Kumpasın yazarı Albay: “Bu parmak izleri suçlulara ait”

Güncelleme Tarihi:

Kumpasın yazarı Albay: “Bu parmak izleri suçlulara ait”
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2014 17:38

AYM’nin hak ihlali tespiti üzerine yeniden yargılama yapılan Balyoz davasında bilirkişinin 11 ve 17 no’lu CD’lerde sahtecilik tespitinin yankıları sürüyor.

Haberin Devamı

Sahtecilik iddialarını “Ergenekon’dan Balyoza Asrın İftirası” adlı kitabında tek tek anlatan, 5,5 yıl hapis yatan, tutuklanan ilk Kur. Albay Cengiz Köylü CD’ler üzerinde apaçık görünen parmak izlerine dikkat çekti. Savcıları HSYK’ya şikayet eden Köylü, “O izler, suçluların parmak izi. Başından beri gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyorduk” diyor.

Kumpasın yazarı Albay: “Bu parmak izleri suçlulara ait”

BU RAPORLA ÜZERİNE BETON DÖKÜLDÜ

F-16 Pilotu Kurmay Yarbay Süleyman Namık Kurşuncu ise “Bu çıkan, sahtecilik buzdağının çok küçük kısmı. HKK’dan 41 muvazzaftık, 4 kişi kaldık. 4 yılımız gitti, biz çıktık, rütbelerimiz hapis kaldı. Hiç büyümeyen Bonsai, yaşlanmayan çizgi kahraman Yüzbaşı Volkan gibi.” diye konuştu. 18 askerin avukatı Ramazan Bulut ise, “Dava zaten çökmüştü, bu raporla birlikte üzerine beton dökülmüştür. Beklentimiz insanların ömründen giden koskoca 4 yılın üzerine de beton dökülmesin.” değerlendirmesini yaptı.

Haberin Devamı

41 HAVACIYDIK, 4 KİŞİ KALDIK

Kurmay Yarbay Süleyman Namık Kurşuncu, iddianameye göre askeri darbe sonrası F16 uçağıyla Fenerbahçe Stadyumu’nun havadan kontrolünü sağlayacaktı ve bu mucizevi görevi nedeniyle de kendi deyimiyle “Türkiye’nin ilk uçan gardiyanı” idi. 16 yıla mahkum oldu, 4 yıl hapis yattı, AYM’nin hak ihlali kararıyla çıkıp, yeniden yargılanmaya başladı. Son raporla ilgili şöyle konuştu:
“Bu rapor, sahtecilik buzdağının küçücük kısmı, dosyamızda yüzlerce sahtecilik var. 4 yılımız gitti, büyük mağduriyetler yaşadık, yaşıyoruz. Bizden küçükler albay oldu, biz yarbayız. Adli sicil kaydında hükümlü gözüküyoruz. Hem muvazzaf subayım, hem da adli sicil kaydım var. Dünya tarihinde böyle bir şey yok. Askeri uçaklarla, savaş uçağıyla uçabiliyorum, sivil uçaklarda pilotluk yapamıyorum, çünkü temiz kağıdım yok.

ÇİZGİ KAHRAMAN YÜZBAŞI VOLKAN GİBİYİZ

YAŞ’a giremiyoruz, rütbelerimizi alamıyoruz. Biz bu durumda bırakıldığımız müddetçe kumpası kuranlar amacına ulaşılmış oluyor, bunun bir an önce düzeltilmesi lazım. Yeniden yargılama tek celsede olur biter, biz 19 Haziran’da çıktık, ilk mahkeme Şubat 2015’te. Bu üniformaya adli sicil kaydı yakışmıyor. Ben hala kurmay yarbayım, insanlar ayağa kalkıyor, abi diyor kurmay albaylar.
Adam yüzbaşı olacak biz hala teğmen Çelebi diyoruz. Devresinin birinci, akademiyi erken bitirmiş, hiçbir şey yapamıyor. Bir yüzbaşı Volkan vardı, bir de Yarbay Namık. Yıllar geçiyor, çizgi film kahramanı Volkan yaşlanmıyor, Yarbay Namık da bu rütbede kaldı.

Haberin Devamı

SUÇLULARIN PARMAK İZİ BUNLAR

“Ergenekon’dan Balyoza Asrın İftirası” adlı kitabın yazarı, emekli Kurmay Albay Cengiz Köylü:
“Şimdi bize bunları yapanların ortaya çıkacağını düşünüyorum. Ergenekon iddianamesi çıktığında, polisler bilirkişi raporu hazırladı fakat 4 no’lu klasörde içi boş bırakıldı, saklandı, bugünkü gerçekler göze batacağı için. İşin tuhaf yanı, 11 no’lu klasörün CD’sini büyüttüğünüzde parmak izleri gözle görünüyor. Kime ait olduğu üzerinde durulmadı, mahkeme de Yargıtay da görmezden geldi. O parmak izleri suçlulara ait. 5,5 yıl hapis yattım. Bu süreçte tüyler ürperten iftiralar yapıldı, kumpasın her safhasında komplolar kuruldu bize. Karargah evleri dosyasında o raporu hazırlayanlar çıkacak, Ergenekon’da o ihbarı yapanları MİT biliyor, istese bugün o iftiracıyı bulur ama yavaş yavaş. Çağlayan adliyesine gittim, kumpasla ilgili savcıları HSYK’ya şikayet ettim. Orada cumhuriyetin savcı ve hakimlerini gördüm. Dağlar kadar fark var Beşiktaş adliyesinde olanlarla. Gerçekleri ortaya çıkaracaklarına inanıyorum, onu hissettim.”

Haberin Devamı

BİZ BU SAHTECİLİĞİ DURUŞMADA GÖRÜNTÜLÜ İSPATLADIK

18 askerin avukatı Ramazan Bulut: “CD’ler üzerinde ordu komutanına (Or. K.) ve kişiye özel (K. Özel) ibarelerinin bir imza makinesi tarafından atıldığına dair rapor sunduk, bunu da video olarak mahkemede izlettik, işte bu şekilde yapılabiliyor diye. Mahkeme dikkate dahi almadı. Yeniden yargılama aşamasında yüzlerce sahtecilik vardı, bunlardan sadece biriyle ilgili rapor çıktı, diğerleri bekleniyor. Son raporda sözü edilen ibareler için, ‘insan eli ürünü olamaz, el yazısı inerken kesinlikle aynı kalınlıkta olmaz, bir yerinde mutlaka incelme olur, yine el yazısı 90 derece inmez, tek vuruşla başlamaz’ diyor. Yine bu raporda CD’ler çok sert bir zemin, üzerinde polis tarafından atılan sadece 11 ve 17 ibareleri. Fakat öbürleri makine ürünü diyor. Ultraviyole ışınlarla baktığımız zaman 11 ve 17 rakamlarında hiçbir etki yok fakat ‘Or. K ve K. Özel’ ibarelerine baktığımız zaman başlangıç noktalarında 4’er tane sert darbe var diyor. Bu dava çökmüştür, bu raporla birlikte de üzerine beton dökülmüştür.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!