'Kürt sorunu' adına takılmayalım

Güncelleme Tarihi:

Kürt sorunu adına takılmayalım
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 01, 2005 00:00

TBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç, adına ne denirse denilsin, "Kürt Sorunu", "GüneydoÄŸu Sorunu", "Terör Sorunu"nun Türkiye’nin önünde ciddi bir problem olduÄŸunu kaydederken, "Bu problemin adına takılmadan sorunu aklıselimle, sükunetle ve ortak akılla çözmek gerekiyor" dedi.Arınç, bu sorunun muhatabının terör örgütü ya da onun sözde liderinden emir alan ama kendilerini legal gösteren taraflar olmadığına da iÅŸaret ederken, "Bu sorunun muhatabı, bu ülkede yaÅŸayan, çeÅŸitli nedenlerle ekonomik ve kültürel sorunlar çeken, farklılıklarını kültürel bir zenginlik sayan ve bu topraklara ait olduÄŸunu düşünen, savunan, ÅŸiddeti reddeden Türkiyeli Kürt kökenli vatandaÅŸlarımızdır. Bizim baÅŸka bir muhatabımız yoktur" diye konuÅŸtu.TBMM BaÅŸkanı Arınç, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla çeÅŸitli sivil toplum kuruluÅŸu temsilcilerini kabul etti. Kabulde, DÄ°SK Genel BaÅŸkanı Süleyman Çelebi, KESK BaÅŸkanı Dr. Ä°smail Hakkı Tombul, TMMOB BaÅŸkanı Mehmet SoÄŸancı, TTB 2. BaÅŸkanı Metin Bakkalcı ve Türk DiÅŸ Hekimleri Merkez Konsey Ãœyesi Süha Alpay hazır bulundu.SÄ°VÄ°L TOPLUM ÖRGÃœTLERÄ°NDEN KÃœRT SORUNU’NUN ÇÖZÃœMÃœNE DESTEKKabulde Türkiye’de de yıllardır çözülemeyen problemler bulunduÄŸunu kaydeden KESK Genel BaÅŸkanı Ä°smail Tombul,  "20 yıla yakın süredir devam eden çatışma ortamının, sorunun çözümünü zorlaÅŸtırıcı bir iÅŸlev gördüğü de gerçektir. Bir an önce silahların susması gerekir. Çatışmalar sonucunda oluÅŸan intikam duygusu ve linç giriÅŸimlerinin önü alınmalıdır" dedi. Bu sorunun daha fazla demokrasi ve özgürlükten geçtiÄŸini kaydeden Tombul, bu anlamda baÅŸta TBMM olmak üzere siyaset ve siyaset kurumları üzerine vesayet kurma giriÅŸimlerinin engellenmesi ve sorunun siyaset platformunda ve toplumsal uzlaşı ile çözümlenmesinden yana olduklarını belirtti.Tombul, son günlerde çeÅŸitli çevrelerce bu doÄŸrultuda yapılan giriÅŸimleri, atılan adımları anlamlı ve önemli bulduklarını, bu yönde atılacak adımların destek ve takipçisi olacaklarını bildirirken, şöyle dedi:"Türkiye’nin bütün sorunları gibi, adına ister ’Kürt sorunu’ diyelim, ister ’GüneydoÄŸu sorunu’ diyelim, bu sorunun da toplumsal diyalog ve empatik bakış açısıyla barışçıl ortamda demokratik yöntemlerle çözümünden yanayız. Bizler 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla, bütün ülke insanımızın en temel talebi olan çatışmaların sona ermesi, temel hak ve özgürlüklerden ödün vermeden sorunnu çözümü için demokratik ve somut adımların atılması istediÄŸini bir kez daha dile getirmek istiyoruz. Toplumun bütün kesim ve kurumlarının benzer duyarlılığı göstermesi durumunda sorunun çözümünün kolaylaÅŸacağı açıktır. Sorunun barışçıl çözümü için emek ve meslek örgütleri olarak bizler üzerimize düşen her türlü sorumluluÄŸu yerine getireceÄŸiz. Silahların susması, kalıcı barışın saÄŸlanması için TBMM’ye büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. TBMM bu doÄŸrultuda çalışma yürütmek için daha fazla çaba göstermek durumundadır. toplumsal barış ve kardeşçe bir arada yaÅŸama için TBMM’nin rol ve sorumluluÄŸunun önemine inanıyoruz. TBMM’yi göreve çağırıyoruz."KÃœRT SORUNUNUN ÇÖZÃœMÃœ CESUR ADIM ATMAKTAN GEÇİYORSivil toplum örgütlerinin inisiyatif almasının umut verici olduÄŸuna dikkat çeken Arınç, öncelikle Irak’taki insan hakları ihlallerinin büyük bir sorun olduÄŸuna iÅŸaret etti. DiÄŸer bir sorunun da son