Güncelleme Tarihi:
Kayıp yakınlarının avukatı Rahşan Bataray, Diyarbakır 7. Kolordo Komutanlığı Askeri Savcılığına gönderdiği dilekçede, dosyanın zaman aşımına uğramasına 4 ay kaldığı göz önünde bulundurularak, dosya hakkında görevsizlik kararı verilmesi ve o dönemde bölgede görevli Bolu Komando Tugayı'nın başında yer alan Tuğgeneral Yavuz Ertürk hakkında yakalama kararı çıkarılmasını istedi.
Bataray, soruşturma üzerinden 19 yılı aşkın süre geçmiş olmasına rağmen faillerin tespiti ve yargılanması konusunda henüz etkili bir soruşturma yürütülmediğini belirterek, 11 vatandaşın ne şekilde ve hangi yetkililer tarafından gözaltına alındıkları, nerede tutuldukları ve kimler tarafından öldürüldüklerine dair dosyada tanık beyanlarından oluşan çok sayıda delil bulunduğunu kaydetti.
Bu delillere dayanılarak yetkililerin tespiti ve haklarında kamu davası açmak mümkün iken bu konuda hiçbir işlemin yapılmadığını ileri süren Bataray şöyle dedi:
"11 vatandaşın gözaltına alınıp kaybedilmeleri, öldürülmeleri, olayın oluş şekli, bölge halkı ve biz avukatlar açısından çok bildik olaydır. Olayın üzerinden geçen zaman düşünüldüğünde şimdiye kadar tespitli olan şüpheliler hakkında hiçbir işlem yapılmamıştır. Bu nedenle faillerin zaman aşımı nedeniyle cezasız kalacağı konusunda ciddi kaygılarımız var. İncelenen soruşturma evrakları sonucunda 11 vatandaştan 10'unun Kulp Alaca köyünde o dönemlerde bölgede operasyon yapan ve General Yavuz Ertürk emrinde bulunan Bolu Komando Dağ Taburu tarafından gözaltına alındıkları kesindir. Yine öldürülenler arasında yer alan Ümit Taş'ın da yolda gözaltına alındığı anlaşılıyor. Bu 11 vatandaş belli bir süre gözaltında tutulduktan sonra General Yavuz Ertürk ve diğer yetkililerin emri ile öldürdükleri anlaşılmaktadır."
Avukat Bataray, Diyarbakır 7. Kolordo Komutanlığı Askeri Savcılığına gönderdiği dilekçede araştırılmasını talep ettiği hususları şöyle sıraladı:
"Jandarma Asayiş Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığından belirtilen tarihlerde olay bölgesinde yapılan operasyon bilgileri ve görevli askeri yetkililer ile Yavuz Ertürk'ün beyanında geçen, kendisine sunulan günlük raporlar Genelkurmay arşivlerinden sorulsun. Birçok tanık beyanlarında şahısların helikopterle götürüldüğü ifade edildiğinden o dönemlerde bölgede kullanılan helikopterlerin hangi askeri yetkili tarafından kullanıldığı sorularak tespit edilen yetkilinin ifadesi alınmalıdır. Olay tarihinde Bolu Tugayı'nda görevli olan ve bölgedeki operasyonlara katılan yetkililerin tespiti amacıyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Asayiş Komutanlığından bilgi istenmelidir. Kemiklerin bulunduğu alanda tespit edilen kovanlar üzerinde hangi nitelikte silahtan atıldığı konusunda incelemenin yapılıp yapılmadığını konusu aydınlatılmalıdır. Soruşturma dosyasının zaman aşımına uğramasına az bir süre kalması göz önünde bulundurularak, Yavuz Ertürk hakkında yakalama emri çıkarılmalı."
Olay
Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca köyünde 1993 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolduğu öne sürülen 11 köylünün kemikleri yapılan kazıda bulunmuştu. Kemiklerin Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan DNA testi sonucunda kaybolan 11 köylüye ait olduğu kesinleşmişti. Yaşam hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle 1993 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru, Mayıs 2001'de sonuçlanmış, ailelere toplam 1 milyon lira tazminat ödenmişti.
Muhabir: Aziz AslanYayınlayan: İrfan Cemiloğlu