Güncelleme Tarihi:
Ankara'da E.C.A isimli öğrenci, iki ayrı e-posta göndererek, öğretmenine ve annesine küfür ve hakarette bulundu. Bunun üzerine öğretmen Y.Z. “e-postalarla kişilik haklarına hakaret edildiğini” öne sürerek, öğrencisi E.C.A. aleyhine manevi tazminat davası açtı.
Davayı görüşen Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı kısmen kabul ederek, her bir e-posta için bin TL olmak üzere E.C.A'yı toplam 2 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti.
Davacı öğretmenin kararı temyiz etmesi üzerine dosya, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde görüşüldü.
Daire, e-postalarda kullanılan sözlerin ağırlığı ile davacı ve davalının sıfatı göz önünde bulundurulduğunda yerel mahkemenin her bir e-posta için hükmettiği bin TL manevi tazminatı az buldu. Yüksek Mahkeme, her bir e-posta için hükmedilen manevi tazminat miktarını 2 bin TL'ye yükselterek kararı onadı.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, kararında, yerel mahkemenin manevi tazminat miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında, tarafların kusur oranı, sıfatı, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate alması gerektiğini vurguladı.
Kararda, “Tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” denildi.