günlerde çokça tartışılan Kürt sorunu olduÄŸunu dile getiren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bu sorunların çözümü için KESK’in Sayın BaÅŸkanının da belirttiÄŸi gibi daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük gerekiyor. Bunları elde etmemiz için önümüzde çok da fazla engel yok aslında. Barış için, özgürlük için, demokratikleÅŸme için cesaret gerekir. Bence ihtiyacımız olan ÅŸey budur. Cesurca adımlar atmak gerekiyor. Korkulardan sıyrılmak gerekiyor. Ä°ÅŸte o zaman ihtiyacımız olan gerçek özgürlüğe kavuÅŸabiliriz."Irak konusunda sadece Türkiye’de deÄŸil bütün dünyada büyük bir endiÅŸe ve korku yaÅŸandığını, Irak’ta sivillerin yaÅŸamları, hak ve özgürlüklerinin tehlike altında olduÄŸunu belirten Arınç, "Dünyadaki saÄŸduyulu insanlar, bu savaşın barışçı yollardan, Irak halkının mutluluÄŸunu saÄŸlayacak ÅŸekilde sona ermesi için giriÅŸimlerde bulunması gerekiyor. Anladık ki savaÅŸlar mutluluk getirmiyor, demokrasi getirmiyor" diye konuÅŸtu."ADI BÄ°LE SORUN"Arınç, BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın giriÅŸimiyle gündeme oturan konunun adının konmasının bile baÅŸlı başına sorun olduÄŸunu anımsatırken, "Bu da problemin büyüklüğünü göstermektedir. Bir kere adına ne dersek diyelim, ’Kürt Sorunu’, ’GüneydoÄŸu Sorunu’, ’Terör Sorunu’, önümüzde ciddi bir problem var. Bu problemin adına takılmadan sorunu aklıselimle, sükunetle ve ortak akılla çözmek gerekiyor. Burada bir istismar ihtimaline dikkat çekmek istiyorum. Sorun herkesin gördüğü gibi ciddi bir problemdir. Bunu siyasi bir istismar aracı olarak kullanmamak gerekir. Konu yeterince hassas ve sıcakken ayrıca bir politik malzeme haline getirmek tehlikelidir. Sorun hükümetin sorunu deÄŸildir. Sorun Türkiye’nin sorunudur. Dolayısı ile Türkiye’yi sahiplenen ve sahip çıkan herkesin sorunu çözmek için katkıda bulunması gerekir" diye konuÅŸtu.MUHATAP TÃœRKÄ°YELÄ° KÃœRT KÖKENLÄ° VATANDAÅžLARKonunun bazı örgütler ya da kiÅŸiler tarafından istismar edildiÄŸinin görüldüğünü dile getiren Arınç, buna fırsat vermemek gerektiÄŸini söyledi. Arınç, şöyle dedi:"Herkes ÅŸunu iyi bilmelidir ki, bu sorunun muhatabı masum insanların kanına girmiÅŸ, can almış bir terör örgütü deÄŸildir. Bu sorunun muhatabı bu terör örgütü ya da onun sözde liderinden emir alan ama kendilerini legal gösteren taraflar da deÄŸildir. Bu sorunun muhatabı, bu ülkede yaÅŸayan, çeÅŸitli nedenlerle ekonomik ve kültürel sorunlar çeken, farklılıklarını kültürel bir zenginlik sayan ve bu topraklara ait olduÄŸunu düşünen, savunan, ÅŸiddeti reddeden Türkiyeli Kürt kökenli vatandaÅŸlarımızdır. Bizim baÅŸka bir muhatabımız yoktur. Sorunu çözeceksek, demokratik açılımlar yapacaksak bu sivil, ÅŸiddete karşı, teröre karşı sadece daha iyi koÅŸullarda yaÅŸamak isteyen insanlar için yapmamız gerekiyor. Terörle mücadelede en küçük taviz vermek, gevÅŸeklik göstermek büyük hata olur. Ancak terörle vatandaÅŸlarımızın durumunu iyi ayırt etmek gerekir. Yoksa yeniden aynı sorunları yaÅŸarız. Bu sorunun çözümünü isteyen herkesin terörü, terör örgütünü, ÅŸiddeti lanetlediÄŸini deklare etmesi gerekir. Aynı ÅŸekilde Kürt sorunu konusunda cesur adımlar atacak olan hükümetin terörle mücadelede vatandaÅŸlarımızın haklarını korumada hassas davranması gerekir."Dünya barış gününde bir konuya daha dikkat çekmek istediÄŸini dile getiren Arınç, "Sadece adına Kürt sorunu ya da GüneydoÄŸu sorunu deÄŸil aynı zamanda toplumsal barışımızı zedeleyen inanç hürriyeti konusunda da cesur adımlar atmamız gerekir" dedi.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!