olayın şokunda. Kedisini öldüren köpekler bahçedeki kulübede yaşamaya devam ediyor. Feryal Gürpınar ve eşi Aydın Gürpınar, komşularından köpekleri uzaklaştırmasını rica etmiş ama olumlu bir cevap alamamış. Komşuları Haldun ve Fatoş Erkman'ın özür dilemediğini de söyleyen Gürpınar çifti, komşularına dava açmaya hazırlanıyor.Feryal Gürpınar, şimdi günlerini Natali'nin yavrusu Tini'yle geçiriyor. Çocuğu olarak gördüğü kedisini kaybetmenin acısını her gün yaşıyor. Sabah kedisini öldüren ve kendisine de saldıran köpeklerin sesiyle uyanıyor. Pencereden dışarı baktığında kafes içindeki köpekleri görüyor. Onlara kızamadığını, asıl suçun onları vahşi yetiştiren ve ilgi göstermeyen sahiplerinde olduğunu söylüyor: ‘‘Bizim dairemizde bizden önce bir Hollandalı oturuyormuş. Köpeklere acıdığı için onlara ilgi gösteriyormuş. Alt komşularımız biz onları vahşi yetiştiriyoruz, ilgilenmesin diyerek kapıcıyla
haber göndermişler. Bizim başımıza gelen olayda bizden özür bile dilemediler. Eğer aramızda dayanışma olsaydı, ben yaralarımı saracaktım ama olmadı.‘‘SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANAVeteriner Hekim Talat GÜLBAY Yaşlı köpeklerin bakımı ve beslenmesiKöpeğim Paşa çok yaşlandı. Bakımında ve beslenmesinde değişiklik yapmam gerekir mi?Yapılan bilimsel çalışmalar, köpeklerin ömürlerinin bundan 30 yıl öncesine göre daha uzun olduğunu ortaya koyuyor. Yapılan çalışmalar köpeklerin daha uzun yaşamasında en önemli etkenlerden birinin beslenme alanındaki gelişmeler ve sağlıklı beslenme olduğunu gösteriyor. Köpeklerde yaşlılıkla birlikte vücutta birçok fizyolojik değişiklik meydana gelir. Yaşlanma ile ilgili değişiklikler köpeklerin ırk büyüklüklerine göre farklı zamanlarda başlar. Ortalama olarak 9 yıl yaşayan büyük ırk bir köpek (Danua, Sivas kangal gibi) 6 yaşından sonraki yıllarını yaşlı bir canlı olarak geçirir. Ortalama 15 yıl yaşayan küçük ırk köpeklerde ise (Poodle, Terrier ırkları gibi) yaşlılık dönemi 10 yaşından sonra başlar.YAŞLILIĞA BAĞLI DEĞİŞİKLİKLERKöpeklerde yaşlanma ile birlikte birçok değişiklik meydana gelir. Hareketlerde azalma ve kolay yorulma başlar. Bu değişiklik çoğunlukla eklem problemlerinden kaynaklanır. Uykusuzluk, bulanık görme, tuvaletini tutamama, işitme kaybı da yine yaşlılıkla ortaya çıkar. Kasları zayıf olan yaşlı bir köpek az hareket eder. Daha çok sıcak bir yerde uyuma ihtiyacı duyar. Dişlerin azalması ve dental hastalıklara bağlı olarak
yemek yemekte zorlanır. Böbrek ve kalp gibi organlarda da yaşlılığa bağlı yetmezlikler görülebilir. Sorunlarından biri de kilo almadır. Yaşlı bir köpeğe yorucu egzersiz yaptırma imkanı olmadığından, kilo verdirmek de oldukça zordur. Tüm bu sebeplerden dolayı yaşlı köpeklerin bakım ve beslenmesi özel bir dikkat gerektirir.LİF ORANI YÜKSEK MAMA YEDİRİNYaşlı bir köpeğin yemeği
kalori, protein ve yağ açısından dengelenmeli ve bunların düzeyi genç ya da orta yaşlı köpeklerin mamalarına göre daha düşük olmalıdır. Yaşlı köpekler için hazırlanan mamalarda protein oranı ortalama olarak yüzde 16-18, yağ oranı ise yüzde 8-12 düzeyindedir. Yaşlı köpeklerde çok sık rastlanan kabız problemine karşı, yaşlı köpeklerin diyetlerindeki lif oranı normal mamalardan daha yüksektir. Eğer köpeğinizin ağzında diş kaybı, çiğneme kaslarında zayıflama ya da dental hastalıklar varsa yemek yemekte ve büyük taneli kuru mamaları çiğnemekte zorlanacağı için hızla kilo kaybedebilir. Bu tarz sorunlar yaşayan yaşlı köpekler için taneleri küçük olan mamalar seçilmelidir. PAKO’ya mektuplarBir kardeşim olduSevgili Pako,Adım Lucky, 9 yaşında bir İspanyol Cocker'ım. Seninle çok güzel birşey paylaşmak istiyorum. 9 ay boyunca kızkardeşimin karnının büyüdüğünü fark ettim, ara sıra başımı karnına koyduğumda tekmeler hissettim. Evde herkes ‘‘Bebek doğduğunda Lucky ne yapacak?’’ diye konuşuyordu. Açıkçası ben de biraz tedirgin oldum ve bebek doğunca daha az sevileceğime dair endişe duymaya başladım. Neyse ki öyle olmadı! Kızkardeşim bebeği doğar doğmaz bana doğru getirdi ve benim onu koklamama, onu tanımama izin verdi. O kadar güzel kokuyordu ki, o an onun en iyi dostu olacağımı anladım. Ağladığı zaman aileme haber vereceğim, zarar verecek insanlardan onu koruyacağım ve ilk adımlarında onun yanında olacağım. İşte Pako'cuğum, dünyanın en güzel görevlerinden birine sahibim artık. Aramıza hoşgeldin Ari.LuckyPako panoBoynunda biri zincir tasma, diğeri metal künye olarak iki boyunluğu olan eğitimli Alman kurdu bir ay önce Gelibolu'da kayboldu. (0312) 426 80 57.n Ben Böcek. 16 aylık Terrier cinsi bir dişiyim. Annem bana çok düşkün, ama sanırım artık bana bakamayacak. Antalya'da yeni bir yuva arıyorum. (0535) 511 06 93.n Klinikte muayene olurken yaramazlık yapıp dışarı çıktım ve kayboldum. Adım Beyaz ve üzerimde mavi tasma var. Sahibimi çok özledim. (0533) 277 34 21; (0216) 489 16 14.n Antalya Dedeman civarında, açık kahve rengi, üstelik hamile bir av köpeği buldum. (0543) 214 80 70.n Ankara'da arabanın çarpıp kaçtığı 8 aylık bir köpeği evimize aldık. Evde bir köpeğimiz olduğu için ona bakacak bir aile arıyoruz. (0312) 229 06 97; (0535) 925 03 96.n 4 Şubat'ta Üst Bostancı'da 0 numara beyaz, dişi bir Terrier buldum. Sahibinin beni aramasını bekliyorum. Figen Dalgakıranlar (0216) 362 30 99, (0532) 257 79 62
button