Güncelleme Tarihi:
Tuncer, Dünya Sağlık Örgütü Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı'nın (IARC) son raporunda menegioma (Beynin etrafını saran, onu koruyan ve dura adı verilen zardan kaynaklanan tümörler) olgularının yüzde 95'i, glioma (beyin tümörü) olgularının ise yüzde 90'ının cep telefonu kullanımını takiben ilk 10 yıl içerisinde geliştiğinin belirtildiğine dikkati çekti.
Raporda, bilimsel araştırmaların henüz kanserle cep telefonları arasında çok yakın bir ilişki göstermediğinin belirtildiğini ancak gözden geçen bazı sonuçlar olduğunu kaydeden Tuncer, şunları söyledi:
“Raporda belirtilen ama gözden kaçan diğer sonuç şöyle; menegioma olgularının yüzde 95'i, glioma olgularının ise yüzde 90'ı cep telefonu kullanımını takiben ilk 10 yıl içerisinde gelişmiştir. Dünyada tütün dahil olmak üzere, etkisini bu kadar hızlı gösterebilecek bir kanserojen henüz bilinmemektedir. Aşırı kullanım olarak hesap edilen 1640 dakika ve üzeri, 10 yıllık bir sürede, günlük 30 dakika demek olup, günümüz kullanım süreleri ne yazık ki bu sürenin kat kat üzerindedir.”
Kampanya yapanlar sorumlu davransın
Türkiye'de cep telefonunu kullanım süresinin ortalama 30 dakikanın üzerinde olduğunu belirten Tuncer, “Eğer tarifeli kampanyaları göz önüne alırsanız 30 dakikanın onlarca üzerinde olduğunu hesap edebiliriz. Burada herkesin sorumluluk alması lazım. Kampanyayı yapanların sorumlu davranmaya çağırıyorum. Çünkü çok ciddi kanserojenlerin bilimsel metodolojide kanser yaptıkları çok uzun yıllarda gösterilebilmiştir. Bu konuda daha dikkatli olmak durumundayız” diye konuştu.
Beyin tümörlerinde son 4- 5 yılda belirgin bir artış olduğuna da dikkati çeken Murat Tuncer, “Türkiye'de artış gösteren ana kanserler nedir diye bakacak olursak, ilk sırada sigara ile ilişkili olan kanserler geliyor, ikinci sırada beyin tümörlerindeki artış göze çarpıyor. Sindirim sistemi kanserlerinin bazılarında belirgin artış var, bazılarında ise azalış var. Bunlara ilişkin çalışmalar yürütüyoruz, uluslar arası çalışmaları inceliyoruz” dedi.
Cep telefonu kullanımı gençlere kısıtlanmalı
Adolesan dönem öncesinde cep telefonunu kullanımının kısıtlanmasını öneren Tuncer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cep telefonunun belli yaşın altında kullanımını hoş karşılamak mümkün değil. Adolesan öncesi telefon konuşmaları kısıtlanmalı. 20 yaşın altında uzun uzun cep telefonu konuşması önerilmiyor. Telefonla sohbet edilmemeli. Telefon sohbet aracı değildir, iletişim aracıdır. Cep telefonunda sohbet sağlık açısından risktir, topluma böyle bir alışkanlık kazandırmamalıyız. Zorunlu kullanım gerekiyorsa, kablolu kulaklık kullanılmalı.”
Türkiye'de kanser konusunda atılacak önemli bir diğer adımını da sigara ile mücadele olduğunu belirten Tuncer, sigarının yok edilmesi gerektiğini bildirdi. Tuncer, Türkiye'nin sigara ile mücadelede çok iyi olduğunu vurguladı.
Sigaranın neredeyse insan kıyımı yaptığını ifade eden Tuncer, “9 günlük bayram tatilinde trafik kazısında ölen vatandaşların iki katını her gün sigaraya kurban veriyoruz. Sigara Türkiye'de sanki kitle imha silahı gibi” dedi.