Oluşturulma Tarihi: Temmuz 23, 2004 00:00
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “Kürt Ahmet” olarak tanınan Ahmet Turgut'un da aralarında bulunduğu 50 kişi hakkında, “çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve bu örgüte üye olmak, adam yaralamak, gasp, tehdit” suçlarını işledikleri iddiasıyla dava açtı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan davanın iddianamesinde, Ahmet Turgut'un yöneticisi olduğu iddia edilen çıkar amaçlı suç örgütünün gerçekleştirdiği eylemlere yer verildi. Sanıkların ev ve işyerlerindeki aramalarda elde edilen karşılıksız çek ve ruhsatsız silahlara değinilen iddianamede, Ahmet Turgut'un evinde bir çanta içinde gizli kamera tertibatının da elde edildiği bildirildi. İddianamede, çıkar amaçlı örgütünün ortaya çıkışı ve gelişimi de ele alındı. “Kürt Ahmet” lakabıyla tanınan ve “Büyük Baba” diye hitap edilen Ahmet Turgut'un, oğlu Kadir Turgut, yeğeni Şahin Turgut, müebbet hapis cezasına mahkum olan ve Sincan F Tipi Cezaevi'nde kalan diğer yeğeni Kadir Turgut'un, ilk başta korkutma, baskı ve cebir yoluyla sakatat piyasasına hakim olduğu anlatılan iddianamede, zaman içinde pazarcılık, düğün salonu, eğlence yerleri, ganyan bayiliği, kahvehane ve kumarhane işletmeciliği gibi alanlarda faaliyet göstererek maddi açıdan güçlendikleri kaydedildi. -TAMPON GRUPLAR- İddianamede, bu alanlardaki faaliyetlerini istedikleri gibi yürütebilmek için çıkar amaçlı suç örgütü kurdukları ifade edilerek, Ahmet Turgut'un oğlu ve yeğenlerin azmettirmesi ve yönlendirmesi ile örgüt üyelerinin haksız çıkar elde etmek ve örgüt disiplinini sağlamak amacıyla öldürme, yaralama, işyeri basma, darp, tehdit, ruhsatsız silah taşıma gibi eylemleri gerçekleştirdikleri ileri sürüldü. Örgüt üyelerinin grup halinde gezerek gözdağı verdikleri, davranışlarının toplumda infial uyandırdığı anlatılan iddianamede, örgüt içinde “büyük baba”, “baba”, “dayı” gibi sıfatlarla anılan tampon gruplar oluşturulduğu, böylece olayların asıl failleri ve nedenlerinin gizlendiği, asıl fail yerine örgüt tabanındaki kişilerin teslim edildiği belirtildi. -RAPOR ALMA GİRİŞİMİ- İddianamede, Ahmet Turgut'un, müebbet hapis cezasına mahkum olan yeğeni Kadir Turgut'u “akli dengesinin yerinde olmadığı” yönünde sağlık raporu alarak cezaevinden çıkarmak için bütçe ayırdığı belirtilerek, Kadir Turgut'un, Ankara Numune Hastanesi'nde görevli Dr. Göksel Bayam'ın görüşü doğrultusunda İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edildiği kaydedildi. İddianamede, Ahmet Turgut'un raporun olumsuz çıkmaması için Ankara ve İstanbul'da bazı kişilere hediye verdiği ve vaatlerde bulunduğu öne sürüldü. İddianamenin sonunda, Ahmet Turgut hakkında 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleri ile Mücadele Kanunu'nun “örgüt kurma ve yönetme” hükmünü içeren 1/1-2, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) “tehdit” fiilini içeren 188/1 ve “suçun işlenmesinden sonra failine yardım” başlıklı 296/1. maddeleri uyarınca 7 yıldan 14 yıla kadar hapis talep edilirken, oğlu Kadir Turgut hakkında ise 4422 sayılı yasanın 1/1-2, TCK'nın “zorla senet imzalattırma” fiilini düzenleyen 496 ve ”cezayı artıran veya azaltan haller” başlıklı 522. maddelerinin (2 kez), TCK'nın 188/1-2-3. maddesinin (2 kez), 15 yaşını bitirmemiş küçüğün ırz ve namusuna tasaddi suçunu düzenleyen 415/1 ve 522, “kişi hürriyetinden mahrumiyet” başlığını taşıyan 179/1-2-3 ve 4422 sayılı yasanın ceza artırımını öngören 1/6. maddesi uyarınca 46 yıldan 91 yıl 6 aya kadar ağır hapis istendi. Diğer sanıklar hakkında en az, 4422 sayılı yasanın “örgüt üyeliği” fiilini düzenleyen 1. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca 2 yıl hapis istenen iddianamede, Dr. Göksel Bayam hakkında ise TCK'nın ”teşekküle yardım” hükmünü içeren 314/1 ve “evrakta sahtecilik” fiilini düzenleyen 339 maddeleri uyarınca 3 yıl 6 aydan 11 yıla kadar, 4422 sayılı yasanın 1. maddesindeki örgüt üyeliği suçlaması yöneltilen emekli Albay Eşref Hatipoğlu'nun da 2 yıldan 4 yıla kadar hapsi talep edildi.
button